Bir takım elbise alacaksınız, önce markasına mı bakarsınız, yoksa fiyatına mı?
Eğer bütçeniz iyi ise elbette markasına önem verirsiniz, bütçeniz yetersiz geliyorsa, o zaman fiyatına göre seçimini yaparsınız.
Bu sütunlarda sizlerle paylaştığım ‘mevsim sonu indirimleri’ üzerine yazılarımı anımsarsınız.
Bu günkü paylaşacağım olay karşısında şaşkınlıklarınızı gizleyemeyecek, hatta akıllarınız karışacaktır.
Anlatacağım olay Osmaniye’mizde yaşanan ve yıllardır tüketicileri nasıl söğüşledikleri anlaşılabilecek bir olay olarak ta yorumlayabilirsiniz.
Geçtiğimiz günlerde bir arkadaşım, Salı pazarından bir takım elbise almış. Ekoseli, yelekli takım elbiseyi Salı pazarından 70.00 Tl.’ye satın alan arkadaşım, üzerine giymek istediği sırada etiketi dikkatimi çekti.
Etiketi elbisenin üzerinden çıkardık. Takım elbisenin üzerinde birbirine iliştirilmiş iki ayrı etiket bulunuyordu.
Bir firmanın adı yazılı etikette hangi tekstilin ürünü olduğu yazıyor ve fiyatının 299,00 Tl olarak belirtiliyordu.
Bu etiketle birlikte ikinci bir etiket daha dikkatimi çekmişti. İkinci etiket ise şu anda Osmaniye merkezde hizmet veren bir firmanın adı yazılıydı.
Sözkonusu firmanın adının altında birinci etiketteki firmanın adı ile birlikte “ekoseli yelekli takım elbise” yazısını okuyorduk. Osmaniye’deki firmanın adı yeniden yazılı olarak etiketteki fiyatı okuyoruz. Peşin: 159.99 Tl. taksit: 175.00 Tl KDV dahildir yazılarını görüyoruz.
Firmaların adlarının bulunduğu takım elbisenin üzerindeki etiketlerdeki üç değişik fiyatı okuduktan sonra, arkadaşımın Salı pazarından 70.00Tl.’ye aldığı elbisedeki fiyat karmaşası karşısında siz olsaydınız nasıl şaşkınlık yaşamazdınız?
Bir takım elbisede bu kadar değişik fiyatın bulunması ve etiketleri fiyatların yazılı olmasına rağmen Salı pazarında bu elbisenin 70.00 Tl’ye satılması olayından kuşkular duymaya başladım.
Madem ki bu elbise ilk etikete göre 299.00 Tl ise, ikinci etiketteki peşin fiyatını düşündüğümüzde nasıl oluyor da 159.00 TL’ye satılıyor?
Madem ki bu takım elbisenin giyim mağazasında satış fiyatı 159.00 Tl ise, nasıl oluyor da Salı pazarında 70.00 Tl’ye satılabiliyor?
Akla ilk gelen Salı pazarında satan kişinin bu takım elbise veya elbiseleri ‘çalmış’ olabileceği akla gelebiliyor.
Diyelim ki son satıcı bunlara çalmadı, yani hırsızlık ürün değil, o zaman ilk etiketteki 299.00 Tl olan fiyatın son rakam olan 70.00 Tl arasında 229.00 Tl’lik bir fark oluyor.
Bu takım elbiseyi ilk etiket fiyatından alan tüketici ile Salı pazarından alan tüketici arasında karşılaştırma yaptığımızda, aynı elbisenin 70.00 Tl’den alınması halinde 4 takım elbisenin fiyatı 280.00 Tl ederken, 19.00Tl’de ayrıca cebinde kalıyor.
Aynı takım elbiseden 4 adet alan bir tüketici ile aynı rakamla aynı takım elbiseyi alan tüketici arasında fikir jimnastiği yaptığınızda, tüketicilerin nasıl soyulmakta olduğunu görebilirsiniz.
Etiketler ve üzerinde isimleri yazılı firmaların isimlerini vermiyoruz. Ancak, tüketici haklarını bu kadar da hiçe sayan bir zihniyetin vicdanlarının hiç mi sızlamadığını merak ediyoruz.
