İnsanların gözleri ile gördüklerini, beyninden gelen uyarılarla izlemesi, izlediklerini de aklının bir köşesine yazması ile unutmadığı zamanlarda olayları yeniden beynindeki dağarcığından çıkarmak suretiyle gündeme getirmesi olayı aklın iyi çalışması ile gerçekleşebilir.
Aklın iyi çalışması, sadece olayları anımsamak veya olaylara bakarken yaşananları nasıl ve ne şekilde okuyabildiği de önem taşımaktadır.
Çevremizde olup biten olaylara baktığımızda, her yaşanan olaya kişilerin farklı yorumlar getirdiğine tanık olmaktayız.
Bir evde çıkan yangına her kişinin farklı bir yorumunu duyabiliriz. Bir cinayet düşünün, ölen veya öldürenin haklı olduğu yönünde yorumlar yapılır. Olayların geliş biçimini araştırmak yerine, o anki yorumlarını yapanlar, akıl süzgeçlerini yormak istemeden anında yorum getirenler olarak tanımlanır.
Bir süreç yaşanıyorsa, bu sürecin başlama, gelişme ve o anki yaşanılan konumunu da iyi irdelemek önemlidir.
Ülkemizde 7 Haziran seçimlerinin ardından terör olaylarında tırmanma yaşanmaya başlandı. Şehit cenazeleri siyasilerin gündemini oluştururken, seçim mitingleri yapılmadı.
Yaşanan bu olaylar karşısında ülkemizin bazı yerleşim yerlerinde sokağa çıkma yasakları yaşandı. ‘istikrar’ denilerek seçim konuşmaları yapılırken, gün geldi 1 kasım tarihindeki seçimlerin ardından ülkeye ‘istikrar’ geleceği düşüncesi ile halkımız sabırla beklemeye başladı.
İnsanlarımız her zaman; barış ve istikrardan yana olduklarını 1 Kasım seçimlerinde Ak Parti’yi tek başına Hükümet kurabilecek sayıda Milletvekili çıkarmasını sağlayarak göstermiş oluyordu.
Seçimler bitti, milletvekilleri yeminlerini yaptı ve Hükümet kurularak kabinesi de oluşturuldu.
İnsanların barış ve istikrar olarak beklentilerindeki yeni bir süreç başlamıştı. Ancak, yine bazı bölgelerimizde yaşanan terör olayları akılları karıştırmaya başlıyordu. Şehitlerin sayıları eskisi kadar olmasa da cenazeler geliyor, ağıtlarla toprağa veriliyordu.
Yine bazı bölgelerde terör can alıyor, maddi ve manevi hasarlar oluşturmayı sürdürüyordu.
Hükümet kurulmuş, bakanlıklar belirlenmiş ve ülkede yaşanan terör olaylarının sona ereceği beklentileri ise hala devam ettiği bir süreç yaşamaktayız.
‘Tek başına iktidar’ denilerek kazanılan seçimlerin sonunda, bundan sonrasını halkımız Ankara’nın yönteminin ne şekilde olacağı ve terörün sona ermesi yönünde işliyordu.
Ülkemizde bu olaylar yaşanırken, komşularımızla da aramızdaki gerginlikler artmaya başlar oldu. Suriye ile yaşanan gerginlik, Rusya uçağının düşürülmesi ve Rusya ile aramızda yaşanan tatsız olaylar ülkemizdeki ekonomik yaşantıyı da olumsuz yönde etkilemeye başlamıştı.
Rusya’ya gönderilen sebze, meyve ve diğer ürünlerin geri dönmesi ile iç piyasada meyve fiyatlarında düşüş yaşanmaya başladı. Halkımız daha ucuz meyve alır duruma gelmiş olsa da dış satım olayındaki ekonomik zarar ülke ekonomisine yansıyordu.
