Aslında zorlaşan “insan olmak” değil, insan olduklarını söyleyenlerin toplum içerisinde kendilerini “kanıtlama” adına yaptıkları bir takım eylemler çoğalmaya başlar oldu!
Teknolojiyi üreten insanoğlu, ürettiğinin esiri gibi yaşamaya başladığından bu yana, “akıl” izine ayrıldı veya firar etti!
İnancımıza göre; “Allah’ın yarattığı canlılar arasında ‘akıl’ sadece insanlara verilmiştir. İnsanlar bu akıllarını kullanarak yaşar hale getirilmiştir”
Buraya kadar sözlere karşı değiliz ama, insan olduğunu söyleyerek sokakta dolaşan veya toplum içerisinde yaşamını sürdürenlerin yaptıkları davranış ve eylemleri gördüğünüzde bunların insan aklı ile veya
Allah’ın yarattığı farklı canlı olarak görebilmeniz konusunda kuşkulanıyor musunuz!?
Bir insanı sevebilir, ona övgüler yağdırabilirsiniz! Bir başka insanı eleştirebilir, onunla ilgili tepkinizi ortaya koyabilirsiniz! Ama bunu eleştiriler olumlu veya olumsuz da olsa bir ölçüsü ve sınırının olması gerekir!
Olumsuz gelişen olaylar karşısında bir takım uyarıların yapılması ve önlemlerin alınması ile sosyal ve toplumsal olumsuzlukların yaşanmasının önüne geçilebilir!
Şanlıurfa-Harran Üniversitesi’nin Rektörü, dikkat edin Bu Üniversite’nin en tepesindeki kişi Ramazan Taşaltın, özel bir TV kanalında yaptığı konuşma ile kendince neyi amaçladığını bilemeyiz ama, bir Prof.
Dr.olan bu Rektör’e kullandığı sözler yakıştırılmadı!
Rektör’ün neler söylediğini medyadan izlediğinizi sanarak, kullandığı sözleri burada yazmıyorum. Ancak, o özel tv kanalı da önemli bence! Nedenine gelince o tv kanalında ve yayın organı gazetesindeki haberler ciddi anlamda toplumsal yaşantıyı etkileyici yayınlar yapmayı iyi başarıyor!
Bir başka haberle ilgili yazmam gerekirse; Şırnak Üniversitesi Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanı Mehmet Emin Korkmaz ile ilgili.
Üniversite’deki bu görevli kişi Cumhuriyet Bayramı kutlamaları öncesinde sosyal paylaşım sitesinde “Atatürk’e hakaret” edici tümceler kullandığı gerekçesi ile görevinden uzaklaştırılmış.
Üniversiteler bilim yuvalarıdır, burada görev yapan okutmanlar ve diğer görevlilerin de bilim insanı olmasına önem gösterilmelidir!
Şırnak Üniversitesi’ndeki bu kişi, Atatürk döneminde yaşamamıştır, çünkü o kadar yaşı yoktur. Peki nereden çıktı da şimdi durup dururken “Cumhuriyet Bayramı” öncesi Atatürk’e hakaret aklına geldi!? Bunu sorgulamak gerekmez mi!?
Bence, Harran Üniversitesi’ndeki Rektör ile Şırnak Üniversitesi’ndeki kişinin ‘aklı’ aynı yöne doğru yönlendirilmektedir.
Bence; bu iki kişinin de ülkemizde insanlar arasında ayrımcılık yapılması ve farklı olayların gelişmesine katkıda bulunmak istediklerini sezinliyorum!
Beyin göçü’nden şikayetçiyiz! Böylesi insanlar hak etmedikleri görevlere getirilir, “İşe göre insan” yerine, “kişiye göre iş” uygulaması yapıldığı sürece bu memleketin gelişip kalkınması zor olacaktır!
Benim başımda saçımın yarısı dökülmüş, birisi çıkıpta, “Lüle lüle saçlarında dalgalandırarak geziyorsun kentin sokaklarında!” diye konuşsa; benimle alay ettiğini söyler ve onunla arkadaş isem, dostluğumu keserim.
Yağdanlığın bu kadarının altında farklı olaylar yatar, hem de çok farklı!... Saygılarımla…
