Yeni bir yılın ilk ayının son günündeyiz. Önümüzdeki aylar içerisinde yeni Anayasa’nın değiştirilmesi gereken bazı maddeleri üzerinde halkoylaması yapılacak.
Gündem, Yeni Anayasa’nın maddeleri üzerindeki değişiklikle ilgili olacak. Sokak ve caddelerde konuşulanlar ‘evet’ veya ‘hayır’ oyları üzerinde yoğunlaşacak.
Geçtiğimiz yazımda da gündeme getirdiğim gibi, halkan oy istenirken, niçin ‘evet’ niçin ‘hayır’ oyları verilmesi gerektiği kamuoyuna açık olarak anlatılabilecek mi?
Kim verdiği oyun ne anlama geldiğini bilinçli şekilde bilebilecek mi? Yoksa sandığa gidip oy vermek için mi gidecek?
Bu ve benzeri olaylar gündeme yerleşecek, insanlar birbirleriyle bazı anlarda tartışacak, konuşacak, belki de bazı yerlerde kavgalar bile yaşanacaktır.
Bizler, her ne konuda olursa olsun seçimlerde demokrasinin yaşaması ve yaşatılması için birbirlerimizi anlamamız, farklı görüşlere saygı duyarak sandıklarda oy kullanmamız geleceğimizin sağlıklı olması açısından önemlidir.
Elbette kişiler arasında farklı görüşler olacaktır. Her birey kendine göre olaylara değişik bakacaktır. Ayrılıkların bir noktada birleştirilip ortak akılla hareket etmek sağlıklı toplumsal yaşamı getirir.
Tüm olayları düşündüğümüzde önümüzde hareketli günler yaşanacaktır. Sosyal paylaşım sitelerindeki paylaşımları görüyorsunuz. Bazı yerel gazetelerde, hatta yaygın basında bile gördüğünüz yazılarda iki görüş arasındaki farklılıklar yansıtılmaya başlandı.
Dünlere kadar bir yakınına yararı bile olmayanlar, bugün gelip sizlerden yeni Anayasa maddelerindeki değişikliklerle ilgili oy isteyecektir. Düne kadar size selam vermeyenler, şimdi can ciğer kuzu sarması gibi yanınıza gelip, “beyefendi, hanımefendi, kardeşim, dostum… “gibi sözcüklerle yanınıza yaklaşanlar çoğalacaktır.
Ne için bunlar? Elbette halkın önüne sandık gelmesine yakın süreçte yaşanan olaylar ve hareketli günler yaklaştığı için olsa gerek!
Daha önceki yazılarımda gündeme getirmiştim; keşke seçimler daha sıkça yapılmış olsa diye!
Çünkü, seçim zamanları yaklaştığında insanlar birbirlerine karşı daha saygılı oluyor, selamlaşmalar, hal-hatır sormalar artıyor. Halka hizmet noktasında kamu kurumlarında görevliler vatandaşı eskisi gibi sıkmıyor. Esnafta bir hareketlilik görüyorsunuz, ekonomide bir gelişme yaşanır gibi olabiliyor!
İşte bu olayları gördüğümden dolayı seçimlerin daha sık süreçte yapılmasının halkımız açısından önemini vurgulamıştım. Yine aynı düşüncedeyim!
Bakıyoruz, Anayasa maddelerinde değişiklik olayı TBMM’den geçti, sırada halkoyuna sunulması günü bekleniyor ya! Ülkemizin değişik bölgelerinde patlama seslerini duymaz olduk! Şehit haberlerinde de azalma yaşanmaya başlandı.
Bizim istediğimiz de bu zaten! Ülkemizde barış içerisinde yaşamak, şehit cenazelerinin haberlerini duymamak, ekonomik anlamda gelişme, kalkınma ve huzur içerisinde yaşamak olduğuna göre, neden böylesi bir güzelliği dışlayalım!
