Biri çıkıp kapını çalar, amacının ziyaret mi, dertleşmek mi veya öfke için mi çaldığını kapıyı açtığında anlarsın.
Birileri çıkıp kapını kıskanır veya satmak için yerinden söküp götürür, yani kapını çalar gider.
Biri çıkıp otomobilini, motosikletini veya evindeki televizyonu, bilgisayarı ve eşyalarını çalıp kayıplara karışır.
Hırsızın arsız olanı ile karşılaştığınızda ne yapacağınızı ve ne yapacağınızı bilemez halde kendinizi bulursunuz.
Eskiden “Hırsız kapıyı çalmaz” denirdi. Bu söz; hırsızın kapıyı tıklamayacağı anlamında kullanılsa da, günümüzde kapıyı yerinden söküp çalan hırsızlık olayları ile karşılaşıyoruz.
Günümüzde hırsızlık olaylarına karşı kameraların kayıtları sayesinde hırsızlar belirlenebiliyor, hatta kolayca yakalanabiliyor.
Sizin anlayacağınız günümüzdeki olaylar eskisi gibi gizli-saklı kalmadığı gibi kolayca belirlenip, olumsuz olaylar karşısında eylemi gerçekleştirenler yargı karşısına çıkarılıyor.
İstanbul Kartal’da, evlerinin bahçesine 5 yaşındaki kızı ile birlikte kardan adam yapan Savaş Akbaş, bir de hatıra fotoğrafı çektirmiş. Akşam evine girip, sabahleyin kalktıklarında evlerinin bahçesindeki kardan adamı göremeyince kamera kayıtlarını incelemişler. Bir kişinin kardan adamı kucaklayıp yerinden götürdüğü olayını izlerken, baba ile kızının o anını düşünebiliyor musunuz!?
Ekmek çalınır, baklava çalınır, otomobil çalınır, televizyon, bilgisayar, radyo çalınır, para çalınır, hatta kapı bile çalınır ama kardan adamın da çalınması olayının yaşandığını da öğrenmiş oluyoruz.
Hırsızın çaldıklarına “İyi hal” diye yargılamalardaki “indirimlerden” bilgilerinizin olup olmadığını bilemem, ama bilmeniz gerektiğini de öneririm.
Evin bahçesindeki kardan adamı kucaklayıp çalan kişi, yakandığında; “Çocuğum kardan adam istemişti, yapmasını bilmiyordum. Kardan adamı görünce alıp çocuğuma götürdüm, çok sevindi, ben de mutlu oldum!”diye konuşursa, yargılama sırasında “indirim” alabilir!...
Takım elbiseli, üstelik kravatlı ise, bir de ellerini önünde birleştirip “cenaze töreninde bulunurcasına” duruş gösteriyorsa, başını da önüne eğmiş halde ise yargılama sırasında; “İyi hal indirimi” uygulanabilir mi!?
Hırsızlık yaptığını inkar etmiyor, çaldığını ve ekmek parası için veya uyuşturucu almak için çaldığını satarak paraya dönüştürdüğünü söylüyor. Suçunu itiraf ettiği için yargılama sırasında; “iyi hal indimi” uygulanabilir mi!?
Hırsızlık olayı ile ilgili tutuklanan kişi, suçunu itiraf ediyor. Hırsızı savunmak üzere Avukat görevlendiriliyor ve Mahkemelere giriyor. Eşyaları çalınan Mahkeme salonunda olayları anlatırken, eşyalarını çalan hırsızı savunan bir Avukat ile karşı karşıya geliyor.
Dava sürecinde hırsızın Avukatı anlaşabilme yöntemlerine başvururken, eşyaları çalınan kişi ile iletişimlerinde; “Hırsızı cezaevinden kurtarma adına” tekliflerde bulunmayı görev olarak sanıyor!..
Karınlarını doyurmak üzere; ekmek, et, baklava çalanlar ile yönetime gelebilmek adına; kapıları çalanları, yürekleri çalanları ve insanların aklını çalarak yaşayanları da düşünebiliyor musunuz!?
