Toplumda sade vatandaşların eğitim veya öğretim görmedikleri için hareketleri ile davranış biçimleri, hatta küfürlü sözcüklerle konuşmalarını bile yadırgamam.
En büyük cehalet okuduklarını sanarak ellerindeki diploma veya sıfatlarına güvenerek toplum içerisinde yaptıkları eylemlerin tepki alıp almayacağını düşünmeden hareket edenlerdir.
Ayağı şalvarlı insanları küçümseyenler, bir de boynu kravatlı kişilerin halk arasındaki böbürlenerek yaptıkları hataları görebilme zahmetinde bulunsalar ne olurdu?
Her Milliyetçi olduğunu söyleyenin ne kadar milli duyguları bildiğini, milletin çocukları için, vatanı için ne gibi yararlı işler ve ne gibi de zararlı işlerle ekonomik çıkarlar peşinde koştuğunu düşünün.
Kişi inançlı olduğunu söyleyerek insanların dini duygularını sömürerek, inançları kullanarak kendisi ve bir grup çevresi için ekonomik çıkar peşinde koşarsa, halkın arasında konuştuklarını özünde yaşamayıp ta bazı farklı yöntemlerle inançlar üzerinde insanların cebine göz dikerse böylesi insanları da iyi izlemeniz gerekiyor.
Kişi sosyal demokratım diyor ama, yanında çalışan işçisinin hakkını vermediği gibi, bu düşüncenin gerektirdiği koşulları da uygulamıyor. Sosyal demokrat kişi demokrasiye, insan hak ve özgürlüklerine, emek ve alın terine önem verir. Vatan için mücadelede şehit olanlar ile gazilere önemli ölçüde saygı duyar. Sosyal demokrat insanın öncelikli olarak Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bu vatanın kurtuluşu için verdiği mücadeleyi öğrenir ve çevresine öğrettiği gibi ülkemizin bağımsızlığı yönünde ödün vermez. Atatürk’ün ilke ve devrimlerini sonuna kadar savunur, bunu savunurken, illa ki CHP’nin üyesi olması da gerekmez ama Atatürk’ü unutturmak isteyenlerin karşısında çelik bir duvar gibi olur.
Bugün Atatürk’ün ilke ve devrimlerinin savunuculuğunu yaptığını söyleyen CHP’li yöneticilerin “adının unutulmasını isteyen zihniyet ile aynı görüşteymişçesine” hareket ederek Atatürk’ün adını “yok sayma” anlayışında olan Belediye Başkanı’nın yaptığını kendim ‘hata’ olarak değerlendir miyorum!
Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş, Ak Partili idi, seçimler öncesinde CHP’ye geçerek Aday gösterildi ve Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı seçildi. Seçimler sonrası haklı olarak CHP camiası Hatay ilini almakla sevinç duydu. Seçimi kazanmaya sevinmek kadar, seçimden sonraki süreçte halka haklı hizmeti vermenin de önemli olduğunu her siyasi partinin en alt kademeden, en üst kademeye kadar bilmesi önemlidir.
Dünkü Ak Partili, ancak bugün CHP’li Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı, üstelik sıfatına bakıyoruz; Doç. Dr. Lütfü Savaş. “19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı” nedeniyle, Başkan Savaş’ın bilboardlardaki kutlama yazılarına bakıyoruz. CHP’li Belediye Başkanı kutlamalarında “Atatürk’ün adını kullanmamış. Bununla da yetinmeyip, Belediye başkanlarının kendi fotoğraflarının konulmaması gerektiği halde, kendisinin ‘yakışıklı’ bir fotoğrafını yerleştirdiği kutlamaya bakın ne yazdırmış; “ 19 Mayıs 1919 Gençlik ve Spor Bayramınızın 97.yılı kutlu olsun!”
Atatürk’ün adı nerede ey CHP’li Belediye Başkanı Savaş!.. 19 Mayıs 1919 tarihinde ne olduğunu oradan geçmekte olan bir İlkokul öğrencisi yanındaki bir büyüğüne sormuş olsa, o da “Atatürk’ün Samsun’a çıktığı gün” diye yanıt verse, Hatay Büyükşehir Belediyesinin ve Atatürk’ün kurduğu CHP’nin listesinden seçilmiş bir Belediye Başkanı olarak nasıl bir yanıt vereceksin!?