Yeni Anayasa’nın maddeleri üzerindeki oylamanın sonucu ne olur bilemeyiz ama, sonuçta ülkemizdeki sosyal, siyasal, toplumsal ve ekonomik yaşam bugünlerden daha farklı olabilecek mi, onu merak ediyorum!? Saygılarımla…
Gündem, Yeni Anayasa’nın maddeleri üzerindeki değişiklikle ilgili olacak. Sokak ve caddelerde konuşulanlar ‘evet’ veya ‘hayır’ oyları üzerinde yoğunlaşacak.
Geçtiğimiz yazımda da gündeme getirdiğim gibi, halkan oy istenirken, niçin ‘evet’ niçin ‘hayır’ oyları verilmesi gerektiği kamuoyuna açık olarak anlatılabilecek mi?
Kim verdiği oyun ne anlama geldiğini bilinçli şekilde bilebilecek mi? Yoksa sandığa gidip oy vermek için mi gidecek?
Bu ve benzeri olaylar gündeme yerleşecek, insanlar birbirleriyle bazı anlarda tartışacak, konuşacak, belki de bazı yerlerde kavgalar bile yaşanacaktır.
Bizler, her ne konuda olursa olsun seçimlerde demokrasinin yaşaması ve yaşatılması için birbirlerimizi anlamamız, farklı görüşlere saygı duyarak sandıklarda oy kullanmamız geleceğimizin sağlıklı olması açısından önemlidir.
Elbette kişiler arasında farklı görüşler olacaktır. Her birey kendine göre olaylara değişik bakacaktır. Ayrılıkların bir noktada birleştirilip ortak akılla hareket etmek sağlıklı toplumsal yaşamı getirir.
Tüm olayları düşündüğümüzde önümüzde hareketli günler yaşanacaktır. Sosyal paylaşım sitelerindeki paylaşımları görüyorsunuz. Bazı yerel gazetelerde, hatta yaygın basında bile gördüğünüz yazılarda iki görüş arasındaki farklılıklar yansıtılmaya başlandı.
Dünlere kadar bir yakınına yararı bile olmayanlar, bugün gelip sizlerden yeni Anayasa maddelerindeki değişikliklerle ilgili oy isteyecektir. Düne kadar size selam vermeyenler, şimdi can ciğer kuzu sarması gibi yanınıza gelip, “beyefendi, hanımefendi, kardeşim, dostum… “gibi sözcüklerle yanınıza yaklaşanlar çoğalacaktır.
Ne için bunlar? Elbette halkın önüne sandık gelmesine yakın süreçte yaşanan olaylar ve hareketli günler yaklaştığı için olsa gerek!
Daha önceki yazılarımda gündeme getirmiştim; keşke seçimler daha sıkça yapılmış olsa diye!
Çünkü, seçim zamanları yaklaştığında insanlar birbirlerine karşı daha saygılı oluyor, selamlaşmalar, hal-hatır sormalar artıyor. Halka hizmet noktasında kamu kurumlarında görevliler vatandaşı eskisi gibi sıkmıyor. Esnafta bir hareketlilik görüyorsunuz, ekonomide bir gelişme yaşanır gibi olabiliyor!
İşte bu olayları gördüğümden dolayı seçimlerin daha sık süreçte yapılmasının halkımız açısından önemini vurgulamıştım. Yine aynı düşüncedeyim!
Bakıyoruz, Anayasa maddelerinde değişiklik olayı TBMM’den geçti, sırada halkoyuna sunulması günü bekleniyor ya! Ülkemizin değişik bölgelerinde patlama seslerini duymaz olduk! Şehit haberlerinde de azalma yaşanmaya başlandı.
Bizim istediğimiz de bu zaten! Ülkemizde barış içerisinde yaşamak, şehit cenazelerinin haberlerini duymamak, ekonomik anlamda gelişme, kalkınma ve huzur içerisinde yaşamak olduğuna göre, neden böylesi bir güzelliği dışlayalım!
Yeni Anayasa’nın maddeleri üzerindeki oylamanın sonucu ne olur bilemeyiz ama, sonuçta ülkemizdeki sosyal, siyasal, toplumsal ve ekonomik yaşam bugünlerden daha farklı olabilecek mi, onu merak ediyorum!? Saygılarımla…
