Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Mert Sinan Bingöl, baba figürünün çocuğun hayatındaki yeri ve önemine dair açıklamalarda bulundu.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Mert Sinan Bingöl, baba figürünün çocuğun hayatındaki yeri ve önemine dair açıklamalarda bulundu.
Geçmişte ebeveynlik daha çok kadınlara özgü bir rol olarak görülürken, son araştırmalar baba figürünün de çocuğun karakter gelişiminde önemli bir faktör olduğunu ortaya koyuyor.
Psikiyatri Uzmanı Dr. Mert Sinan Bingöl, "Geçmişte, babalar genellikle evin geçimini sağlamakla görevli, otoriter ve mesafeli kişiler olarak görülürken, günümüzde babalar çocuklarının bakımıyla yakından ilgilenen, onlarla oyun oynayan, sıcak ve ilgili bireyler haline geldi" dedi.
Dr. Bingöl, yapılan araştırmaların babaların çocuklarıyla etkili zaman geçirmesinin ve onları bağımsız davranmaya teşvik etmesinin, çocukların bilişsel, sosyal ve duygusal yönlerini olumlu etkilediğini gösterdiğini belirtti.
"Şiddet gösteren bir baba, çocuklarının da şiddete yatkın olmasına neden olabilirken, sevgisini gösteren bir baba çocuklarının sevgi dolu ve özgüvenli bireyler olarak yetişmesine katkı sağlar.
Otoriter ve ilgisiz bir baba, çocuklarının utangaç ve çekingen olmasına sebep olurken; tutarsız ve ihmalkar bir baba ise güven sorunları ve davranış bozukluklarına yol açabilir."
Dr. Bingöl, annenin çocuğun iç dünyasıyla, babanın ise dış dünyayla temasını temsil ettiğini ifade etti. "Bebek dünyaya geldikten sonra ilk olarak anneyi tanır. Babasını fark ettiğinde ise dış dünya ile ilk tanışmayı yaşar.
Bu bağlamda baba, çocuğun dış dünyaya güven duymasını sağlayan bir köprü görevi görür."
Ünlü psikolog Erich Fromm'un "Anne sevgisi koşulsuz, baba sevgisi ise koşulludur" sözlerine atıfta bulunan Dr. Bingöl, baba sevgisinin koşulları, disiplin ve sınırları temsil ettiğini belirtti. "Sağlıklı bir gelişim için her iki sevgi de gereklidir."
Dr. Bingöl, babanın yokluğunun çocuklar üzerinde ciddi sorunlara yol açabileceğini vurguladı.
"Baba yokluğunun çocuklarda saldırganlık, güven eksikliği, mutsuzluk, okul başarısında düşme ve cinsel rol karmaşası gibi sorunlara yol açtığı görülmüştür.
Evde belli bir otoritenin olmaması, çocukta otorite boşluğu yaratır ve davranış problemlerine yol açar."
Freud'un "Çocuklukta babanın koruyuculuğuna duyulan ihtiyaç kadar güçlü başka bir ihtiyaç düşünemiyorum" sözlerini hatırlatan Dr. Bingöl, çocukların sağlıklı bir gelişim için anne kadar babalarıyla da etkileşim halinde olmaları gerektiğini söyledi.
Dr. Bingöl, babaların çocuklarına iyi bir rol model olmaları gerektiğini belirterek, "Babalar çocuklarına korkuya dayalı bir disiplin uygulamamalı.
Çocuklarıyla daha çok vakit geçirmeli, katı ve mesafeli yaklaşmamalı, ihtiyaçlarını önemsemeli.
Çocuklarını takdir etmeli, onları birey olarak görmeli ve saygı duymalı.
Çocuklar, babalarıyla üzüntülerini ve mutluluklarını rahatça paylaşabilmeli. Babalar, çocuklarını olduğu gibi kabul etmeli ve değerli hissettirmeli" dedi.
Dr. Bingöl, babalara yönelik son mesajında, "Oğlunuzla top oynayın, kızınızın saçını okşayın, ailenizi pikniğe götürün, onlara değer verdiğinizi hissettirin.
Çocuklarınızın sizin fiziksel varlığınızdan çok, ilişkisel yakınlığınıza ve ilginize ihtiyacı var. Babalar gününüz kutlu olsun" dedi.
Yorum Yazın