Kaldırımların yoğun şekilde işgal edilmesini gördüğümüzde, bu kaldırımların kaldırılması akla geliyor.
Kaldırımlar yayalar için değilse eğir, esnafın ürünlerini sergilediği vitrinler olarak kullanılıyorsa ne gereği var kaldırımların!
Özellikle ara sokaklarda kaldırımların daha yoğun şekilde işgal edildiğini görmekteyiz. Sokakta yolun sağı ve soluna araçlar parkettiğinde, kaldırımlara da esnaf ürünlerini sergilediği zaman yayalar doğal olarak yolun ortasından gitmek zorunda kalıyorlar.
Yıllardır Osmaniye’de kaldırımların yayalara ait olduğunu ve işgaller konusunda yetkililerin uyarılarının bulunması gerektiğini yazdık ve yazmaya devam ediyoruz.
Kaldırım işgalleri denildiğinde Belediye Zabıta görevlileri de bizleri yanlış anlıyor. Kaldırımdan geçecek yer bulamayan yayaların yaşadıkları sıkıntılı yerleri gidip gerekeni yapması gereken Zabıta görevlileri, işyerinin önüne küçük birkaç eşya koyan esnafla gidip tartışıyor.
Kaldırıma makine yerleştirip, gürül gürül kaldırımda çalışarak bir de yaya yolunu işgal edenlere neden ses çıkarılmıyor?
Pasajlarımızın içerisi ise içler acısı. Pasajlarımıza kadınların girebilmeleri olası değil. Özellikle pasaj işlerinde kahvehanelerin masa ve sandalyeleri insanların pasaj içlerinden geçmelerine engel oluyor.
Kaldırımlarda bisiklet ve motosikletle seyredilmesi olaylarının da bir türlü önü alınamıyor. Kaldırımların ortasında bulunan elektrik trafoları için hala bir çözüm yolu aranıp bulunamadı.
Osmaniye’nin kaldırımlarında yürürken gelişmiş bir kasaba görünümünden kendimizi alamıyoruz. 506 bir nüfuslu bir ilde, bir de Büyükşehir olmaya aday olduğumuzu söyleyen yöneticilerin önce kent merkezindeki trafik karmaşasına, araç ve yaya trafiğinin sağlıklı yaşanmasına bir çözüm yolunun bulunup bulunmadığı düşünülmelidir.
Komşu ilçelerimizden Ceyhan’da bile çarşı merkezinde trafik ışıkları hizmet verirken, trafik daha düzenli olarak işlerken Büyükşehir olma yolunda mücadele veren Osmaniye kent merkezinde trafik karmaşasından geçilmesinin önü neden alınamıyor?
Olayları seyretmek veya not almakla işler hizmet anlamında eksik kalıyor. Sorunları gündeme taşıyanların yazdıklarına veya şikayetlerine duyarlı olmak ve sorunların en kısa sürede çözümlenmesini sağlamak hizmet etme anlamına gelir.
Okullar açıldı, yine saatler 16.30’ları göstermeye başladığında kent merkezinde araç trafiği karmaşası yaşanıyor, yayalar cadde ve sokaklarda karşıdan karşıya geçmekte zorlanıyor. Bir duyarlı sürücü yayalara yol verecek ve bekleyecek te, yolu karşıya geçilecek.
Çarşı merkezinde trafik ışıkları bulunması bu kentte kime zarar verir veya elektrik tüketimini mi artırır diye bu sorun çözümlenmiyor? Kaldırımları işgal eden esnafı uyardığınız zaman seçimlerde oy kaybını mı düşünerek hareket ediliyor? Pasaj içlerindeki keşmekeşliği çözümlediğiniz de birileri ile aranız mı açılır diye düşünerek bu kente hizmet edilmesi noktasında duyarsızlıklar yaşanıyor? Saygılarımla….
Kaldırımlar yayalar için değilse eğir, esnafın ürünlerini sergilediği vitrinler olarak kullanılıyorsa ne gereği var kaldırımların!
Özellikle ara sokaklarda kaldırımların daha yoğun şekilde işgal edildiğini görmekteyiz. Sokakta yolun sağı ve soluna araçlar parkettiğinde, kaldırımlara da esnaf ürünlerini sergilediği zaman yayalar doğal olarak yolun ortasından gitmek zorunda kalıyorlar.
Yıllardır Osmaniye’de kaldırımların yayalara ait olduğunu ve işgaller konusunda yetkililerin uyarılarının bulunması gerektiğini yazdık ve yazmaya devam ediyoruz.
Kaldırım işgalleri denildiğinde Belediye Zabıta görevlileri de bizleri yanlış anlıyor. Kaldırımdan geçecek yer bulamayan yayaların yaşadıkları sıkıntılı yerleri gidip gerekeni yapması gereken Zabıta görevlileri, işyerinin önüne küçük birkaç eşya koyan esnafla gidip tartışıyor.
Kaldırıma makine yerleştirip, gürül gürül kaldırımda çalışarak bir de yaya yolunu işgal edenlere neden ses çıkarılmıyor?
Pasajlarımızın içerisi ise içler acısı. Pasajlarımıza kadınların girebilmeleri olası değil. Özellikle pasaj işlerinde kahvehanelerin masa ve sandalyeleri insanların pasaj içlerinden geçmelerine engel oluyor.
Kaldırımlarda bisiklet ve motosikletle seyredilmesi olaylarının da bir türlü önü alınamıyor. Kaldırımların ortasında bulunan elektrik trafoları için hala bir çözüm yolu aranıp bulunamadı.
Osmaniye’nin kaldırımlarında yürürken gelişmiş bir kasaba görünümünden kendimizi alamıyoruz. 506 bir nüfuslu bir ilde, bir de Büyükşehir olmaya aday olduğumuzu söyleyen yöneticilerin önce kent merkezindeki trafik karmaşasına, araç ve yaya trafiğinin sağlıklı yaşanmasına bir çözüm yolunun bulunup bulunmadığı düşünülmelidir.
Komşu ilçelerimizden Ceyhan’da bile çarşı merkezinde trafik ışıkları hizmet verirken, trafik daha düzenli olarak işlerken Büyükşehir olma yolunda mücadele veren Osmaniye kent merkezinde trafik karmaşasından geçilmesinin önü neden alınamıyor?
Olayları seyretmek veya not almakla işler hizmet anlamında eksik kalıyor. Sorunları gündeme taşıyanların yazdıklarına veya şikayetlerine duyarlı olmak ve sorunların en kısa sürede çözümlenmesini sağlamak hizmet etme anlamına gelir.
Okullar açıldı, yine saatler 16.30’ları göstermeye başladığında kent merkezinde araç trafiği karmaşası yaşanıyor, yayalar cadde ve sokaklarda karşıdan karşıya geçmekte zorlanıyor. Bir duyarlı sürücü yayalara yol verecek ve bekleyecek te, yolu karşıya geçilecek.
Çarşı merkezinde trafik ışıkları bulunması bu kentte kime zarar verir veya elektrik tüketimini mi artırır diye bu sorun çözümlenmiyor? Kaldırımları işgal eden esnafı uyardığınız zaman seçimlerde oy kaybını mı düşünerek hareket ediliyor? Pasaj içlerindeki keşmekeşliği çözümlediğiniz de birileri ile aranız mı açılır diye düşünerek bu kente hizmet edilmesi noktasında duyarsızlıklar yaşanıyor? Saygılarımla….
