Yerel yönetimlerin asli görevleri vardır, bu görevlerin başındaki yöneticiler de gerçekleştirdikleri hizmetleri, yoktan var etmiş gibi göstermek suretiyle kamuoyuna tanıtmaları nasıl bir davranış olabilir?
Bu davranışın bendeki anlamı; isli görevlerini yerine getiren yöneticilerin, vatandaşta yeterli bilgi sahibi olmadığını düşünerek, kendilerini hizmetkar gibi göstermeleri olarak yorumlayabilirim.
Belediyeleri ele alalım. Sadece bugün için değil, geçmiş dönemlerdeki Belediye başkanları için de aynı sözlerim geçerli olacak. Kimse eleştirilerimi bugüne çekmek suretiyle farklı yorumlar getirmesin.
Belediyeler, sınırları içerisindeki mahallelerdeki cadde ve sokakların düzenli ve trafik seyri olarak sağlıklı olmasını sağlamakla görevlidir.
Vatandaşın yol, su, sağlıklı çevreden yararlanması noktasında yükümlülük taşır.
Bakıyoruz Belediyelerimize; bir mahallenin yolu asfalt yapılmıştır. Bunun haber olarak basında yeralması veya servis yapılması olayını görüyorsunuz.
Belediyeler bu hizmeti getirmek zorunda olduğu halde, hizmet verdiğini göstermek üzere basında haber yaptırırken, mahalle sakinleri, hatta Mahalle Muhtarı bile belediye Başkanına teşekkür ediyor.
Yapmak zorunda olduğu bir hizmetten dolayı teşekkür edilmesi yerine, neden geç yaptığı veya sağlıklı yapılıp yapılmadığı konuşulsa bence daha güzel eleştiri yapılmış olacaktır.
Biz gazeteciler haber değeri taşıyan bir olayı sütunlarımıza taşımak ve kamuoyu ile paylaşma görevini yürütmekteyiz. Bir etkinlik yapılmışsa biz bu haberi yazarken eğer çok özel değilse teşekkür gerektirmez.
Belediyeler, eğer olması gereken yerden bir yol çıkarmışsa, çok gereksinim olduğu halde yıllardır yapılmayan bir mahalleye park yapmışsa, uzun yıllardır susuzluk çeken bir mahalleye su hattı döşenmişse o zaman böyle bir hizmet için teşekkür edilebilir.
Bunu da bir kenara bırakalım. Belediyeler çalıştırdıkları personelin maaşlarını ve sosyal haklarını vermekle yükümlüdür. Belediye personeline maaş verilmesi veya sosyal hak verilmesi haber değeri taşımaz, bunların verilmemesi veya gecikmesi haber değeri taşır.
Bakıyoruz, işçisine maaş ödeyen veya sosyal haklarının bir kısmını veren belediyelerin bu asli hizmetleri basında hizmetmiş gibi gösteriliyor, işçiler de Belediye başkanına teşekkür edip, “Allah razı olsun!”diye konuşuyor.
Belediyelerin şehrin genelini ilgilendiren çok önemli projeleri aslında haber değeri taşır. Bir şehrin yolu asfaltsız değilse, mahalle susuzluk çekiyorsa, sivrisinekten insanlar rahatsızsa bu sorunları çözmek Belediyelerin asli görevleridir. Bunlar için ayrıca teşekkür gerektiren bir durum sözkonusu olmamalıdır.
Halk Belediyelerden hakkını ister, istemesi de gerekir. İller Bankasından kişi başına Belediyelere gelen aylık parayı mahalle geneline hesapladığınızda, o Mahallenin nüfusu kadar aylık olarak Belediyelerin hizmet vermeleri gerekir.
Tüm bu ve benzeri olayları düşündüğümüzde, bazı mahallelerin asfaltsız ve parksız olması, bazı Mahalle muhtarlarının hizmet kulübelerin olmaması bu şehirde adil bir hizmet dağılımının olmadığını ortaya koymuyor mu? Saygılarımla…
Bu davranışın bendeki anlamı; isli görevlerini yerine getiren yöneticilerin, vatandaşta yeterli bilgi sahibi olmadığını düşünerek, kendilerini hizmetkar gibi göstermeleri olarak yorumlayabilirim.
Belediyeleri ele alalım. Sadece bugün için değil, geçmiş dönemlerdeki Belediye başkanları için de aynı sözlerim geçerli olacak. Kimse eleştirilerimi bugüne çekmek suretiyle farklı yorumlar getirmesin.
Belediyeler, sınırları içerisindeki mahallelerdeki cadde ve sokakların düzenli ve trafik seyri olarak sağlıklı olmasını sağlamakla görevlidir.
Vatandaşın yol, su, sağlıklı çevreden yararlanması noktasında yükümlülük taşır.
Bakıyoruz Belediyelerimize; bir mahallenin yolu asfalt yapılmıştır. Bunun haber olarak basında yeralması veya servis yapılması olayını görüyorsunuz.
Belediyeler bu hizmeti getirmek zorunda olduğu halde, hizmet verdiğini göstermek üzere basında haber yaptırırken, mahalle sakinleri, hatta Mahalle Muhtarı bile belediye Başkanına teşekkür ediyor.
Yapmak zorunda olduğu bir hizmetten dolayı teşekkür edilmesi yerine, neden geç yaptığı veya sağlıklı yapılıp yapılmadığı konuşulsa bence daha güzel eleştiri yapılmış olacaktır.
Biz gazeteciler haber değeri taşıyan bir olayı sütunlarımıza taşımak ve kamuoyu ile paylaşma görevini yürütmekteyiz. Bir etkinlik yapılmışsa biz bu haberi yazarken eğer çok özel değilse teşekkür gerektirmez.
Belediyeler, eğer olması gereken yerden bir yol çıkarmışsa, çok gereksinim olduğu halde yıllardır yapılmayan bir mahalleye park yapmışsa, uzun yıllardır susuzluk çeken bir mahalleye su hattı döşenmişse o zaman böyle bir hizmet için teşekkür edilebilir.
Bunu da bir kenara bırakalım. Belediyeler çalıştırdıkları personelin maaşlarını ve sosyal haklarını vermekle yükümlüdür. Belediye personeline maaş verilmesi veya sosyal hak verilmesi haber değeri taşımaz, bunların verilmemesi veya gecikmesi haber değeri taşır.
Bakıyoruz, işçisine maaş ödeyen veya sosyal haklarının bir kısmını veren belediyelerin bu asli hizmetleri basında hizmetmiş gibi gösteriliyor, işçiler de Belediye başkanına teşekkür edip, “Allah razı olsun!”diye konuşuyor.
Belediyelerin şehrin genelini ilgilendiren çok önemli projeleri aslında haber değeri taşır. Bir şehrin yolu asfaltsız değilse, mahalle susuzluk çekiyorsa, sivrisinekten insanlar rahatsızsa bu sorunları çözmek Belediyelerin asli görevleridir. Bunlar için ayrıca teşekkür gerektiren bir durum sözkonusu olmamalıdır.
Halk Belediyelerden hakkını ister, istemesi de gerekir. İller Bankasından kişi başına Belediyelere gelen aylık parayı mahalle geneline hesapladığınızda, o Mahallenin nüfusu kadar aylık olarak Belediyelerin hizmet vermeleri gerekir.
Tüm bu ve benzeri olayları düşündüğümüzde, bazı mahallelerin asfaltsız ve parksız olması, bazı Mahalle muhtarlarının hizmet kulübelerin olmaması bu şehirde adil bir hizmet dağılımının olmadığını ortaya koymuyor mu? Saygılarımla…
