Ramazan ayı’nda insanlar ‘oruç’ bahanesi ile daha önceki performansı göstermiyorlar.
Yeme ve içmelerine gelince iftar vakti bir günlük öğünde yediklerini bir oturuşta yemeden de geri kalmıyorlar. Ramazan ayının önemi ve bu ay içerisinde insanların birbirleriyle ilişkileri, hoşgörü, sevgi, saygı ve barış olduğunu akıllarına getirmek yerine, yine bencil, yine keseri kendilerinden yana yontmayı da elden bırakmayanlar var aramızdı.
Ramazan’ın bolluk ve bereketinden onlar yararlanmak istiyor. Bunu da bir kenara bırakalım; kendileri gibi düşünmeyenlere yaşam hakkı tanımayan, iş ve ekmeklerini kesmek için uğraşan zihniyetteki bazılarının, Ramazan ayında oruç tuttuklarını gördüğümde, şaşkınlık yaşıyorum.
Bu nasıl çelişki Allah’ım, bizim öğrendiğimiz din ve inanç böyle olmamalı diye beynim zonkluyor.
Allah aşkına, bir insan bir başka insanın günahkar olup olmadığını veya Cennetlik olup olmadığını, Cehennemlik olduğuna nasıl karar verebilecek sözcükleri kullanabilir.
İnsanların ahireti ile ilgili kararları verme hakkını nasıl kendilerinde görebilirler?
Bir kişi çalıştığı yerde işini dürüst yapıyorsa, çalıp çırpmadan alın teri ile çalışıyorsa, böylesi insanların kendi siyasi düşüncenize ters düştüğü için ekmeği ile oynama gibi hareket içerisinde bulunmak, hangi inanç veya dindeki insana ait olabilir?
Bir işe gireceksiniz, kapısını çalmadık bürokrat veya partili bırakmıyorsunuz. Yüzünüze gülenler arkanızdan çeşitli kulplar takıyorlar. Partilisi değilseniz eğer, sizi açlığa bırakmak için işe girmenize engel oluyorlar.
Böylesi bir anlayış olabilir mi? Aynı düşüncedeki kişilerin işe alınması, başka düşüncedekilerin dışlanması sonucu nasıl bir barış toplumu olabilir?
Bilgi ve becerilerine bakmadan, ekonomik yaşantılarını incelemeden, “bizden olsun, gerisi boş”diye iş ve ekmek kapısı açtığınız zaman, bu toplamda anarşi ve terörün artmasına neden olabileceğinizi düşünüyor musunuz?
Kendi partinize yakın olmadığı için aç ve işsiz bıraktığınız bilgi ve becerileri olan kişilerin günahlarından ne gibi sorgulara yanıt verip veremeyeceğinizi başınızı ellerinizin arasına alıp düşündüğünüz oldu mu?
Belli düşüncedeki insanla ekmek, diğerleri ise ekmeksiz kalacak. Bu ülkede birlikte barış içerisinde yaşamak istiyorsak, bu zihniyeti bir kenara bırakmak zorundayız.
Yandaşlık ve bendencilik anlayışı bu ülkeyi huzurluğa götürür. Her yeni iktidar kendi yandaşlarına ekmek kapısı bulur, diğerlerini dışlarsa bunun adına ne denileceğini düşünmelisiniz.
Bu gemi batarsa, sanmayın ki böyle düşünenler kurtulacak, diğerleri okyanusta boğulacak. Bu gemi batarsa hepimiz boğuluruz bunu unutmayın.
Bana gelen şikayetleri duyduğumda, iktidarda olan siyasi partilerin yetkililerinin iş ve ekmek üzerine davranışlarını öğrendiğimde, siyasetten titsiniyorum.
Madem ki öyle düşmeye devam edeceksiniz, kendi siyasi görüşünüzde olmayan esnaftan alış veriş yapmayın, kendi düşüncenizden olmayan gazeteciyi toplantılarınıza çağırmayın, kendi düşüncenizde olmayan vatandaştan oy istemek için seçim zamanı kapısına gidip boyun bükmeyin, el etek öpmeyin derim o zaman. Ramazan ayında olsun, insanları farklı görüşleri nedeniyle öteliyorsanız, sizin dininizden de imanınızdan da insanlığınızdan da kuşku duyarım. Saygılarımla…
