Tarımsal deyimlere baktığımda her ikisin de aynı ismi çağrıştırdığı, sadece “ağız” değişikliği olar kullanıldığını öğrendim.
Bir insana “Lan hıyar!”dediğiniz zaman size tepki gösterir, ama bir insana “lan salatalık!”diyen kişi çok az sayıdadır.
Hıyar deyip geçmeyin! bostanlıklarda toprağın üzerinde yeşil yapraklar arasındaki taze görünümleri genç kızlar gibi gözlerinizi kamaştırdığı olmuştur. Hıyar deyip geçmeyin! Tazesini yetiştiği yerden elinize alıp avucunuzun içinde kavrayıp, yıkamak bile aklınıza gelmeden dizlerinizin arasında hıtır hıtır yemeye bayılırsınız.
Hıyar deyip geçmeyin! Öylesine hıyaroğlu hıyarlarla karşılaşırsınız ki, hıyar onların yanında nur’u nimet kalır!
Hıyar deyip geçmeyin! Ramazan ayında gazetelere yansıyan bir haberi okuyanlarınız olmuştur. (Bir ilimizdeki cami İmamı, saat: 03.30 sıralarında evinde rahatsızlanır ve 112 Acil servisi arar. Sağlık ekipleri eve gelip İmam’ı acil servise getirirler. İmam, arkasından rahatsızdır. Doktorların yaptıkları müdahale sonunda İmam’ın kıçının içinde ‘hıyar kırığı’ bulup çıkarırlar. İmam Müftülük tarafından görevden alınır.)
15 temmuz akşamı fetöş’ün planladığı faşist darbe girişi sonrasında da ‘imam’ sözcülerini haberlerde okuyoruz. Bu imamların da özellikle Üniversiteli genç kızları kandırıp kendi gençleri, hatta yaşlı insanlarla ‘nikah’ kıydıklarını haberlerden öğreniyoruz.
Hadi genç erkekleri genç erkeklerle nikahlayıp onların cinsel isteklerini karşılama adına böylesine bir ahlaksız ve çirkin olayı yaşatmaya çalışıyorlar demiyoruz ama (diyelim diyelim!) Ya yaşlılarla kıyılan nikahlardaki evliliklerde acaba diyorum “O Hıyarlar, Salatalık mı kullanıyorlar dı!?”
Hıyar veya Salatalık sofralarımızın vazgeçilmezidir, onlara hakaret etmek gibi bir niyetim yok, öyle anlamışlarsa özür dilerim. Ben yediğim ekmeğe ihanet edecek, yediğim nimete hainlik yapacak, günü kurtarma adına da ‘Hıyarlık’ yapan biri olmadım!
Şimdi buradan haykırarak sormak istiyorum! Lan Hıyarlar, lan hainler, lan dolandırıcılar, lan parayı gördüklerinde kıçını paraya dönen hıyarlar!...
Ne oldu da bugün dünlerde yaşadıklarınızı unutarak, yağmurun kesilmesi ile güneşin altına hemen çadır kurdunuz!?
MHP’liler bir sloganı vardı anımsayın; “Ya Devlet başa, ya kuzgun leşe!” diyorlardı. Devlet’teki anlam, Devlet Bahçeli’nin başa gelmesiydi. Böyle bir siyasi başarı olmadığına göre, dünlerden bu günlere doğru bakalım! Orada anlatılanlara göre, “Kuşgun leşe” çöktüğüne göre, bugün MHP ve Devlet Bahçeli’nin tavrının sadece “Demokrasi nöbetlerine sahip çıkmak” olarak gündeme başka görüş bildirmemesi de ne oluyor?
CHP’ye gelince, Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun gündemi değerlendirmesi gereken o kadar olay varken, suskunluğunu merak ediyoruz! Sorgulanması gereken yaşanmış ve olası olaylarla ilgili araştırmalar ve Meclis araştırmaları neden yapılmıyor? Geçtiğimiz günlerde Osmaniye Milletvekilimiz Ruhi Ersoy’un TBMM’deki konuşması önemliydi. Ersoy’un, “Işık evlerinden sonra Ampul evleri mi?” diye Üniversite öğrenci yurtları ile ilgili bir konuşması üzerinde durulması gereken bir olaydı.
Fetöş’ün ülkemizde kalkıştığı faşist darbe girişimi olayı ile ilgili vatanını sevenlerin tarafsız olarak görev yapmalarını bekliyoruz.