Tüketicilerimizin biraz da ceplerinden çıkan paranın hesaplarını iyi yapmaktan başka çarelerinin kalmadığı burada ortaya çıkıyor. Esenlikle…
Eğer bütçeniz iyi ise elbette markasına önem verirsiniz, bütçeniz yetersiz geliyorsa, o zaman fiyatına göre seçimini yaparsınız.
Bu sütunlarda sizlerle paylaştığım ‘mevsim sonu indirimleri’ üzerine yazılarımı anımsarsınız.
Bu günkü paylaşacağım olay karşısında şaşkınlıklarınızı gizleyemeyecek, hatta akıllarınız karışacaktır.
Anlatacağım olay Osmaniye’mizde yaşanan ve yıllardır tüketicileri nasıl söğüşledikleri anlaşılabilecek bir olay olarak ta yorumlayabilirsiniz.
Geçtiğimiz günlerde bir arkadaşım, Salı pazarından bir takım elbise almış. Ekoseli, yelekli takım elbiseyi Salı pazarından 70.00 Tl.’ye satın alan arkadaşım, üzerine giymek istediği sırada etiketi dikkatimi çekti.
Etiketi elbisenin üzerinden çıkardık. Takım elbisenin üzerinde birbirine iliştirilmiş iki ayrı etiket bulunuyordu.
Bir firmanın adı yazılı etikette hangi tekstilin ürünü olduğu yazıyor ve fiyatının 299,00 Tl olarak belirtiliyordu.
Bu etiketle birlikte ikinci bir etiket daha dikkatimi çekmişti. İkinci etiket ise şu anda Osmaniye merkezde hizmet veren bir firmanın adı yazılıydı.
Sözkonusu firmanın adının altında birinci etiketteki firmanın adı ile birlikte “ekoseli yelekli takım elbise” yazısını okuyorduk. Osmaniye’deki firmanın adı yeniden yazılı olarak etiketteki fiyatı okuyoruz. Peşin: 159.99 Tl. taksit: 175.00 Tl KDV dahildir yazılarını görüyoruz.
Firmaların adlarının bulunduğu takım elbisenin üzerindeki etiketlerdeki üç değişik fiyatı okuduktan sonra, arkadaşımın Salı pazarından 70.00Tl.’ye aldığı elbisedeki fiyat karmaşası karşısında siz olsaydınız nasıl şaşkınlık yaşamazdınız?
Bir takım elbisede bu kadar değişik fiyatın bulunması ve etiketleri fiyatların yazılı olmasına rağmen Salı pazarında bu elbisenin 70.00 Tl’ye satılması olayından kuşkular duymaya başladım.
Madem ki bu elbise ilk etikete göre 299.00 Tl ise, ikinci etiketteki peşin fiyatını düşündüğümüzde nasıl oluyor da 159.00 TL’ye satılıyor?
Madem ki bu takım elbisenin giyim mağazasında satış fiyatı 159.00 Tl ise, nasıl oluyor da Salı pazarında 70.00 Tl’ye satılabiliyor?
Akla ilk gelen Salı pazarında satan kişinin bu takım elbise veya elbiseleri ‘çalmış’ olabileceği akla gelebiliyor.
Diyelim ki son satıcı bunlara çalmadı, yani hırsızlık ürün değil, o zaman ilk etiketteki 299.00 Tl olan fiyatın son rakam olan 70.00 Tl arasında 229.00 Tl’lik bir fark oluyor.
Bu takım elbiseyi ilk etiket fiyatından alan tüketici ile Salı pazarından alan tüketici arasında karşılaştırma yaptığımızda, aynı elbisenin 70.00 Tl’den alınması halinde 4 takım elbisenin fiyatı 280.00 Tl ederken, 19.00Tl’de ayrıca cebinde kalıyor.
Aynı takım elbiseden 4 adet alan bir tüketici ile aynı rakamla aynı takım elbiseyi alan tüketici arasında fikir jimnastiği yaptığınızda, tüketicilerin nasıl soyulmakta olduğunu görebilirsiniz.
Etiketler ve üzerinde isimleri yazılı firmaların isimlerini vermiyoruz. Ancak, tüketici haklarını bu kadar da hiçe sayan bir zihniyetin vicdanlarının hiç mi sızlamadığını merak ediyoruz.
Tüketicilerimizin biraz da ceplerinden çıkan paranın hesaplarını iyi yapmaktan başka çarelerinin kalmadığı burada ortaya çıkıyor. Esenlikle…