Halkımızın ‘istikrar’ özlemi ile 1 Kasım seçimlerinde sandıktan çıkardığı sonuç ve ardından kurulan Hükümet’in ülkemizde ne zaman ‘istikrar sağlayacağı’ şimdi sabırla bekleniyor. Saygılarımla…
Aklın iyi çalışması, sadece olayları anımsamak veya olaylara bakarken yaşananları nasıl ve ne şekilde okuyabildiği de önem taşımaktadır.
Çevremizde olup biten olaylara baktığımızda, her yaşanan olaya kişilerin farklı yorumlar getirdiğine tanık olmaktayız.
Bir evde çıkan yangına her kişinin farklı bir yorumunu duyabiliriz. Bir cinayet düşünün, ölen veya öldürenin haklı olduğu yönünde yorumlar yapılır. Olayların geliş biçimini araştırmak yerine, o anki yorumlarını yapanlar, akıl süzgeçlerini yormak istemeden anında yorum getirenler olarak tanımlanır.
Bir süreç yaşanıyorsa, bu sürecin başlama, gelişme ve o anki yaşanılan konumunu da iyi irdelemek önemlidir.
Ülkemizde 7 Haziran seçimlerinin ardından terör olaylarında tırmanma yaşanmaya başlandı. Şehit cenazeleri siyasilerin gündemini oluştururken, seçim mitingleri yapılmadı.
Yaşanan bu olaylar karşısında ülkemizin bazı yerleşim yerlerinde sokağa çıkma yasakları yaşandı. ‘istikrar’ denilerek seçim konuşmaları yapılırken, gün geldi 1 kasım tarihindeki seçimlerin ardından ülkeye ‘istikrar’ geleceği düşüncesi ile halkımız sabırla beklemeye başladı.
İnsanlarımız her zaman; barış ve istikrardan yana olduklarını 1 Kasım seçimlerinde Ak Parti’yi tek başına Hükümet kurabilecek sayıda Milletvekili çıkarmasını sağlayarak göstermiş oluyordu.
Seçimler bitti, milletvekilleri yeminlerini yaptı ve Hükümet kurularak kabinesi de oluşturuldu.
İnsanların barış ve istikrar olarak beklentilerindeki yeni bir süreç başlamıştı. Ancak, yine bazı bölgelerimizde yaşanan terör olayları akılları karıştırmaya başlıyordu. Şehitlerin sayıları eskisi kadar olmasa da cenazeler geliyor, ağıtlarla toprağa veriliyordu.
Yine bazı bölgelerde terör can alıyor, maddi ve manevi hasarlar oluşturmayı sürdürüyordu.
Hükümet kurulmuş, bakanlıklar belirlenmiş ve ülkede yaşanan terör olaylarının sona ereceği beklentileri ise hala devam ettiği bir süreç yaşamaktayız.
‘Tek başına iktidar’ denilerek kazanılan seçimlerin sonunda, bundan sonrasını halkımız Ankara’nın yönteminin ne şekilde olacağı ve terörün sona ermesi yönünde işliyordu.
Ülkemizde bu olaylar yaşanırken, komşularımızla da aramızdaki gerginlikler artmaya başlar oldu. Suriye ile yaşanan gerginlik, Rusya uçağının düşürülmesi ve Rusya ile aramızda yaşanan tatsız olaylar ülkemizdeki ekonomik yaşantıyı da olumsuz yönde etkilemeye başlamıştı.
Rusya’ya gönderilen sebze, meyve ve diğer ürünlerin geri dönmesi ile iç piyasada meyve fiyatlarında düşüş yaşanmaya başladı. Halkımız daha ucuz meyve alır duruma gelmiş olsa da dış satım olayındaki ekonomik zarar ülke ekonomisine yansıyordu.
Halkımızın ‘istikrar’ özlemi ile 1 Kasım seçimlerinde sandıktan çıkardığı sonuç ve ardından kurulan Hükümet’in ülkemizde ne zaman ‘istikrar sağlayacağı’ şimdi sabırla bekleniyor. Saygılarımla…
