Bir kentin trafik düzeni ne kadar sağlıklı işlerse, insanların sosyal yaşamın da o kadar sağlıklı olduğu gözlenir.
Kent merkezinde görevli polisler her ne kadar 10 dakikalık park süresi uyarılarında bulunsa da bazı kendini bilmez sürücülerin gelişigüzel parketmeleri şehiriçi trafiğinin düzenini bozmaya yetiyor.
Kaldırımdan yürüyoruz, bir kavşağa geldiğimiz anda karşıya geçmek istediğimiz yaya güzergahı üzerine parkeden bir araçla karşılaştığımızda, o aracın ya arkasından ya da ününden geçip yolumuza devam etmemiz gerekiyor.
Yayalara ayrılan kaldırımdan karşıya geçerken, tam önümüzde bir otomobil çaprazlama duruyorsa ne yapmamız gerekir, elbette ya arkasından, ya da önünden dolaşarak karşıya geçmek gerekiyor. Bu otomobilin sürücüsü sıradan bir vatandaş olduğunda; uyarma veya hatasını tartışma şansınız olabiliyor. Ancak; böylesi bir hatalı parkedeşi yapan Trafik polisinin otomobili ve polisler olduğunda ne yapmak gerektiğini yetkililerin bilgisine sunmak istiyorum.
Palalı Süleyman Caddesi üzerinde, Akbank karşısında , say kaldırımdan yürürken karşıdaki Kemal pastanesi yönüne gitmek isterken yaya yolu üzerine parkeden bir trafik otomobili ve oraya sıkıştırılan bir motosiklet sürücüsüne ceza yazılma makbuzunun kesilmesi anını gördüm. Saat: 16.30 dolaylarıydı.
Görevli trafik polislerine şaka yollu söylediklerim; “lütfen arkadaşlar, tam yaya yolu geçişini kapatmak yerine birkaç metre ileride parkederek işlem yapsanız daha uygun olmaz mıydı? Trafik akışını düzenleme uğruna, düzeni bozduğunuzun farkında mısınız?” sözlerini kullandığımda, polislerin tepkileri kendilerini haklı göstermek oldu.
Görevli polisler görevlerini yerine getirirken; Kemal pastanesi ile karşısındaki kuyumcunun bulunduğu noktadaki yaya geçişlerinin noktasına otomobillerini parkederek; motosiklet sürücüsüne ceza makbuzunu keserken, kendilerinin de yanlış yerde parkedip etmediklerini düşünmeleri gerekmiyor mu? Bu olayı anımsattığım için, makbuz kesen görevli polis tarafından neredeyse karakola götürülecektim. İyi ki; o sırada “10 dakikalık park süresi görevlisi Toplum destekli Polis Merkezinde görevli beni tanıyan bir polis bana sahip çıktı da, paçayı yırttık!”
Çarşı merkezinde yol kenarına park yasağı uygulanırken, 10 dakika sürenin sonunda yazılan cezanın üç katı, kavşaklarda ve kaldırımların yaya yolunun geçiş noktasına parkeden araçlara yazılmalıdır diye düşünüyorum.
Araçlarını parketme şekillerini bile doğru ve kurallara göre yapmayan sürücülerin nereden ve nasıl ehliyet aldıklarını merak ediyorum. Görevlilerin uyarmaları, cezalarla değil, insanlar kendi iradeleri ile araçlarını nereye ve nasıl parketmeleri gerektiğini düşünerek hayata geçirmeleri önemlidir. Öncelikle de “Trafik polisi” yazısı bulunan otomobillerin sürücülerinin kurallara uymadıklarını gördüğümde; işte o zaman üzüntüden hasta olmamak için kendimi zorluyorum. Bir halk deyimi vardır; “İmam o..sa! Cemaat s..çar!”
…………………………………………………………………….
Osmaniye Merkez Postanesinde, görevi başında olmadığı halde kendini “mecbur değilim!”diyerek ‘yakışıksız’ bir konuşma yapan bayan memur ile ilgili köşe yazımdan dolayı PTT Başmüdürü Mahmut Akbal’ın nazik davranışı, halkımız adına beni sevindirdi.
PTT Başmüdürü Akbal’ın duyarlığına teşekkür ediyorum. Saygılarımla..
