Değerli okurlarım, alışkın olmadığım ve ilkelerim dışındaki bazı olaylara seyirci kalamadığım zamanlarda gündemle ilgili görüşlerimi paylaşmak zorunda kalıyorum.
Bunlardan birinin de son aylarda yaşanan ve inanç üzerinden yapılan “çıkar ilişkileri”nin halkın üzerinde etkileştirilmesi adına bazı zatların sözlerinin yaygınlaştırılırken, bir gerçeğin göz ardı edilmesi olarak gördüğüm için bugünkü yazımı farklı olayları anlatmaya karar verdim.
Türkiye’de dini bilgiler öğretme adına; çeşitli kuruluşlar çalışmalar yapıyorlar. STK adı ile yurtlar açılıyor, yatılı olan bu kuruluşlarda geceleri kendilerine göre dini eğitimler veriliyor. Yıllardır yaşanan bu olayların içerisinde bazı zamanlarda basında olumsuz haberleri okuyabiliyoruz.
Müslüman bir toplumda kendilerini farklı yerlere taşımak isteyenlerin, çevre edinerek arkalarında kitle göstermeye çalışanların konuşmaları ve İslamiyetin kitabı Kur’an-ı Kerim’in ayetlerini yorumlarken hataları olup olmadığını veya kendine göre yontmaya çalıştığını Müslüman kişinin bilmesi önem taşır.
Caminin hutbesinde vaaz veren din adamının her konuştuğu veya yorumladığı olayların ‘doğru olduğu’yönünde inanmak yerine, okuyarak gerçekleri öğrenmek yine Müslüman kişinin bilmesi gereken bir eylemdir.
Ülkemizdeki insanlar son yıllarda bazı “Din bezirganları” tarafından yanlış yollara yönlendirilmekte, bu kişiler din adına konuştuklarını belirterek, yanlış ve hatalı yorumları insanlarımızın beyinlerine kazımak istemektedir. Böylesi durumlar yaşanırken ülkeyi yönetenlerin ise böylesi yanlış veya hatalar karşısında neler yapıp yapmadığını merakla izlemekteyim.
Değerli okurlarım, ben araştırdım sizlerde aynısını yapabilirsiniz. Müslüman’ım diyen herkesin araştırması ve bu araştırmasının sonunda da yapması gerektiğine inandığım bir eylemi paylaşmak istiyorum.
Kuran’ı Kerim’in ilk inen ayeti; Miladı 610 yılının Ramazan ayında Mekke yakınlarında Nur dağında gönderilmeye başlamış.
İndirilen ilk ayet ise, Alak suresinin,"Yaratan Rabbinin adıyla oku" emriyle başlayan ilk beş ayetleridir. Daha sonra yirmi üç yıl süren nebevi hareket içinde kısım kısım indirilmiştir. "Biz Kur'an'ı insanlara dura dura okuyasın diye ayet ayet ayırdık ve onu peyderpey indirdik" (İsra suresi:106)
Kuranı kerimin ilk inen ayetleri Alak Suresinin ilk beş ayetidir. Bu ayetler; 1-Yaratan Rabbinin adıyla oku! 2. O, İnsanı bir elekadan (embriyodan) yarattı. 3.Oku! Rabbin sonsuz kerem sahibidir! 4. O Rab ki kalemle yazmayı öğretti. 5.İnsana bilmediği şeyleri öğretti.
Şimdi sormak istiyorum! Kendilerinin Müslüman olduğunu söyleyerek yaşamakta olanlar; Yılda bir kez olsun kitap okuyor musunuz? Kur’an-ı Kerim’in Türkçesi bile bulunurken onu bir kitapçıdan alıp okuma zahmetinde bulundunuz mu, yoksa Camilerdeki din adamlarının öğrettikleri ile mi ibadetlerinizi yapıp, İslamiyet’in gerektirdiği koşulları da yine o din adamlarından öğrendiklerinizle mi yaşama geçiriyorsunuz?
Türkiye’de Asgari ücret:1300 Tl. Diyanet İşleri Başkanlığı Ramazan ayında kişi başı fitre miktarının günlük olarak 15 Tl olduğunu açıklaması ile, dört kişilik bir aile üzerinden bunu değerlendirdiğimizde aylık 1800 Tl’ye gereksinim olduğu ortaya çıkmaktadır.
Son sözüm; Hangi görüşte olursa olsun, günlük olarak gazete ve kitap okuyun! Değişik gazete ve farklı yazarların eserlerini okurken, aynı televizyon kanalları yerine farklı televizyon kanallarındaki haberleri de izlemekten geri kalmayın!
