Bilgisayarda yüklü bir yazı veya fotoğrafı bir başka bilgisayara götürebilmek için flaş bellek kullanılır.
Taşıma ve saklama görevini gören bu flaş bellek’e neyi yüklersen açtığında da o bilgileri alırsın.
Gün olurda virüs bulaşmışsa içerisine, açamayabilirsin. Hatta biçimlendirmek zorunda kaldığında ise içindeki tüm bilgi ve belgeler silinir.
Flaş bellek’e neyi yüklersen onu okuduğumuza göre, günümüzde bazı kişilerin beyinlerinin de tıpkı flaş bellek gibi olması sosyal yaşamı ister istemez olumsuz yönde etkiliyor.
Akıllarını kullanmayan, beyinlerini çalıştırmayan bazı kişiler, beyinlerine ne yüklenmişse onu ortaya koşuyorlar. Bununla da yetinmeyip yüklenen görüş ve düşüncelerle bir makine gibi, hatta bir robot gibi yönlendirilircesine hareket ediyorlar.
Kendi dünya görüşlerini ve akıllarının süzgecinden geçenleri değerlendirmek sanki onları yoruyormuşçasına yüklenen bilgilere göre hareket etmek kolaylarına gidiyor.
Ortada bir hata varsa, eksik veya aksaklık görünüyorsa burada doğru yolu göstermek, hatanın düzeltilmesini istemek yeni hataların oluşmamasını getirir. Bir insan karşısındakinin hatalarını görüyor ve uyarmıyorsa, o insanın hatalarını devam ettirmesine yardımcı olur.
Ama görülen hatalarda uyarılıyor, karşınızdaki de hatasını düzeltiyorsa hataların en aza inmesi sağlandığı gibi, sağlıklı toplum olma yönünde güzellikler ortaya çıkar.
Kendi siyasi düşüncesinin yönetimde olması, yönetim kadrolarında yapılan hataları ve eksiklikleri görmezden gelmek anlamını taşımamalı. Hatta, kendi görüşündeki yöneticilerin hatalarını uyarmak suretiyle en aza indirmeniz göreviniz olmalı.
Karşı düşüncede olduğunu gördüğünüz kişilerin eleştirilerinden rahatsız olmamalısınız. Aslında onlar sizlerin an yakın dostlarınız olmalıdır. Kendi siyasi düşüncenizdeki kişiler bir takım çıkar ilişkilerinin zedelenmemesi için sizleri uyarmıyor, hatalarınızı anımsatmıyor olabilir. Bunun farkına varamadığınızda sizin hatalarınız devam ederken, sizi eleştirenlere kulak vermediğiniz zaman, gün olur işin içinden çıkamayacağınız sorunlar yumağı ile karşı karşıya kalabilirsiniz.
Aynı siyasi görüşteki yöneticinin hatalarına sizler göz yumabilirsiniz. Ama, bir başka arkadaşınız tepki göstermesi halinde onu neden durdurma gereği duyduğunuzu anlamakta zorlanır insanlar. “Bizim partinin yöneticisi, hatalarını görmezden gelmek zorundayız. Partimize zarar vermemeliyiz, muhalefetin ekmeğine yağ sürmeyeyim.!” Gibi düşüncelerle hataları örtbas etmeye, görmemiş gibi davranmaya kalkışmak hem bu topluma, hem de siyasi partinize zarar verdiğinizi günün birinde ortaya koşmuş olursunuz.
Osmaniye’de yıllardır böylesi görüşlerin yoğunlukta olması nedeniyle gelişme noktasında kağnı hızı ile gidiyoruz. Kendi partisi iktidarda olanlar, kusurlarını görmezden geliyor, muhalefette olanlar seyrediyor, halkın tepkilerine de duyarsız kalınıyorsa böyle gelip böyle gitmeye mahkum bırakılan bir kent halinde olmayı sürdürürüz. Bu kenti sevenler, eksik ve aksaklıklara göz yummak yerine, yöneticilerin hatalarını anımsatarak yeni hatalar yapmamaları sağlamak için “dilsiz Şeytan” kılığında yaşamamalıdır. Flaş bellek kafası ile yaşayanlar, bu kente ve yaşayanlara zarar verirler. Saygılarımla…
