Sokakta gördüğü birilerinin veya farklı bir ortamda yapılan sohbetteki konuşulanlardan etkilenerek kendisini “farklı kişi” konumunda görenlerin, günün birinde yapacakları hataların farkına bile varamıyorlar.
Bilmiyorsanız, öğreneceksiniz. Öğrenmek için bilginin kaynağı en doğru olanıdır. Susadığınızda sokaktan akan sudan mı yoksa gördüğünüz bir çeşmeden mi su içersiniz? Sağlıklı olanını ararsınız öyle mi!?
Kişinin kendisine hakim olamamış olmasını, başka olayları bahane ederek eylemlere girmesi kabul edilemez!
Son günlerde gündem oluşturan haberlere baktığımızda; iki ayrı Güvenlikçi’nin farklı olaylarını öğreniyoruz.
Güvenlikçi demek, halkın güvenliğini sağlayan, huzurlu ortam için görev yapan kişiler olarak tanımlanır. Üstelik bunlar belli süre kurs ve eğitim gördükten sonra belgelerini alır, sonrasında özel veya kamu kurumlarında aranan koşullar yerine getirilmişse çalışmaya başlarlar.
İstanbul’da Kurban Bayramının birinci günü şort giyen bir genç kızı otobüste tekmeleyen, bunu da yaparken (kendisini dinin emirlerini yerine getiren biriymiş gibi gösteren) Güvenlikçi’yi Savcı önce serbest bıraktı, yeniden çağrılmasının ardından tutuklandı.
Geçtiğimiz günlerde Mersin’de 42 yaşındaki Güvenlikçi, komşusunun 13 yaşındaki erkek çocuğunu kaldırarak parka götürerek burada tecavüz etmeye kalkıştı. Olayı gören yaşlı bir adamın çevredeki insanlara haber vermesi üzerine, sapık linç edilmek istendi. Olay yerine polis gelerek vatandaşların elinden kurtardığı Güvenlikçi’nin 16 yaşında bir kızının olduğu ve ikinci evliliğini yaptığı öğrenildi.
Böylesi insanlara nasıl “Güvenlik görevi” verileceğini merak ediyorum! İstanbul’daki olayın bir benzerinin Bursa ilinde yine otobüse binme sırasında oluştuğu haberini de okudum. İnsanların giysilerinin şekli ile uğraşmak veya çevresindeki insanların yaşam tarzlarına müdahale etme olayının arkasında yatan zihniyet ile, kişilerin özel yaşamlarını korumak, sosyal ve toplumsal yaşamın özgürlüğünü korumak ve yaşatmanın Devlet yönetiminin öncelikli görevleri arasında bulunduğunu biliyoruz.
Otobüse şortlu binen genç kıza tepki gösteren o Güvenlikçi’nin aile bireylerinin nasıl giyindiğini şimdi insanlar merak etmeye başladı!.. Bu kişi nasıl bir toplum bekliyordu onu anlamaya çalışıyorum!
Burada yazacaklarımın dikkatli okunmasını rica ediyorum. Diyelim ki delikanlı bir erkeksiniz, inançlısınız kendinize göre, namazınızda ve niyazınızdasınız. Sakalınızı kesmediğiniz gibi, çene altından düzenleme gereksinimi bile duymuyor, uzayan yerleri parmaklarınızla karıştırmaktan hoşlanıyor musunuz? Böylesi bir eylemi; bir esnafın yanındaki kaldırımda otururken cadde veya sokaktan geçen hangi tür kadınları gördüğünüzde sakalınızı sıvazladığınızı söylersem, yine bana tepki gösterirsiniz!
Osmaniye’de Cevdetiye konaklama tesislerinde 10 bin, kentin değişik yerlerinde de kirada yaşayan 7-8 bin Suriyeli ailenin bulunduğunu düşündüğümüzde, bu sığınmacılardaki kadınların giysileri ile bizim kentimizin kadınlarının giysilerini karşılaştırdığınızda Erkek olarak, hangi kadınlar cinsel açıdan ilgi çektiğini sorsalar, yanıtınızı merak ediyorum!?