Her kim ki; sizleri aynı yazarları, aynı isimli gazeteleri okumaya, belli TV kanallarını izlemeye yöneltmek istiyorsa, bilin ki o zat sizi yönetmeye çalışıyor ve kendisine bağımlı kılmaya çalışıyor demektir. Saygılarımla…
Bunlardan birinin de son aylarda yaşanan ve inanç üzerinden yapılan “çıkar ilişkileri”nin halkın üzerinde etkileştirilmesi adına bazı zatların sözlerinin yaygınlaştırılırken, bir gerçeğin göz ardı edilmesi olarak gördüğüm için bugünkü yazımı farklı olayları anlatmaya karar verdim.
Türkiye’de dini bilgiler öğretme adına; çeşitli kuruluşlar çalışmalar yapıyorlar. STK adı ile yurtlar açılıyor, yatılı olan bu kuruluşlarda geceleri kendilerine göre dini eğitimler veriliyor. Yıllardır yaşanan bu olayların içerisinde bazı zamanlarda basında olumsuz haberleri okuyabiliyoruz.
Müslüman bir toplumda kendilerini farklı yerlere taşımak isteyenlerin, çevre edinerek arkalarında kitle göstermeye çalışanların konuşmaları ve İslamiyetin kitabı Kur’an-ı Kerim’in ayetlerini yorumlarken hataları olup olmadığını veya kendine göre yontmaya çalıştığını Müslüman kişinin bilmesi önem taşır.
Caminin hutbesinde vaaz veren din adamının her konuştuğu veya yorumladığı olayların ‘doğru olduğu’yönünde inanmak yerine, okuyarak gerçekleri öğrenmek yine Müslüman kişinin bilmesi gereken bir eylemdir.
Ülkemizdeki insanlar son yıllarda bazı “Din bezirganları” tarafından yanlış yollara yönlendirilmekte, bu kişiler din adına konuştuklarını belirterek, yanlış ve hatalı yorumları insanlarımızın beyinlerine kazımak istemektedir. Böylesi durumlar yaşanırken ülkeyi yönetenlerin ise böylesi yanlış veya hatalar karşısında neler yapıp yapmadığını merakla izlemekteyim.
Değerli okurlarım, ben araştırdım sizlerde aynısını yapabilirsiniz. Müslüman’ım diyen herkesin araştırması ve bu araştırmasının sonunda da yapması gerektiğine inandığım bir eylemi paylaşmak istiyorum.
Kuran’ı Kerim’in ilk inen ayeti; Miladı 610 yılının Ramazan ayında Mekke yakınlarında Nur dağında gönderilmeye başlamış.
İndirilen ilk ayet ise, Alak suresinin,"Yaratan Rabbinin adıyla oku" emriyle başlayan ilk beş ayetleridir. Daha sonra yirmi üç yıl süren nebevi hareket içinde kısım kısım indirilmiştir. "Biz Kur'an'ı insanlara dura dura okuyasın diye ayet ayet ayırdık ve onu peyderpey indirdik" (İsra suresi:106)
Kuranı kerimin ilk inen ayetleri Alak Suresinin ilk beş ayetidir. Bu ayetler; 1-Yaratan Rabbinin adıyla oku! 2. O, İnsanı bir elekadan (embriyodan) yarattı. 3.Oku! Rabbin sonsuz kerem sahibidir! 4. O Rab ki kalemle yazmayı öğretti. 5.İnsana bilmediği şeyleri öğretti.
Şimdi sormak istiyorum! Kendilerinin Müslüman olduğunu söyleyerek yaşamakta olanlar; Yılda bir kez olsun kitap okuyor musunuz? Kur’an-ı Kerim’in Türkçesi bile bulunurken onu bir kitapçıdan alıp okuma zahmetinde bulundunuz mu, yoksa Camilerdeki din adamlarının öğrettikleri ile mi ibadetlerinizi yapıp, İslamiyet’in gerektirdiği koşulları da yine o din adamlarından öğrendiklerinizle mi yaşama geçiriyorsunuz?
Türkiye’de Asgari ücret:1300 Tl. Diyanet İşleri Başkanlığı Ramazan ayında kişi başı fitre miktarının günlük olarak 15 Tl olduğunu açıklaması ile, dört kişilik bir aile üzerinden bunu değerlendirdiğimizde aylık 1800 Tl’ye gereksinim olduğu ortaya çıkmaktadır.
Son sözüm; Hangi görüşte olursa olsun, günlük olarak gazete ve kitap okuyun! Değişik gazete ve farklı yazarların eserlerini okurken, aynı televizyon kanalları yerine farklı televizyon kanallarındaki haberleri de izlemekten geri kalmayın!
Her kim ki; sizleri aynı yazarları, aynı isimli gazeteleri okumaya, belli TV kanallarını izlemeye yöneltmek istiyorsa, bilin ki o zat sizi yönetmeye çalışıyor ve kendisine bağımlı kılmaya çalışıyor demektir. Saygılarımla…
