Osmaniye’mizin tanıtılması, özellikle de İl olduğunun daha iyi öğretilebilmesi açısından bir takım çalışmalar yapılması gerektiğini sürekli köşemde işliyorum.
Bir süre önce yine bu sütunlarda Osmaniye ve yöresinin türkülerinin araştırılmasını, bu konuda gereken girişimlerin yapılmasını önermiştim.
İl Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Tabur ile bu konuda yaptığım görüşmelerde böyle bir çalışmanın yapıldığını, ancak bir takım farklı sıkıntıların yaşandığı gibi olayları öğrendim.
Osmaniye’nin türkülerinin derlenmesi noktasında ekonomik gereksinim ortaya çıkıyordu. Bu konuda kentteki işadamlarına da görev düştüğünü bu konuda dile getirmek isterim. İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ile yapılacak girişimler ve türkülerimizin derlenmesi noktasında sivil toplum kuruluşlarının da çalışmalar yapması gerekiyor.
Valilik ve Belediye olarak yine bir takım çalışmalar yapılabilir, işadamlarının da destekleri ile türkülerimiz gün yüzüne çıkar.
Daha önceki yazımda ülkemizin değişik yörelerinde illeri bir kenara bırakalım, ilçelerin bile isimleri verilerek TRT radyolarında türküler dile getirildiğini anlatmıştım. Osmaniye yöresinden türkülerimiz yok mu? Diye da gündeme getirmiştim.
TRT radyosu dinleyen biri olarak Osmaniye’mizin isminin anıldığı türkü veya türkülerin olmamasından üzüntü duyduğumu da dile getirmiştim.
TRT Çukurova radyosundan duyduğum bir anons beni öylesine sevindirdi ki, bu konuyu okurlarımla paylaşmak istedim.
Cumartesi günü saat: 17.12’yi gösterirken TRT Çukurova radyosundaki sunucu “Osmaniye yöresinden bir türkü ile programımıza devam ediyoruz”deyince pür dikkat dinlemeye başladım. Kır İsmail’in derlediği türküyü Zara’nın seslendireceği anonsu yapılırken türkünün isminin “Menekşe buldum derede, sordum evleri nerede?”olduğunu öğreniyordum.
İşte bu dedim kendi kendime, Osmaniye ve yöresinin de türkülerini bundan sonra TRT radyolarında dinlerken, İl Osmaniye’nin tanıtımı yapılmış olacaktı.
Osmaniye’nin türkülerinin sayılarının epeyce olduğunu biliyorum. Ancak bu türkülerin derlenmesi veya başka yörelere ait ise eğer Osmaniye ili adına anons edileceği günleri de sabırsızlıkla bekliyorum.
Örneğin; “Ala geyik” türküsü başka yöreye ait olarak söyleniyor. Oysa “Ala geyik” öyküsünü incelediğimizde Bahçe ilçesi yakınlarında ve Amanos dağları eteklerinde geçtiğini öğreniyoruz.
Hani bir de yerfıstığımıza verilen türkü ismi var ya; “Beymail” türküsü hangi yörenin olarak söyleniyor. Gaziantep yöresine ait olduğu söylenen bu türkünün adına biz yerfıstığı ürünlerini verdik.
Yerfıstığı Festivali daha canlı yapılmalı, madem ki “Beymail” türküsünün adını verdik, açılışlarda ve anonslarda da “Beymail” türküsü söylenerek tanıtımlar yaygınlaştırılmalı diye düşünüyorum.
Son yıllarda zeytin üretimi ile birlikte; zeytin yağı ve yan ürünleri yoğunluk kazanmaya başladı. Zeytin üretiminin yaygınlaşması ile Osmaniye’de “Zeytin gözlüm” şarkısını dillerimizden düşürmeyebiliriz.
Bizim türkülerimizi kendi yöresine aitmiş gibi gösterenlere karşın, bizler de ilimizde fazla üretilen ürünlerin isimlerinin geçtiği türkü ve şarkıları yerel radyolarımızda daha çok dinletebiliriz. Türkülerimize sahip çıkmak umudu ile, saygılar…
