Eğitim Danışmanı Barış Balcı, LGS ve YKS’ye hazırlanan öğrencilere sınav başarısının yalnızca ders çalışmakla değil, hedef belirleme, planlı çalışma, aile desteği ve duygusal dengeyle sağlanabileceğini vurguladı. “Sınava hazırlanırken hayatı ıskalamayın” çağrısında bulundu.
Denizli’de uzun yıllardır öğrencilere sınav sürecinde rehberlik eden Eğitim Danışmanı Barış Balcı, sınav başarısının sadece ders çalışmakla sınırlı olmadığını, sürecin doğru strateji ve planlamayla yönetilmesi gerektiğini söyledi.
Balcı, “Sınava hazırlanırken hayatı ıskalamayın. Akademik başarı kadar duygusal ve sosyal dengeyi korumak da önemli” diyerek öğrenci ve velilere önemli tavsiyelerde bulundu.
Balcı’ya göre sınav hazırlığının en önemli adımı öğrencinin hedeflerini netleştirmesi.
Bu hedefler yalnızca alınacak puanı değil, öğrencinin ilgi, yetenek ve mesleki yönelimlerini de kapsamalı.
Öğrencinin güçlü ve zayıf yönlerini fark etmesi, doğru bir yön çizebilmesi açısından kritik.
Öğretmenlerin rehberliği ve mesleki eğilim testleri bu süreçte yol gösterici olurken, deneme sınavları öğrencinin bilgi düzeyini belirlemede etkili bir araç olarak öne çıkıyor.
Hedef belirlendikten sonra öğrencinin sürdürülebilir bir çalışma planı oluşturması gerekiyor.
Balcı, “Sınav hazırlığı bir maratondur; düzenli, disiplinli ve planlı çalışma olmazsa başarı da sürdürülemez” dedi.
Programda yalnızca ders saatleri değil; uyku, beslenme, sosyal etkinlik ve dinlenme zamanları da yer almalı.
Ailenin bu sürece dahil olması, programın sürdürülebilirliğini artırıyor.
Balcı, yaşa ve hedefe göre farklı çalışma süreleri öneriyor:
LGS öğrencileri: Günde 3-4 saat verimli çalışma
YKS öğrencileri: Günde 4-6 saat, okul olmayan günlerde 8-9 saate kadar çalışma
Çalışmalar 40 dakikalık seanslara bölünmeli, zor dersler sabah saatlerinde, kolay ve sevilen dersler ise günün ilerleyen bölümlerinde yapılmalı.
Test çözmek kadar, çözülen testleri analiz etmek de önemli.
Balcı, “Her yanlış soru bir öğrenme fırsatıdır” diyerek öğrencilerin yanlış çözümler üzerinde durmasını öneriyor.
Testlerin öğrencinin seviyesine uygun seçilmesi, kolaydan zora doğru ilerlenmesi gerektiğini belirten Balcı, video çözümlerinin de öğrenmeyi pekiştirdiğini vurguluyor.
Sınav sürecinde konuların ezberlenmeden, anlamlandırılarak öğrenilmesi gerekiyor.
Balcı, “Düzenli tekrar yapan, not tutan ve çözemediği sorulara dönen öğrenciler son dönemde panik yaşamaz” diyerek öğrenme alışkanlığının kalıcılığına dikkat çekti.
Ailenin sınav sürecindeki rolü kritik.
Çocuğa baskı kurmadan, sorumluluk bilinci kazandıran sevgi dolu bir tutum başarıyı destekliyor.
Ailenin çocuğa yalnızca ders değil; sanat, spor ve sosyal etkinlikler için de zaman tanıması öneriliyor.
Haftalık aile yürüyüşleri, etkinlikler öğrencinin duygusal yükünü hafifletiyor ve motivasyonu artırıyor.
Sınava yeniden hazırlanan mezun öğrenciler, deneyim avantajına sahip olsa da disiplinli çalışmayı sürdürmeli.
Düzenli tekrar, planlı gün akışı ve yeterli soru çözümü başarı için temel unsurlar arasında yer alıyor.
Teknolojinin bilgiye erişimi kolaylaştırdığını ancak dikkat dağıtabildiğini belirten Balcı, ekran süresinin günlük 2 saati geçmemesi gerektiğini vurguluyor.
Ders çalışırken telefon ve bilgisayarın aynı odada bulundurulmaması da öneriler arasında.
Balcı’ya göre sınav süreci yalnızca akademik bir sınav değil, hayata hazırlığın bir parçası.
Bu dönemde kazanılan alışkanlıklar, iletişim becerileri ve duygusal dayanıklılık öğrencinin geleceğine yön veriyor.
Yeni Maarif Modeli ile birlikte artık yalnızca bilgi değil, beceri, yorumlama ve problem çözme yetenekleri de ölçülüyor.
Yorum Yazın