Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Grup toplantısında yaptığı açıklamalarda İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına sert tepki gösterdi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Grup toplantısında yaptığı açıklamalarda İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına sert tepki gösterdi.
Erdoğan, İsrail'e silah, mühimmat ve istihbarat bilgisi sağlayanları, İsrail kadar bu katliamlardan sorumlu tutarak, alınlarına bir utanç lekesi olarak nitelendirdi.
ABD ve Batı'nın İsrail'e verdiği sınırsız destek üzerine de konuşan Erdoğan, İsrail'in 40 gündür aralıksız devam eden saldırılarına dikkat çekti.
Cumhurbaşkanı, İsrail'in okullar, camiler, kiliseler, hastaneler, pazar yerleri, binalar ve sokakları kasıtlı olarak hedef aldığını belirterek, bir şehri içindeki insanlarıyla topyekûn yok etme stratejisi uyguladığını ifade etti.
Erdoğan, ülkenin gündeminde sınırların güvenliği, terörle mücadele, insanların huzuru, ekonomik sorunların çözümü, depremlerle yıkılan şehirlerin inşası gibi önemli başlıklar bulunduğunu vurgulayarak, ancak Gazze'ye yönelik İsrail saldırısının da gündemlerinin en üst sırasında yer aldığını söyledi.
İsrail'in sivilleri evlerini terk etmeye zorlayarak kasıtlı olarak bombaladığını ve devlet terörü estirdiğini dile getiren Erdoğan, bugüne kadar İsrail tarafından öldürülen 12 bin Gazzeli'nin üçte ikisinin çocuklar ve kadınlar olduğuna dikkat çekti.
İsrail'in Gazzeli çocuklara, kadınlara ve sivillere karşı insanlık tarihinin en kalleş saldırılarını düzenlediğini belirten Erdoğan, bu durumu savaş kavramının ötesinde bir vahşet olarak nitelendirdi.
Erdoğan, İsrail'in nükleer bomba tehditlerine de değinerek, "Ey İsrail, sende atom bombası var mı yok mu?
Sıkıysa açıkla ama açıklayamazsın.
Ezcümle ahlak, vicdan, onur namına ne varsa hepsini kaybedenler insan değil; ancak ‘belhüm adal’ olabilir" şeklinde Netanyahu'ya seslenirken,
Gazze'deki vahşeti görmezden gelenleri ve destek verenleri de kınadı. Erdoğan, Gazze'de ölen çocukların kanının, İsrail'e silah ve destek sağlayanların alınlarına bir utanç lekesi olarak yapıştığını ifade etti.
Ayrıca, uluslararası toplumu İsrail'in işlediği insanlık suçlarına ses çıkarmaya çağırdı ve BM Güvenlik Konseyi'nin etkin bir tutum alamamasını eleştirdi.
Yorum Yazın