Vatandaş her olayı eleştiri konusu yapıyor. Vatandaş bu eleştirileri yaparken, birilerinin de rahatsız olduğunu düşünmesinin gerektiğini bilmesi önem taşıyor.
Ne olmuş yani! Kaldırıma adam sandalyesini koyup oturmuş, çayını yudumluyor, işyerinin önünde keyf yapıyor. Bisikletiyle veya elektrikli bisikletle kaldırımdan gidenlere bir şey söylemiyorsunuz, esnafın kendi işyeri önüne sandalyesini koyup oturmasını eleştiriyorsunuz. Ne olmuş yani, bu olay bu kadar büyütülecek kadar önemli mi?
Adamın otomobili kıymetli, evinin önündeki kaldırıma çıkarıp parketmiş. Kapıdan içeri girebilse evin odasına parkedecek ama, kapısı dar olduğu için kaldırıma parketmiş. Ne olmuş yanı, sen de kaldırımdan aşağıya in ve yoldan yürüsen incilerin mi dökülür?
Neymiş efendim, mahalle de sık sık elektrik kesiliyormuş, aniden elektrikler kesilmesi ile cihazların arıza yapması sözkonusuymuş. Ni olmuş yani, eskiden elektrik mi vardı? Gaz lambası ne güne duruyor, belki de telin birine kumru kuşu konmuştur, şase yapması sonunda elektrikler kesilmiştir. Birkaç saatliğine de tasarruf etmiş olduğunu düşünmeden elektrik şirketini ne diye eleştiriyorsun?
Elektrik faturalarını bundan böyle PTT, banka şubeleri veya Telekom hizmeti veren noktalardan yapacaksın diye kızmana ne gerek var? Ne olmuş yani! Uygulama ile bankalarla tanışmış olacaksın işte! Bu güne kadar banka nedir bilmediğini anlayanlar, seni bankalarla tanıştırmış olacaklar. Orada ne gibi kuyrukların olduğunu, sıra fişi almanın ve beklemenin ne olduğunu yaşayacaksın.
Unuttun mu bundan yıllar öncesinde; gaz, şeker, akaryakıt kuyruğuna girdiğin günleri. O zamanlar sıra fişi bile yoktu, insanlar birbiriyle sıra kavgası yapıyorlardı. Hatta Kemal Sunal’ın bir filminde tüpgaz kuyruğunda tanışıp evlenen çiftler bile olmuştu.
O gün öyleydi kuyruklar, bugün de böyle! En azından sıra fişi diye bur uygulama var. Yastığının altında paranı saklama, fareler yiyebilir. Öyleyse getir bir bankaya yatır, ay sonu geldiğinde elektrik, su ve telefon faturaların banka şubesi tarafından otomatik ödeme talimatı ile ödensin, sen de rahat et!
Ne olmuş yani, kötü bir uygulama mı da eleştiriyorsun? Banka ile uğraşmam dersen, PTT veznelerine gidersin, sıra fişini alıp beklersin. Burasını da mı beğenmedin, o zaman Telekom noktalarındaki veznelere gidersin, burada kuyruk az oluyor, yalnız fatura başına 1 lira da fark ödemeyi unutmayacaksın.
Ne olmuş yani, öğrencisi az olan okulları kapattık, taşımalı eğitime geçildi. Daha kaliteli eğitim verelim, bir de taşımalı eğitim için öğrenci servislerini devreye koyarak servis kooperetifleri ile şoförleri de para kazansın dedik. TEDAŞ’ın veznelerini kapatarak, bankalarımız ve Telekom noktalarımız para kazansın dedik.
Sizin anlayacağınız kazançları pay ediyoruz, herkesin adaletli şekilde kazanmasını sağlayarak kalkınmanın önünü açıyoruz.
Ne olmuş yani, burada eleştirilecek ne var? Büyük olan ne varsa küçültmeye çalışıyoruz, daha rahat ve ucuz olsun diye. Eskiden uyuşturucuları kilo ile satarlardı, şimdi okul önlerinde küçük yaştaki çocuklar bir kullanımlık satmaya başladılar. Hem ekonomik, hem de rahat bulunabilsin diye. Durum böyle olunca da, uyuşturucu kullanım yaşını 14’lere kadar indirmiş olduk.
Ne diye patırtı yapıyorsunuz ki!.. Saygılarımla…
