Osteoporoz Tehlikesi: Sessiz Kemik Yıkımına Dikkat!

İnsan vücudunun temelini oluşturan kemikler, en az kalp ve beyin kadar hayati önem taşır.

Kemik sağlığında meydana gelen bozulmalar, yaşam kalitesinin düşmesine ve fiziksel güç kayıplarına yol açabilir.

Nöroşirurji Uzmanı Op. Dr. Kerem Bıkmaz, osteoporoz hakkında önemli bilgiler verdi.

Osteoporoz Nedir?

Op. Dr. Bıkmaz, osteoporozu şöyle tanımlıyor: "Osteoporoz, vücuttaki kemiklerin sertliklerinin azalması ve kalitelerinin bozulması sonucunda kemiklerin zayıflayıp kırılabilir hale gelmesiyle ortaya çıkan ve tüm iskeleti etkileyen sistemik bir hastalıktır."

Bıkmaz, osteoporozun en yaygın görülen metabolik kemik hastalığı olduğunu belirterek, "Bu hastalık, dünya genelinde özellikle 50 yaş üzeri kadınlar arasında önemli bir halk sağlığı problemi haline gelmiştir" dedi.

Yapılan araştırmalara göre, 50 yaş üzeri her üç kadından birinde ve her beş erkekten birinde osteoporoz görülüyor.

Erken Dönemde Belirti Vermiyor

Osteoporozun sinsi bir hastalık olduğuna dikkat çeken Bıkmaz, hastalığın erken safhalarında genellikle belirti vermediğini vurguladı.

"Kemiklerimiz canlı dokulardan oluşur. Eski kemik dokusu sürekli olarak yeni kemik dokusu ile yenilenir.

Ancak 30 yaşından sonra bu denge bozulur ve yıkılan kemik miktarı, yapılan yeni kemik miktarından fazla olmaya başlar.

Bu süreç, osteoporozun başlangıcıdır" diye konuştu.

Risk Faktörleri Nelerdir?

Osteoporozda risk faktörlerinin önemine dikkat çeken Dr. Bıkmaz, risk altında olup olmadığınızı belirleyebilecek işaretleri şöyle sıraladı:

Aile Geçmişi: "Ailenizde osteoporoz varsa, sizin de bu hastalığa yakalanma olasılığınız %60-80 arasında değişiyor.

Özellikle annenizde kalça kırığı gibi bir öykü varsa, sizin de benzer bir kırık yaşama riskiniz iki kat artıyor."

Boy Kısalması: "Yaşlanma ile birlikte disklerin esnekliğini kaybetmesi sonucu boyda 1 ila 2,5 cm arasında kısalma olabilir.

Ancak, ani boy kaybı ve kamburluk, omurga kırıklarının belirtisi olabilir."

Sırt Ağrısı: "Devamlı sırt ağrısı, omurga kırığının işareti olabilir.

Güçsüzleşen omurga, günlük aktiviteler sırasında bile herhangi bir uyarı vermeden kırılabilir."

Kronik Tıbbi Problemler: "Romatoid artrit, tiroid veya paratiroid bezlerinin aşırı çalışması, diyabet ve karaciğer hastalıkları gibi kronik sağlık sorunları osteoporoz riskini artırabilir."

Beslenme ve Yaşam Tarzı Faktörleri

Dr. Bıkmaz, kemik sağlığını etkileyen yaşam tarzı ve beslenme alışkanlıklarına da değindi:

Yetersiz Kalsiyum Tüketimi: "Kalsiyum, her gün vücudumuz tarafından emilir.

Eğer yeterince kalsiyum almazsak, vücut ihtiyaç duyduğu kalsiyumu kemiklerden alır.

Bu da kemiklerin zayıflamasına yol açar.

Süt, süt ürünleri ve yeşil yapraklı sebzeler, kalsiyum açısından zengin besinlerdir ve günlük tüketimleri önemlidir."

Sigara ve Alkol Kullanımı: "Sigara içmek, osteoporoz riskini iki katına çıkarır.

Aynı şekilde aşırı alkol tüketimi de kemik kaybına neden olabilir."

Düşük Kilo ve Diyetler: "Aşırı zayıf olmak, kemik kütlesinin düşük olduğunu gösterir ve bu durum osteoporoz riskini artırır.

Sürekli yapılan diyetler ve kilo dalgalanmaları da kemik yoğunluğunun azalmasına neden olabilir."

Son olarak, Dr. Bıkmaz, "Osteoporoz, önlenebilir bir hastalıktır.

Dengeli beslenme, düzenli egzersiz ve sağlıklı bir yaşam tarzı benimseyerek kemik sağlığınızı koruyabilirsiniz" diyerek sözlerini tamamladı.