Otobüse şortlu giydiği için tekmeleyen zat, memlekette kimlerin hangi kılıkta yaşadığından bile haberi var mı acaba? Dar şalvar veya şort giyen, göğsündeki düğmeleri açarak sokakta dolaşan erkeklere neden bir tepki gösterilmiyor? İnsanlar gerekli eğitimi almışsa, ortama göre giyim-kuşamını zaten kendisi belirler. Bir başkasının diğerlerine yön verme hakkı sadece tepki alır. Saygılarımla…
Bilmiyorsanız, öğreneceksiniz. Öğrenmek için bilginin kaynağı en doğru olanıdır. Susadığınızda sokaktan akan sudan mı yoksa gördüğünüz bir çeşmeden mi su içersiniz? Sağlıklı olanını ararsınız öyle mi!?
Kişinin kendisine hakim olamamış olmasını, başka olayları bahane ederek eylemlere girmesi kabul edilemez!
Son günlerde gündem oluşturan haberlere baktığımızda; iki ayrı Güvenlikçi’nin farklı olaylarını öğreniyoruz.
Güvenlikçi demek, halkın güvenliğini sağlayan, huzurlu ortam için görev yapan kişiler olarak tanımlanır. Üstelik bunlar belli süre kurs ve eğitim gördükten sonra belgelerini alır, sonrasında özel veya kamu kurumlarında aranan koşullar yerine getirilmişse çalışmaya başlarlar.
İstanbul’da Kurban Bayramının birinci günü şort giyen bir genç kızı otobüste tekmeleyen, bunu da yaparken (kendisini dinin emirlerini yerine getiren biriymiş gibi gösteren) Güvenlikçi’yi Savcı önce serbest bıraktı, yeniden çağrılmasının ardından tutuklandı.
Geçtiğimiz günlerde Mersin’de 42 yaşındaki Güvenlikçi, komşusunun 13 yaşındaki erkek çocuğunu kaldırarak parka götürerek burada tecavüz etmeye kalkıştı. Olayı gören yaşlı bir adamın çevredeki insanlara haber vermesi üzerine, sapık linç edilmek istendi. Olay yerine polis gelerek vatandaşların elinden kurtardığı Güvenlikçi’nin 16 yaşında bir kızının olduğu ve ikinci evliliğini yaptığı öğrenildi.
Böylesi insanlara nasıl “Güvenlik görevi” verileceğini merak ediyorum! İstanbul’daki olayın bir benzerinin Bursa ilinde yine otobüse binme sırasında oluştuğu haberini de okudum. İnsanların giysilerinin şekli ile uğraşmak veya çevresindeki insanların yaşam tarzlarına müdahale etme olayının arkasında yatan zihniyet ile, kişilerin özel yaşamlarını korumak, sosyal ve toplumsal yaşamın özgürlüğünü korumak ve yaşatmanın Devlet yönetiminin öncelikli görevleri arasında bulunduğunu biliyoruz.
Otobüse şortlu binen genç kıza tepki gösteren o Güvenlikçi’nin aile bireylerinin nasıl giyindiğini şimdi insanlar merak etmeye başladı!.. Bu kişi nasıl bir toplum bekliyordu onu anlamaya çalışıyorum!
Burada yazacaklarımın dikkatli okunmasını rica ediyorum. Diyelim ki delikanlı bir erkeksiniz, inançlısınız kendinize göre, namazınızda ve niyazınızdasınız. Sakalınızı kesmediğiniz gibi, çene altından düzenleme gereksinimi bile duymuyor, uzayan yerleri parmaklarınızla karıştırmaktan hoşlanıyor musunuz? Böylesi bir eylemi; bir esnafın yanındaki kaldırımda otururken cadde veya sokaktan geçen hangi tür kadınları gördüğünüzde sakalınızı sıvazladığınızı söylersem, yine bana tepki gösterirsiniz!
Osmaniye’de Cevdetiye konaklama tesislerinde 10 bin, kentin değişik yerlerinde de kirada yaşayan 7-8 bin Suriyeli ailenin bulunduğunu düşündüğümüzde, bu sığınmacılardaki kadınların giysileri ile bizim kentimizin kadınlarının giysilerini karşılaştırdığınızda Erkek olarak, hangi kadınlar cinsel açıdan ilgi çektiğini sorsalar, yanıtınızı merak ediyorum!?
Otobüse şortlu giydiği için tekmeleyen zat, memlekette kimlerin hangi kılıkta yaşadığından bile haberi var mı acaba? Dar şalvar veya şort giyen, göğsündeki düğmeleri açarak sokakta dolaşan erkeklere neden bir tepki gösterilmiyor? İnsanlar gerekli eğitimi almışsa, ortama göre giyim-kuşamını zaten kendisi belirler. Bir başkasının diğerlerine yön verme hakkı sadece tepki alır. Saygılarımla…
