Bir süredir video görüntüleri ile gündemi meşgul eden ismin iddiaları iktidar tarafından ciddiye alınmıyormuş gibi görülse bile, aslında bazı rahatsızlıkların olduğu inkar edilemiyor.
Siyasi bir iktidar, partisinin ismi ne olursa olsun böylesi bir iddialarla video kayıtlarında önemli isimlerin geçmesi ülke geleceği ve huzuru açısından hoş olmayan olaylardır.
Şimdi gerilere dönerek yaşanan olayların bir kısmını paylaşmak istiyorum:
“Suç örgütü lideri Sedat Peker, yayımladığı 6. videoda “Hürriyet'i bastırmadan önce gelen milletvekilinin telefon sinyallerine de bakın, ismini söylemeyeyim ayıp olur, bakabilirsiniz. Milletvekili rica etti, ben de yaptırdım” ifadelerini kullanmıştı.
Bunun üzerine İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Benim haberim olması, benim idam edilmem anlamına gelir. Böyle bir şey akıldan geçirilebilir mi? Kekelemişler ben ne yapayım. Kim kekelemiş ise hesabını ondan sorsun, ayda 10 bin dolar hangi siyasetçiye gönderiyorsa ondan sorsun. Yanlışlıkla yazdıkları bir yere düşmüş" demişti.
Soylu, Habertük TV'de konuk olduğu canlı yayın programında da konuyla ilgili gelen üzerine "Bu bir siyasetçi. Savcıya açıklayacağım" demişti.
Ayda 10 bin dolar alan milletvekili Muhalefet tarafından gündemden düşürülmezken, iktidar partililer tarafından merakla isminin açıklanmasının beklendiği gerçeğini inkar edemeyiz.
Ayda 10 bin dolar para alan böyle bir Milletvekili’nin Cumhurbaşkanı maaşı kadar ek bir para gelirinin olduğu bir gerçek. Böyle bir milletvekili varsa ve iddialar doğru ise o Milletvekili; “Milleti temsil ettiğine göre” bir aylık almış olduğu 10 bin doların sadece Tl’lik kısmını bir vatandaşımızın 16 yaşındaki genç kızımızın sağlığı için bağışlasın!
Mersin’de yaşayan 16 yaşındaki işitme engelli Ayşenaz Aslan, ailesinin maddi olanakları olmadığı için bir yıldır duyamıyor, eğitimine de ara vermek zorunda kalmış. Hayata küserek kendisini evine kapatmış olan Ayşenaz’ın cihaz alabilmesi ve duyabilmesi için 10 bin Tl’ye gereksinimi var.
Suç örgütü liderlerinden ayda 10 bin dolar para alanlar hangi amaçla aldıklarını bilemeyiz ama bu paranın sadece 10 bin lirasını Ayşenaz için harcayabildiklerinde; “Dinlerinde ve inançlarında eksiklik mi olacak!?” diyorum.
Seçim dönemlerinde kapılarını çalıp oy istediğiniz bu insanların çocuklarının sağlığı için böylesine bir katkınız olmuyorsa, aldığınız her kuruşta bu ülkede yaşayan her bireyin hakkı olduğunu ne zaman anlayacaksınız!?
Bir den farklı kurum ve yönetiminde olduğunuz yerlerden her ay 10 binlerce Tl ikinci, üçüncü, hatta dördüncü maaşlar aldıkları söylenilen bürokratlara seslenmek istiyorum; “Aracınızla yolda giderken lastiğiniz patlamayabilir, yakıtınız bitmeyebilir ama; beklenmedik kaza yapabilirsiniz! Ya da aracınızdan inerken kapısı açılmayabilir, balyozla açmak zorunda kalabilirler!..”
Ayşenaz ve buna benzer çocuklarımız ile gençlerimizin ailelerin ekonomik sorunlarına katkıda olarak, sağlıklarına kavuşturan siyasetçi ve bürokratları görmek istiyoruz.
Birini yolcu ederken; “Güle güle git!” demek farklı, “Gidişin olsun da gelişin olmasın!” demek farklı sözler olsa gerek…
Yorum Yazın