Yeni asgari ücretin belirlenmesi dördüncü toplantıda belli olacağa benziyor. Zaten Hükümetin de görüşmeleri bu yıl erken bitireceği yönünde açıklamaları vardı.
Bu hafta içinde yapılacak olan görüşmeler neticesinde yeni asgari ücret belirlenir diye düşünürken, benim bu sütunda iyimser düşünerek yaptığım tahmini rakamların altında bir rakam verileceğini sezinlemeye başladım.
İşçi temsilcileri adına masaya oturan Türk-İş, daha önce bir rakam önermeyerek ortamı seyrederken, son görüşmeler yaklaştığında 3 bin 900 rakamını dillendirdi.
İşveren temsilcisi TÜİK’in enflasyon rakamı üzerinde duruyor. Bu arada TÜİK, bir açıklama yapmazken, patronlar adına görüşmelere katılan TİSK’in yeni asgari ücret önerisinin 3 bin 100 lira olduğunu öğreniyoruz. Emekçilerin istedikleri ise 4 bin 500 lira olurken, çalışanları ne ölçüde dinleyip dinlemedikleri de ortada!
Patronların sendikası enflasyonu gerekçe göstererek 3 bin 100 lirada ısrar ederken, bir de iktidar kanadına bakmak gerekiyor.
İşçiyi enflasyona ezdirmeyeceklerini ve iyi bir asgari ücret rakamı verecekleri yönünde konuşma yapan iktidar yöneticilerine gözler çevrilmiş durumda.
Söyledikleri ile uygulamalarında tartışmalar oluşturmaya devam eden AKP iktidarı, yönetiminde deyim yerindeyse “ipin ucunu kaçırmış halde” ülkenin ve vatandaşların nereye gittiğini biraz olsun düşünmesi gerektiği gündemden düşmüyor.
Muhalefet partilerin derdi ise ‘erken seçim’ olarak gündeme yerleşirken, böylesi bir süreçte yapılacak erken bir seçimin sonunda iktidar değişikliğinde, ülkenin ve vatandaşların rahatlayıp mutlu yaşayabileceğinin nasıl başarılacağı da merak ediliyor.
Ülkeyi bu hale getirenler, yani arabayı devirenlerin yeniden devrilen arabayı yerinden kaldırması gerekirken, sürücüsünün nasıl kaza yaptığını bilmeyenlerin, şarampole devrilen aracın kurtarabilme hünerlerini doğrusu merak ediyorum!
AKP iktidarına sormak gerekiyor; akaryakıta üç ayda 3 lira zam yapılırken, evlerde kullanılan tüpgaza bir ayda 7 kez zam yapılırken, elektrik ve doğalgaz fiyatlarına bir yıl içerisinde yüzde 25’ten az olmamak üzere defalarca zam yapılırken, ülke ekonomisinin gelişmesi için üreten, çalışan emekçilerin yıllık asgari ücret zammına gelince neden ‘cimri’ davranıldı ve rakam belirlemek için kılı kırk yardıklarını merak ediyorum!
Asgari ücretlileri bu kadar çok gündeme getirirken, kendi adıma değil emekçiler adına hak ve adaletli bir rakam istiyorum.
Emekli ama halen çalışan bir gazeteci olarak, bizim maaşlarımızla ilgili iktidara ne söylersek söyleyelim, bizlere verilen maaşın yeterli olduğu yönündeki sözlerle karnımız zaten doyuyor!
Kış mevsimine girdik, geçtiğimiz yıl 36 Tl’ye aldığımız bir torba kömürü dün sorduğumda 120 Tl’ye satıldığını öğrendim.
Bir yılda bu kadar fiyatı artan sobada yaktığımız kömürün fiyatı karşısında, asgari ücretli ve emekliler için iktidarın, patronların ve işçi temsilcisi olarak oturumlara katılan sendika yetkililerinin vatandaşın nasıl yaşadığından haberdar olmaları, ülkemizin geleceği açısından önemli olduğunu anımsatmakta yarar görüyorum.
Yorum Yazın