Abone ol
Osmaniye’deki Karaçay Vadisi üzerinde Taşocağı işletmesi açılması uğruna, ağaçların kesilmesi ile başlayan çalışmalara sivil toplum kuruluşları önderliğinde halk tepki göstermişti.
Osmaniye’deki Karaçay Vadisi üzerinde Taşocağı işletmesi açılması uğruna, ağaçların kesilmesi ile başlayan çalışmalara sivil toplum kuruluşları önderliğinde halk tepki göstermişti.
Karaçay Vadisi’nde halkın ellerinde dövizlerle tepki göstermesinin ve basın açıklamasının yapılmasının ardından, MHP Osmaniye Milletvekili Doç. Dr. Ruhi Ersoy, olayı TBMM’ne taşıdı.
Osmaniye Milletvekili Ersoy, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına şunları yazdı: “Osmaniye ilimizin doğal güzelliklerinden biri olan Karaçay Vadisi’nin bugünkü sorunlarının tespiti ve giderilmesi konusunda yapılacak yasal düzenlemeler de dâhil olmak üzere alınacak önlemlerin tespiti amacıyla Anayasa’nın 98’inci, TBMM İçtüzüğünün 104’üncü ve 105’inci maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılmasını arz ederiz.”
Osmaniye Milletvekili Ruhi Ersoy, TBMM’nde gündeme getirdiği Karaçay Vadisi ile ilgili gerekçelerini de açıkladı.
Ersoy gerekçesinde;
“Amanos dağları Çukurova’nın doğusunda bulunup, Gaziantep, Hatay ve Osmaniye illeri içerisinde kalır. Eski isminin “Cebel-i Bereket” olması bu dağların su kaynakları ve bitki örtüsü açısından zengin olması dolayısıyla verilmiştir. Amanos dağlarının dünya literatüründe önemli bir yere sahip olmasının nedeni, küçük bir alanda en fazla çeşitli bitki türlerini üzerinde barındırmasıdır. Kısaca bitki ekosistemi açısından oldukça zengindir. Kışları karla kaplı olan tepelerden sızan sular irili ufaklı dereleri oluşturmaktadır. Suların bolluğu kışın yağan kar miktarı ile orantılıdır.
Bu sulardan birisi de “KARAÇAY” olarak adlandırılmaktadır. Karaçay, Amanos dağlarının doğu kesiminden gelen irili ufaklı derelerden oluşarak, Osmaniye il merkezinin Güneydoğusundan gelerek ovaya ulaşır.
1500 m. yükseklikten gelen sular artarak aşağıya inerken beraberinde organik ve inorganik maddeleri ovaya taşır. Osmaniye’nin hemen üst tarafında bulunan kesimlerde kum-çakıl çökelirken, hafif olan organik maddeler ovanın içine kadar sürüklenir. Karaçay’ın taşıdığı sular en fazla Nisan-Mayıs aylarında olup en az Eylül-Ekim civarındadır.
Amanos dağlarının bitki örtüsünün zengin olması dolayısıyla birçok yerli ve yabancı bilim insanlarının dikkatini çekmiştir. Halâ bu bölgede ulusal ve uluslararası çalışmalar yapılmaktadır.
Literatürden elde edilen bilgilere göre Amanos dağlarında 251 tanesi endemik olmak üzere 1580 bitki türü bulunmaktadır. Bu endemik türlerden 160 tanesi tehlike altındadır. Bu özelliğinden dolayı, Amanos dağları Dünyanın 25 biyolojik çeşitlilik merkezlerinden biridir. Dolayısı ile bu bölgede yapılacak yatırımların (HES’ler, maden ocakları gibi) çok dikkatli bir incelemeden geçirilmesi gerekir. Bölge halkının yanı sıra esas olan Bölge Üniversitelerin ilgililerinin görüşleri alınmalı, hatta görüşler esası teşkil etmelidir.
Karaçay vadisi bölgenin bir parçasıdır. Buradaki endemik bitki türleri mutlak surette korunmalıdır. Yapılacak hiçbir tesis bu endemik türleri yok etmemeli, sürdürülebilir bir ekosistem politikası uygulanmalıdır.
Özel bir firmanın Karaçay Vadisi üzerindeki ormanlık bir alanda “taş ocağı” işletmek için ruhsat aldığı ve çam ağaçlarının kesildiği tespit edilmiş, konu ile ilgili basın haberlerde yer almıştır. Konunun doğruluğu, doğru ise ruhsatın neye göre verildiği, ağaçları kesme ile ilgili izinlerinin olup olmadığı, kestikleri ağaçlarda damga olup olmadığı araştırılması gereken bir konudur.
Yukarıda detaylıca bahsettiğimiz bölgenin ve Karaçay’ın özelliği dolayısıyla hem bitki örtüsünün ve çeşitliliğinin korunması, vadi içerisi ve çevresindeki yapılaşmaların, işletmelerin neler olduklarının incelenmesi hem de Karaçay’dan sulama suyu olarak faydalanılması konusunda dikkatli ve titiz bir inceleme ve araştırmaya ihtiyaç vardır.”görüşlerine yer verdi.