Bu yazılar hazırlanırken görmediğini söyleyerek işin içinden çıkmak istenmesi olayına da katılamam, ama; “Giysiyi değiştirmekle içindekini değiştiremezsin!” bunu iyi OKUMAK gerektiğini söylemek istiyorum. Saygılarımla…
En büyük cehalet okuduklarını sanarak ellerindeki diploma veya sıfatlarına güvenerek toplum içerisinde yaptıkları eylemlerin tepki alıp almayacağını düşünmeden hareket edenlerdir.
Ayağı şalvarlı insanları küçümseyenler, bir de boynu kravatlı kişilerin halk arasındaki böbürlenerek yaptıkları hataları görebilme zahmetinde bulunsalar ne olurdu?
Her Milliyetçi olduğunu söyleyenin ne kadar milli duyguları bildiğini, milletin çocukları için, vatanı için ne gibi yararlı işler ve ne gibi de zararlı işlerle ekonomik çıkarlar peşinde koştuğunu düşünün.
Kişi inançlı olduğunu söyleyerek insanların dini duygularını sömürerek, inançları kullanarak kendisi ve bir grup çevresi için ekonomik çıkar peşinde koşarsa, halkın arasında konuştuklarını özünde yaşamayıp ta bazı farklı yöntemlerle inançlar üzerinde insanların cebine göz dikerse böylesi insanları da iyi izlemeniz gerekiyor.
Kişi sosyal demokratım diyor ama, yanında çalışan işçisinin hakkını vermediği gibi, bu düşüncenin gerektirdiği koşulları da uygulamıyor. Sosyal demokrat kişi demokrasiye, insan hak ve özgürlüklerine, emek ve alın terine önem verir. Vatan için mücadelede şehit olanlar ile gazilere önemli ölçüde saygı duyar. Sosyal demokrat insanın öncelikli olarak Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bu vatanın kurtuluşu için verdiği mücadeleyi öğrenir ve çevresine öğrettiği gibi ülkemizin bağımsızlığı yönünde ödün vermez. Atatürk’ün ilke ve devrimlerini sonuna kadar savunur, bunu savunurken, illa ki CHP’nin üyesi olması da gerekmez ama Atatürk’ü unutturmak isteyenlerin karşısında çelik bir duvar gibi olur.
Bugün Atatürk’ün ilke ve devrimlerinin savunuculuğunu yaptığını söyleyen CHP’li yöneticilerin “adının unutulmasını isteyen zihniyet ile aynı görüşteymişçesine” hareket ederek Atatürk’ün adını “yok sayma” anlayışında olan Belediye Başkanı’nın yaptığını kendim ‘hata’ olarak değerlendir miyorum!
Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş, Ak Partili idi, seçimler öncesinde CHP’ye geçerek Aday gösterildi ve Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı seçildi. Seçimler sonrası haklı olarak CHP camiası Hatay ilini almakla sevinç duydu. Seçimi kazanmaya sevinmek kadar, seçimden sonraki süreçte halka haklı hizmeti vermenin de önemli olduğunu her siyasi partinin en alt kademeden, en üst kademeye kadar bilmesi önemlidir.
Dünkü Ak Partili, ancak bugün CHP’li Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı, üstelik sıfatına bakıyoruz; Doç. Dr. Lütfü Savaş. “19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı” nedeniyle, Başkan Savaş’ın bilboardlardaki kutlama yazılarına bakıyoruz. CHP’li Belediye Başkanı kutlamalarında “Atatürk’ün adını kullanmamış. Bununla da yetinmeyip, Belediye başkanlarının kendi fotoğraflarının konulmaması gerektiği halde, kendisinin ‘yakışıklı’ bir fotoğrafını yerleştirdiği kutlamaya bakın ne yazdırmış; “ 19 Mayıs 1919 Gençlik ve Spor Bayramınızın 97.yılı kutlu olsun!”
Atatürk’ün adı nerede ey CHP’li Belediye Başkanı Savaş!.. 19 Mayıs 1919 tarihinde ne olduğunu oradan geçmekte olan bir İlkokul öğrencisi yanındaki bir büyüğüne sormuş olsa, o da “Atatürk’ün Samsun’a çıktığı gün” diye yanıt verse, Hatay Büyükşehir Belediyesinin ve Atatürk’ün kurduğu CHP’nin listesinden seçilmiş bir Belediye Başkanı olarak nasıl bir yanıt vereceksin!?
Bu yazılar hazırlanırken görmediğini söyleyerek işin içinden çıkmak istenmesi olayına da katılamam, ama; “Giysiyi değiştirmekle içindekini değiştiremezsin!” bunu iyi OKUMAK gerektiğini söylemek istiyorum. Saygılarımla…
