Nerede, hangi ülkede, nasıl ve ne işle uğraşılarak yine hangi ekonomik koşullarda yaşanıldığını saptırma haber veya yazılarla halkı yanıltmaya çalışmanın ardında; “İnançların körelmesine” katkı sağlamak yatabilir!
Birileri çıkıp insanların aklı ile alay edercesine konuşuyor, bu yetmezmiş gibi ülkedeki ekonomik yaşamı görmezden gelircesine, dirileri bıraktık; ölülerin bile ardından üzücü haberler yazabiliyor!
Bir halk deyimi vardır; “Dirisine saygı duymaktan uzaklaşan insanlar, ölülerine de saygı duymazlar!”
Bizlerin son süreçteki durumu böyle olmaya başlar oldu. Vatan topraklarının kurtarıcısı olan Lider ve liderlerin farklı yaşantıları gündeme getirilip, hayatta olmayan o insanların aleyhinde yazılar ve konuşmalar emperyalist ülkelerin takibinden kaçmadı ve değerlendirmeye başladılar.
Birileri çıkıp, inançlar üzerinden rant elde etmeyi deneyerek “Cemaatler kurdu”, çalışmaların din ve inanç üzerinden yürütürken, ülkeyi yönetenler takip etmekle yetindi, yani seyirci kaldı da diyebiliriz!
Farklı olayların yaşanması sonuçlarında insanlar inançlarından soğumaya başlar oldu.
İstanbul’daki 4 kardeşin evlerindeki ölümü, intihar veya başka bir olay! Orasını tartışmıyorum! Ancak siyanürle zehirlenerek yaşamlarını yitirmiş olmaları, bakkala olan borçları, annelerinin borçlarını ödeme zorluğu içerisinde oldukları ve benzeri olayları iyi okuyabilmek gerekir.
Bu kardeşlerin yaşlarına bakıyorum; Cüneyt 48, Oya 54, Yaşar 56, Kamuran Yetişkin ise 60 yaşında. Bu dört kardeş, şu veya bu şekilde hayatta değiller artık. Ama, inanç ve din üzerinden insanlara ulaşmaya çalışan ve bu yolla ekonomik gelir elde ederek yayın yapmakta olan bir yaygın medyanın haberinin; “İman ve inançlı” bir insanın veya Müslüman olabilecek bir kişinin kalemine yakışıp yakışmadığını “Din insanlarının” takdirine sunmak istiyorum.
Elinize aldığınızda, “ateş” gibi parmaklarınızı, sütunlarındaki haberleri okuduğunuzda ise insanlar arasında; “kin, öfke, fesatlık ve hedef gösterme” sözleri yatan bu gazete, 15 Temmuz darbe girişimine kadar, nasıl yayın yapıyordu, sonrasında kaç derece dönüş yaparak nerede yerini almayı başardı!?
İstanbul’da yaşamını yitiren 4 kardeş için; “Ateist kitap 4 kişiyi intihara sürükledi!..” başlığını atan bu gazetenin, köşe yazarlarından birinin “cinsel taciz suçundan” hapse mahkum olduğunu unutmuş olmalı.
Bununla birlikte, 2015 yılı Aralık ayında, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Suudi Arabistan ziyaretine katılan, 58 yaşındaki, o malum gazetenin Genel yayın koordinatörü, (H. K.), Mekke’de kaldığı otelde “Kalp krizi” sonucu ölmüştü.
O gazetecinin ölümü ile ilgili olarak, bir takım haberlere göre; “Ne içtiği!” olayını sanırım, raporlar (!) doğrultusunda yalanlamazlar diye düşünüyorum!..
O malum gazete 10 Kasım günkü sayısında da Atatürk ile ilgili tek satır bile yazmamış olması düşündürücü değil mi?
Bu ülkeyi yönetenlerin, gerçekleri yazan kalemleri “dışlayıp”, kendilerine yakınmış gibi yazan kalemleri “yandaş” gördükleri sürece, sosyal, toplumsal ve ekonomik olaylarımızı düzeltemeyeceğimiz gibi, o medya gibi yayın yapan ve İngiliz ajanlığı yaparcasına haber yapan gazeteler sayesinde insanların da inançlarından uzaklaşması olayı ile karşı karşıya gelebiliriz!
“Din ve inanç istismarlığı yapan” medya konusunda da bilgi sahibi olunması geleceğimiz açısından önemlidir.
İnsanların; gördükleri kişileri belleklerinden kazımak isterseniz, görmedikleri kişileri onların belleğine yerleştiremezsiniz!... Saygılarımla..