Karaçay Vadisi’nde halkın ellerinde dövizlerle tepki göstermesinin ve basın açıklamasının yapılmasının ardından, MHP Osmaniye Milletvekili Doç. Dr. Ruhi Ersoy, olayı TBMM’ne taşıdı.
Osmaniye Milletvekili Ersoy, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına şunları yazdı: “Osmaniye ilimizin doğal güzelliklerinden biri olan Karaçay Vadisi’nin bugünkü sorunlarının tespiti ve giderilmesi konusunda yapılacak yasal düzenlemeler de dâhil olmak üzere alınacak önlemlerin tespiti amacıyla Anayasa’nın 98’inci, TBMM İçtüzüğünün 104’üncü ve 105’inci maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılmasını arz ederiz.”
Osmaniye Milletvekili Ruhi Ersoy, TBMM’nde gündeme getirdiği Karaçay Vadisi ile ilgili gerekçelerini de açıkladı.
Ersoy gerekçesinde;
“Amanos dağları Çukurova’nın doğusunda bulunup, Gaziantep, Hatay ve Osmaniye illeri içerisinde kalır. Eski isminin “Cebel-i Bereket” olması bu dağların su kaynakları ve bitki örtüsü açısından zengin olması dolayısıyla verilmiştir. Amanos dağlarının dünya literatüründe önemli bir yere sahip olmasının nedeni, küçük bir alanda en fazla çeşitli bitki türlerini üzerinde barındırmasıdır. Kısaca bitki ekosistemi açısından oldukça zengindir. Kışları karla kaplı olan tepelerden sızan sular irili ufaklı dereleri oluşturmaktadır. Suların bolluğu kışın yağan kar miktarı ile orantılıdır.
Bu sulardan birisi de “KARAÇAY” olarak adlandırılmaktadır. Karaçay, Amanos dağlarının doğu kesiminden gelen irili ufaklı derelerden oluşarak, Osmaniye il merkezinin Güneydoğusundan gelerek ovaya ulaşır.
1500 m. yükseklikten gelen sular artarak aşağıya inerken beraberinde organik ve inorganik maddeleri ovaya taşır. Osmaniye’nin hemen üst tarafında bulunan kesimlerde kum-çakıl çökelirken, hafif olan organik maddeler ovanın içine kadar sürüklenir. Karaçay’ın taşıdığı sular en fazla Nisan-Mayıs aylarında olup en az Eylül-Ekim civarındadır.
Amanos dağlarının bitki örtüsünün zengin olması dolayısıyla birçok yerli ve yabancı bilim insanlarının dikkatini çekmiştir. Halâ bu bölgede ulusal ve uluslararası çalışmalar yapılmaktadır.
Literatürden elde edilen bilgilere göre Amanos dağlarında 251 tanesi endemik olmak üzere 1580 bitki türü bulunmaktadır. Bu endemik türlerden 160 tanesi tehlike altındadır. Bu özelliğinden dolayı, Amanos dağları Dünyanın 25 biyolojik çeşitlilik merkezlerinden biridir. Dolayısı ile bu bölgede yapılacak yatırımların (HES’ler, maden ocakları gibi) çok dikkatli bir incelemeden geçirilmesi gerekir. Bölge halkının yanı sıra esas olan Bölge Üniversitelerin ilgililerinin görüşleri alınmalı, hatta görüşler esası teşkil etmelidir.
Karaçay vadisi bölgenin bir parçasıdır. Buradaki endemik bitki türleri mutlak surette korunmalıdır. Yapılacak hiçbir tesis bu endemik türleri yok etmemeli, sürdürülebilir bir ekosistem politikası uygulanmalıdır.
Özel bir firmanın Karaçay Vadisi üzerindeki ormanlık bir alanda “taş ocağı” işletmek için ruhsat aldığı ve çam ağaçlarının kesildiği tespit edilmiş, konu ile ilgili basın haberlerde yer almıştır. Konunun doğruluğu, doğru ise ruhsatın neye göre verildiği, ağaçları kesme ile ilgili izinlerinin olup olmadığı, kestikleri ağaçlarda damga olup olmadığı araştırılması gereken bir konudur.
Yukarıda detaylıca bahsettiğimiz bölgenin ve Karaçay’ın özelliği dolayısıyla hem bitki örtüsünün ve çeşitliliğinin korunması, vadi içerisi ve çevresindeki yapılaşmaların, işletmelerin neler olduklarının incelenmesi hem de Karaçay’dan sulama suyu olarak faydalanılması konusunda dikkatli ve titiz bir inceleme ve araştırmaya ihtiyaç vardır.”görüşlerine yer verdi.
Yorum Yazın