Bu yola çıktığımızda önümüzdeki sürecin; gün olup dolu, sağanak yağmur ve karlı günlerde geçeceğini biliyorduk.
Bu yola çıkarken gökyüzünde güneş vardı ama, bizim için bulutlu günlerdi ilk aylar. Tam hedefe ulaşma noktasına geldiğimiz sırada önümüze takoz koyulması olaylarını da yaşadık.
Günlük bir gazetenin, hele de kendi tesisleri olmadan yaşayabilmesi, en önemlisi de pastadan pay alabilme mücadelesi vermesi öyle kolay değildi. Bu engelleri de geride bırakıp hedefe ulaştıktan sonra önümüzde yeni bir süreç başlıyordu.
Gazete olarak ilkelerimiz oldu, tarafsızlığa, halktan ve haklıdan yana olmaya özen gösterdik. Gazetenin patronu matbaada gazete dışında başka iş basılmaması kararı aldı. Çünkü, matbu iş basılması gerçekleştiğinde, bazı kurumlara karşı boyun bükmek zorunda kalınacağını düşünen gazetenin patronu, haklı kimse ondan yana olunmasını, doğruları ve gerçekleri kaleme alabilmek için matbu iş kaygısının yaşanmamasını ön planda tuttu.
İşte yıllar böyle geçti ve 9. yılımıza merhaba diyoruz. Önümüze taşlar, dikenler, barikatlar ve yokuşlar çıksa veya çıkarılmışta olsa, gün oldu acıları yüreğimize gömerek dayandık, direndik ve mücadeleden yılmadan bu günlere geldik.
Bizleri çıkarlarına alet etmek isteyenleri anladığımız anda onların oyunlarına gelmedik. Doğruları ve doğru bildiğimiz olayları sütunlarımıza aktardık. Bir ekip, kadro kenetlenmesi ile yolumuzda yürürken, farklı engellerle de karşılaştık. Dolaylı veya dolaysız yollardan ekibin dağılmasını isteyenlerin sözlerine kulak asmadık. Birlikte çalışan ekibin arasına fesat tohumları atmak isteyenleri dinlemedik.
Dedi-kodu yuvası haline gelen bu kentte öylesi çirkin dedikodularla karşılaştık ki, duyduğumuzda konuşanların dillerini eşek arısı soksun diyerek kendimizi sabırlı davranmaya önem verdik.
Kötü sözler söyleyenlere aittir, şu üç günlük dünyada insanları dünya görüşlerinden dolayı yargılamaya hakkımız olmamalı. İnsanlar değişik dünya görüşleri ile yaşarken, birbirlerimizin görüşlerine saygı duyabildiğimiz ölçülerde barış içerisinde yaşarız.
Fesatlık, kıskançlık, ortalık karıştırıcı sözcüklerden başka dillerinden söz çıkmayanlar bu toplumda bölücülük, kavga ve savaşın ateşini yakmış olurlar.
Bizler tüm bu kirli emeller peşinde olanlara kulak asmadan bir ekip olarak çalışıp bu günlere geldik. Bu günlere kadar ağzımızın tadını bozmak isteyenler, bugünden sonra da fesatlıklarına devam etseler de tadımızı bozmayı başaramayacaklar.
Gazetemiz, bu güne kadar olduğu gibi, bundan sonraki süreçte de doğruların, haklıların, güzelliklerin, sağlıklı yaşamın yanında olmaya özen gösterecek, halkın sorunlarını gündeme taşıma yolunda ödünsüz mücadelesini sürdürecektir.
Birilerinin kalemşörlüğünü yapmak yerine, halkın ve haklı olanın yanında yeralmak bize en güzel erdem olarak alnımızın akı ile yaşama ortamı verecektir. Saygılarımla…
Bu yola çıkarken gökyüzünde güneş vardı ama, bizim için bulutlu günlerdi ilk aylar. Tam hedefe ulaşma noktasına geldiğimiz sırada önümüze takoz koyulması olaylarını da yaşadık.
Günlük bir gazetenin, hele de kendi tesisleri olmadan yaşayabilmesi, en önemlisi de pastadan pay alabilme mücadelesi vermesi öyle kolay değildi. Bu engelleri de geride bırakıp hedefe ulaştıktan sonra önümüzde yeni bir süreç başlıyordu.
Gazete olarak ilkelerimiz oldu, tarafsızlığa, halktan ve haklıdan yana olmaya özen gösterdik. Gazetenin patronu matbaada gazete dışında başka iş basılmaması kararı aldı. Çünkü, matbu iş basılması gerçekleştiğinde, bazı kurumlara karşı boyun bükmek zorunda kalınacağını düşünen gazetenin patronu, haklı kimse ondan yana olunmasını, doğruları ve gerçekleri kaleme alabilmek için matbu iş kaygısının yaşanmamasını ön planda tuttu.
İşte yıllar böyle geçti ve 9. yılımıza merhaba diyoruz. Önümüze taşlar, dikenler, barikatlar ve yokuşlar çıksa veya çıkarılmışta olsa, gün oldu acıları yüreğimize gömerek dayandık, direndik ve mücadeleden yılmadan bu günlere geldik.
Bizleri çıkarlarına alet etmek isteyenleri anladığımız anda onların oyunlarına gelmedik. Doğruları ve doğru bildiğimiz olayları sütunlarımıza aktardık. Bir ekip, kadro kenetlenmesi ile yolumuzda yürürken, farklı engellerle de karşılaştık. Dolaylı veya dolaysız yollardan ekibin dağılmasını isteyenlerin sözlerine kulak asmadık. Birlikte çalışan ekibin arasına fesat tohumları atmak isteyenleri dinlemedik.
Dedi-kodu yuvası haline gelen bu kentte öylesi çirkin dedikodularla karşılaştık ki, duyduğumuzda konuşanların dillerini eşek arısı soksun diyerek kendimizi sabırlı davranmaya önem verdik.
Kötü sözler söyleyenlere aittir, şu üç günlük dünyada insanları dünya görüşlerinden dolayı yargılamaya hakkımız olmamalı. İnsanlar değişik dünya görüşleri ile yaşarken, birbirlerimizin görüşlerine saygı duyabildiğimiz ölçülerde barış içerisinde yaşarız.
Fesatlık, kıskançlık, ortalık karıştırıcı sözcüklerden başka dillerinden söz çıkmayanlar bu toplumda bölücülük, kavga ve savaşın ateşini yakmış olurlar.
Bizler tüm bu kirli emeller peşinde olanlara kulak asmadan bir ekip olarak çalışıp bu günlere geldik. Bu günlere kadar ağzımızın tadını bozmak isteyenler, bugünden sonra da fesatlıklarına devam etseler de tadımızı bozmayı başaramayacaklar.
Gazetemiz, bu güne kadar olduğu gibi, bundan sonraki süreçte de doğruların, haklıların, güzelliklerin, sağlıklı yaşamın yanında olmaya özen gösterecek, halkın sorunlarını gündeme taşıma yolunda ödünsüz mücadelesini sürdürecektir.
Birilerinin kalemşörlüğünü yapmak yerine, halkın ve haklı olanın yanında yeralmak bize en güzel erdem olarak alnımızın akı ile yaşama ortamı verecektir. Saygılarımla…
