Hay senin diplomanı sevsinler, bir de Prof. Olmuşsun, Üniversitede evlatların yaşındaki gençlere bir de ‘dini eğitimler’ veriyorsun!
Ehliyetim olduğu halde, pratiğim olmadığı için otomobil sürmüyorum, çünkü kendi canımla birlikte bir başka can veya mala zarar verebilirim düşüncesi ile yaşıyorum.
“Diploma sahibi olmak mı, eğitim, öğretim ve bilimsel anlamda kendini geliştirmek mi önemli?” diye bir araştırma yapmış olsak, bence diploma ikinci planda kalır.
Bizim mesleğe göre yorumlamak gerekirse; İletişim Fakültesi, Radyo Tv. Ve Gazetecilik mezunu olan gençler ile teorik olarak yetişen bir başka gazeteciyi bir araya getirelim, bir saat sonrasında da her ikisinde yaptıkları haberleri görelim. Teori ile pratiğin birlikte işlemediği bir eylem başarıya ulaşamaz.
İsminin önünde Prof. Sıfatı bulunan Mustafa Aşkar’ın, TRT televizyon kanalında söyledikleri gündemde yoğun tartışmalar oluşturuyor. TRT ki, abonelerin elektrik faturalarından ‘katkı payı’ alarak yayınlanan ve Devlet televizyonu olarak yayın yapmakta olan yayın kuruluşudur. Vatandaşın elektrik faturalarından kesilen paralarla destek gören TRT’nin kanalında bir Prof. Çıkıyor, Ramazan programı yaptığı sırada, bir anda kendinden geçerek, üstelik Kur’an-ı Kerim’i ve ‘Ayet’i örnek göstererek ‘Namaz kılmak’ üzerine gerçek dışı sözler kullanabiliyor.
İslam toplumunun en ince noktaları olan inançları üzerine konuşma yapanların, Allah aşkına yorumlarına çok özen göstermelerinin gerektiğini bilemiyorlarsa, din ve inanç üzerine konuşma yaparak ‘günaha’ girmesinler.
Din adamı değilim, dini olarak söylevler yapmak gibi bir bilgi birikimim yok. Ancak, Her dinin inançları, kitapları ve inananlarına gönderilen ayetlerde yaşanması gereken olayları takip edip kendime göre okuyan biriyim.
Prof. Mustafa Aşkar, konuşmaları sırasında öylesine kendinden geçmiş ve 5. fitesle otomobilini sürürcesine konuşurcasına ‘namaz’ üzerine yorumlarını yapmaya başlamış olmalı ki; anlatmaya çalıştığını anlatamama noktasında yaşamının en önemli hatalı konuşmasını yaptı.
Namaz kılmak ile ilgili örnek veren Prof. Aşkar; “Namazı hayvanlar kılmaz!”derken, neyi anlatmaya çalıştı? Elbette Namaz’ı sadece İnsanlar ve Müslüman olanlar kılar!. Namaz kılma eyleminin içine ‘Hayvanları’ katmanın alemini merak ediyoruz?
Prof. Aşkar, bununla da yetinemeyip hızına alamayarak; “Namaz kılmayan da hayvandır!”diyebiliyor ve bunu ayet’ten örnek verirken, hangi ayet olduğunu söyleyemediğini izleyenler iyi okuyamadan belki de bazıları inanabileceklerini de düşünmek gerek!.
Prof. Sıfatlı bu kişi, üstelik İslamiyet’le ilgili, üstelik Kura’n-ı Kerim’den ayet verdiğini örnekleyerek konuştuğunu söyleyen bu kişi, aynı zamanda İslamiyet adına önemli bir ismi taşıyor “Mustafa!”
Günümüzde İslamiyet adına konuşmaları ve yorumları ile halkı bölmek isteyenlerin “Değirmenine su taşıyan din tüccarlarını” gerçek inananların takip etmesi önem taşımaktadır.
Prof. Mustafa Aşkar’ın, TRT’deki hangi psikolojik durumu içerisinde böylesine bir talihsiz sözlerini kullandığını bilemem ama, “Namaz kılmayan da hayvandır!”tümcesini kullanırken; Hükümet kabinesinde ve TBMM’deki 450 Milletvekilinden ‘Namaz kılmayanları’ buna dahil ediyorsanız eğer, Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan insanların sosyal, ekonomik, ticari ve her türlü yaşamına karar verilmesi noktasında kararlar verenler arasındaki Bakan veya Milletvekillerini de bu yorumlarınızdaki insanlar arasına alabiliyor musunuz? Saygılarımla…
Ehliyetim olduğu halde, pratiğim olmadığı için otomobil sürmüyorum, çünkü kendi canımla birlikte bir başka can veya mala zarar verebilirim düşüncesi ile yaşıyorum.
