Osmaniye’de Pazar günü gezi dönüşünde yaşanan ve 14 kişinin ölümü, 26 kişinin de yaralanması ile sonuçlanan kaza ile ilgili konuşulup yazılanları izliyoruz.
Allah aşkına; öğrenci, öğretmen ve velilerden oluşan bir grup insanın hafta sonu gezi turu düzenlemelerinde “İzinsiz gezi” üzerine yorumlar yapıldığı kadar, kaza yerindeki kavşaktaki kusurları neden gündeme getir miyorsunuz?
Ölümler sonunda konuşulanlar, Öğretmen, öğrenci ve velilerle yapılacak olan gezi ile ilgili Milli Eğitim Müdürlüğü ve Kaymakamlık makamından izin alınmamış. Doğrudur, bu eksikliği kabul ediyoruz.
Geziye çıkan araçta koltuk sayısından fazla insan yerleştirilmiş. Bunu da kabul ediyoruz, doğru olmadığına katılıyoruz.
Sabah saatlerinden başlayıp, öğle yemekleri, eğlencelerin ardından eve dönüş sırasında yaşanan üzücü olayın yaşandığı nokta üzerinde neden kimse yorum getir miyor?
Osmaniye ilinin adının ne zaman bir güzel etkinlikle medyada duyulacağını merak ederken, yollarımızın eksik ve aksaklıkları nedeniyle oluşan ölümlü kazalarla gündeme gelmek zorumuza gidiyor!..
Gezi turu düzenleyen okulumuzun öğretmen, öğrenci ve velilerinin almış oldukları bir karar hatalı olabilir, öyledir de. Çocuklarını kucaklarına alarak araca binen anne ve babaları da düşündüğümüzde koltuklarda sıkışma olduğunu da kabul ediyoruz!
Allah aşkına, Osmaniye’den komşu il veya ilçelere giderken araçların koltuk sayılarından fazla yolcu taşınmadığını söyleyebilir misiniz?
Gelelim, kaza ile ilgili bence çarptırılmak istenilen olaya! Cevdetiye Beldesi’ni ortadan bölen DSİ sulama kanalı üzerinde bu günlere kadar çok canlar gitmiştir. Kırsal kesimde çalışan ırgatların çocukları su almak üzere kanal kıyısına geldiklerinde ayakları kayarak suya düşerek yaşamını yitirenler olmuştur.
Osmaniye Belediye Başkanlarından Musa Şahin, Cevdetiye regüratörü sonunda ilerleyen DSİ sulama kanalına makam otomobili ile düşerek yaşamanı yitirdi.
Geçmiş yıllarda yaşanan bu üzücü olaylarla ilgili DSİ sulama kanalı çevresinde bir takım önlemler alındı. Ancak, alınan bu önlemler arasında son yaşanan üzücü kaza noktasında herhangi bir önlem alınmadı.
Kazanın oluştuğu noktaya iyi bakmak gerekirse; Osmaniye giriş yönünde sol yanda petrol istasyonu, sağ yanda ise park bulunmaktadır. Kadirli yönüne seyreden araçlar DSİ kanalı üzerindeki köprüden direk olarak geçip giderken, köprünün bitim noktasında ise; sağ ve sol yönlere yine araç trafiği çalışmaktadır.
Köprünün bitiş veya başlangıç noktası aslında tam bir kavşak olarak trafikte yer almaktadır. Bununla birlikte, Köprü çıkışında Aslantaş Baraj yönüne gitmek isteyen araçların sağa dönüşlerindeki direksiyon durumu sağlıklı olamamakla birlikte, aynı yönden gelip Osmaniye kent merkezine dönüşlerde de yine aynı sorun yaşanmaktadır.
Bu alanda ikinci bir köprü yapılması gereksinimi ortaya çıkmakla birlikte, Osmaniye-Kadirli yönü, köprü çıkışında; Aslantaş baraj yönü giriş-çıkışları ile Toprakkale giriş ve çıkış yönlerinin de yine trafik kurallarına göre ayarlanması gerekmektedir.
Köprü’nün belde çıkış yönünde “trafik uyarı ışıkları” konulmalı, kavşak genişletilmeli, ikinci köprü yapılmalıdır.
Kazanın oluş biçimini kameradan izlediğinizde; kent merkezine gelmek isteyen aracın, Kadirli yönünden gelen bir otomobilin sabırsızlığı ve ona çarpmama uğruna direksiyon hakimiyetini kaybetmesi ile yolun yabancısı olan şoförün DSİ kanalına uçtuğunu görebiliyoruz.