Kimse günah çıkarmaya çalışmasın! Osmaniye’de en uzun süre ile görevde bulunan ‘Müdür’lerin arkasında kimlerin olduğu!.. Olaylar bitmez! Birileri bir gece yarısı gelip bitirmemi isteyerek götürdükleri sürece!.. Saygılarımla…
Bir insana “Lan hıyar!”dediğiniz zaman size tepki gösterir, ama bir insana “lan salatalık!”diyen kişi çok az sayıdadır.
Hıyar deyip geçmeyin! bostanlıklarda toprağın üzerinde yeşil yapraklar arasındaki taze görünümleri genç kızlar gibi gözlerinizi kamaştırdığı olmuştur. Hıyar deyip geçmeyin! Tazesini yetiştiği yerden elinize alıp avucunuzun içinde kavrayıp, yıkamak bile aklınıza gelmeden dizlerinizin arasında hıtır hıtır yemeye bayılırsınız.
Hıyar deyip geçmeyin! Öylesine hıyaroğlu hıyarlarla karşılaşırsınız ki, hıyar onların yanında nur’u nimet kalır!
Hıyar deyip geçmeyin! Ramazan ayında gazetelere yansıyan bir haberi okuyanlarınız olmuştur. (Bir ilimizdeki cami İmamı, saat: 03.30 sıralarında evinde rahatsızlanır ve 112 Acil servisi arar. Sağlık ekipleri eve gelip İmam’ı acil servise getirirler. İmam, arkasından rahatsızdır. Doktorların yaptıkları müdahale sonunda İmam’ın kıçının içinde ‘hıyar kırığı’ bulup çıkarırlar. İmam Müftülük tarafından görevden alınır.)
15 temmuz akşamı fetöş’ün planladığı faşist darbe girişi sonrasında da ‘imam’ sözcülerini haberlerde okuyoruz. Bu imamların da özellikle Üniversiteli genç kızları kandırıp kendi gençleri, hatta yaşlı insanlarla ‘nikah’ kıydıklarını haberlerden öğreniyoruz.
Hadi genç erkekleri genç erkeklerle nikahlayıp onların cinsel isteklerini karşılama adına böylesine bir ahlaksız ve çirkin olayı yaşatmaya çalışıyorlar demiyoruz ama (diyelim diyelim!) Ya yaşlılarla kıyılan nikahlardaki evliliklerde acaba diyorum “O Hıyarlar, Salatalık mı kullanıyorlar dı!?”
Hıyar veya Salatalık sofralarımızın vazgeçilmezidir, onlara hakaret etmek gibi bir niyetim yok, öyle anlamışlarsa özür dilerim. Ben yediğim ekmeğe ihanet edecek, yediğim nimete hainlik yapacak, günü kurtarma adına da ‘Hıyarlık’ yapan biri olmadım!
Şimdi buradan haykırarak sormak istiyorum! Lan Hıyarlar, lan hainler, lan dolandırıcılar, lan parayı gördüklerinde kıçını paraya dönen hıyarlar!...
Ne oldu da bugün dünlerde yaşadıklarınızı unutarak, yağmurun kesilmesi ile güneşin altına hemen çadır kurdunuz!?
MHP’liler bir sloganı vardı anımsayın; “Ya Devlet başa, ya kuzgun leşe!” diyorlardı. Devlet’teki anlam, Devlet Bahçeli’nin başa gelmesiydi. Böyle bir siyasi başarı olmadığına göre, dünlerden bu günlere doğru bakalım! Orada anlatılanlara göre, “Kuşgun leşe” çöktüğüne göre, bugün MHP ve Devlet Bahçeli’nin tavrının sadece “Demokrasi nöbetlerine sahip çıkmak” olarak gündeme başka görüş bildirmemesi de ne oluyor?
CHP’ye gelince, Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun gündemi değerlendirmesi gereken o kadar olay varken, suskunluğunu merak ediyoruz! Sorgulanması gereken yaşanmış ve olası olaylarla ilgili araştırmalar ve Meclis araştırmaları neden yapılmıyor? Geçtiğimiz günlerde Osmaniye Milletvekilimiz Ruhi Ersoy’un TBMM’deki konuşması önemliydi. Ersoy’un, “Işık evlerinden sonra Ampul evleri mi?” diye Üniversite öğrenci yurtları ile ilgili bir konuşması üzerinde durulması gereken bir olaydı.
Fetöş’ün ülkemizde kalkıştığı faşist darbe girişimi olayı ile ilgili vatanını sevenlerin tarafsız olarak görev yapmalarını bekliyoruz.
Kimse günah çıkarmaya çalışmasın! Osmaniye’de en uzun süre ile görevde bulunan ‘Müdür’lerin arkasında kimlerin olduğu!.. Olaylar bitmez! Birileri bir gece yarısı gelip bitirmemi isteyerek götürdükleri sürece!.. Saygılarımla…