“Diploma sahibi olmak mı, eğitim, öğretim ve bilimsel anlamda kendini geliştirmek mi önemli?” diye bir araştırma yapmış olsak, bence diploma ikinci planda kalır.
Bizim mesleğe göre yorumlamak gerekirse; İletişim Fakültesi, Radyo Tv. Ve Gazetecilik mezunu olan gençler ile teorik olarak yetişen bir başka gazeteciyi bir araya getirelim, bir saat sonrasında da her ikisinde yaptıkları haberleri görelim. Teori ile pratiğin birlikte işlemediği bir eylem başarıya ulaşamaz.
İsminin önünde Prof. Sıfatı bulunan Mustafa Aşkar’ın, TRT televizyon kanalında söyledikleri gündemde yoğun tartışmalar oluşturuyor. TRT ki, abonelerin elektrik faturalarından ‘katkı payı’ alarak yayınlanan ve Devlet televizyonu olarak yayın yapmakta olan yayın kuruluşudur. Vatandaşın elektrik faturalarından kesilen paralarla destek gören TRT’nin kanalında bir Prof. Çıkıyor, Ramazan programı yaptığı sırada, bir anda kendinden geçerek, üstelik Kur’an-ı Kerim’i ve ‘Ayet’i örnek göstererek ‘Namaz kılmak’ üzerine gerçek dışı sözler kullanabiliyor.
İslam toplumunun en ince noktaları olan inançları üzerine konuşma yapanların, Allah aşkına yorumlarına çok özen göstermelerinin gerektiğini bilemiyorlarsa, din ve inanç üzerine konuşma yaparak ‘günaha’ girmesinler.
Din adamı değilim, dini olarak söylevler yapmak gibi bir bilgi birikimim yok. Ancak, Her dinin inançları, kitapları ve inananlarına gönderilen ayetlerde yaşanması gereken olayları takip edip kendime göre okuyan biriyim.
Prof. Mustafa Aşkar, konuşmaları sırasında öylesine kendinden geçmiş ve 5. fitesle otomobilini sürürcesine konuşurcasına ‘namaz’ üzerine yorumlarını yapmaya başlamış olmalı ki; anlatmaya çalıştığını anlatamama noktasında yaşamının en önemli hatalı konuşmasını yaptı.
Namaz kılmak ile ilgili örnek veren Prof. Aşkar; “Namazı hayvanlar kılmaz!”derken, neyi anlatmaya çalıştı? Elbette Namaz’ı sadece İnsanlar ve Müslüman olanlar kılar!. Namaz kılma eyleminin içine ‘Hayvanları’ katmanın alemini merak ediyoruz?
Prof. Aşkar, bununla da yetinemeyip hızına alamayarak; “Namaz kılmayan da hayvandır!”diyebiliyor ve bunu ayet’ten örnek verirken, hangi ayet olduğunu söyleyemediğini izleyenler iyi okuyamadan belki de bazıları inanabileceklerini de düşünmek gerek!.
Prof. Sıfatlı bu kişi, üstelik İslamiyet’le ilgili, üstelik Kura’n-ı Kerim’den ayet verdiğini örnekleyerek konuştuğunu söyleyen bu kişi, aynı zamanda İslamiyet adına önemli bir ismi taşıyor “Mustafa!”
Günümüzde İslamiyet adına konuşmaları ve yorumları ile halkı bölmek isteyenlerin “Değirmenine su taşıyan din tüccarlarını” gerçek inananların takip etmesi önem taşımaktadır.
Prof. Mustafa Aşkar’ın, TRT’deki hangi psikolojik durumu içerisinde böylesine bir talihsiz sözlerini kullandığını bilemem ama, “Namaz kılmayan da hayvandır!”tümcesini kullanırken; Hükümet kabinesinde ve TBMM’deki 450 Milletvekilinden ‘Namaz kılmayanları’ buna dahil ediyorsanız eğer, Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan insanların sosyal, ekonomik, ticari ve her türlü yaşamına karar verilmesi noktasında kararlar verenler arasındaki Bakan veya Milletvekillerini de bu yorumlarınızdaki insanlar arasına alabiliyor musunuz? Saygılarımla…