Suçluyu kazanın yaşandığı noktada aramak, bence yeni can kayıplarını önleyecektir. Saygılarımla…
Allah aşkına; öğrenci, öğretmen ve velilerden oluşan bir grup insanın hafta sonu gezi turu düzenlemelerinde “İzinsiz gezi” üzerine yorumlar yapıldığı kadar, kaza yerindeki kavşaktaki kusurları neden gündeme getir miyorsunuz?
Ölümler sonunda konuşulanlar, Öğretmen, öğrenci ve velilerle yapılacak olan gezi ile ilgili Milli Eğitim Müdürlüğü ve Kaymakamlık makamından izin alınmamış. Doğrudur, bu eksikliği kabul ediyoruz.
Geziye çıkan araçta koltuk sayısından fazla insan yerleştirilmiş. Bunu da kabul ediyoruz, doğru olmadığına katılıyoruz.
Sabah saatlerinden başlayıp, öğle yemekleri, eğlencelerin ardından eve dönüş sırasında yaşanan üzücü olayın yaşandığı nokta üzerinde neden kimse yorum getir miyor?
Osmaniye ilinin adının ne zaman bir güzel etkinlikle medyada duyulacağını merak ederken, yollarımızın eksik ve aksaklıkları nedeniyle oluşan ölümlü kazalarla gündeme gelmek zorumuza gidiyor!..
Gezi turu düzenleyen okulumuzun öğretmen, öğrenci ve velilerinin almış oldukları bir karar hatalı olabilir, öyledir de. Çocuklarını kucaklarına alarak araca binen anne ve babaları da düşündüğümüzde koltuklarda sıkışma olduğunu da kabul ediyoruz!
Allah aşkına, Osmaniye’den komşu il veya ilçelere giderken araçların koltuk sayılarından fazla yolcu taşınmadığını söyleyebilir misiniz?
Gelelim, kaza ile ilgili bence çarptırılmak istenilen olaya! Cevdetiye Beldesi’ni ortadan bölen DSİ sulama kanalı üzerinde bu günlere kadar çok canlar gitmiştir. Kırsal kesimde çalışan ırgatların çocukları su almak üzere kanal kıyısına geldiklerinde ayakları kayarak suya düşerek yaşamını yitirenler olmuştur.
Osmaniye Belediye Başkanlarından Musa Şahin, Cevdetiye regüratörü sonunda ilerleyen DSİ sulama kanalına makam otomobili ile düşerek yaşamanı yitirdi.
Geçmiş yıllarda yaşanan bu üzücü olaylarla ilgili DSİ sulama kanalı çevresinde bir takım önlemler alındı. Ancak, alınan bu önlemler arasında son yaşanan üzücü kaza noktasında herhangi bir önlem alınmadı.
Kazanın oluştuğu noktaya iyi bakmak gerekirse; Osmaniye giriş yönünde sol yanda petrol istasyonu, sağ yanda ise park bulunmaktadır. Kadirli yönüne seyreden araçlar DSİ kanalı üzerindeki köprüden direk olarak geçip giderken, köprünün bitim noktasında ise; sağ ve sol yönlere yine araç trafiği çalışmaktadır.
Köprünün bitiş veya başlangıç noktası aslında tam bir kavşak olarak trafikte yer almaktadır. Bununla birlikte, Köprü çıkışında Aslantaş Baraj yönüne gitmek isteyen araçların sağa dönüşlerindeki direksiyon durumu sağlıklı olamamakla birlikte, aynı yönden gelip Osmaniye kent merkezine dönüşlerde de yine aynı sorun yaşanmaktadır.
Bu alanda ikinci bir köprü yapılması gereksinimi ortaya çıkmakla birlikte, Osmaniye-Kadirli yönü, köprü çıkışında; Aslantaş baraj yönü giriş-çıkışları ile Toprakkale giriş ve çıkış yönlerinin de yine trafik kurallarına göre ayarlanması gerekmektedir.
Köprü’nün belde çıkış yönünde “trafik uyarı ışıkları” konulmalı, kavşak genişletilmeli, ikinci köprü yapılmalıdır.
Kazanın oluş biçimini kameradan izlediğinizde; kent merkezine gelmek isteyen aracın, Kadirli yönünden gelen bir otomobilin sabırsızlığı ve ona çarpmama uğruna direksiyon hakimiyetini kaybetmesi ile yolun yabancısı olan şoförün DSİ kanalına uçtuğunu görebiliyoruz.
Suçluyu kazanın yaşandığı noktada aramak, bence yeni can kayıplarını önleyecektir. Saygılarımla…
