Yazımın bu başlığını bazı sohbetlerde veya eleştiri sırasında duymuş olmalısınız.
Kimlere ve ne için söylendiği konusu için yorumlayan kişilere göre değişir.
Gazetemizin sütunlarında yayınladığımız haberleri veya köşe yazılarımda gündeme taşıdığım olayları okumayan veya okuyan bir başkasından duymayanlar, öyle an gelir ki; “yazmıyorsunuz, çekiniyorsunuz!” gibi eleştirilerde bulunurlar.
Eleştiri güzeldir, doğru ve haklı yanı gösterir. Yani bilinçli eleştiri, yönlendirici eleştiri ile bilinçsizce yapılan eleştiriler arasında fark bulunur.
Birileri çıkıp bugün sona eren tarihle ilgili eleştiri yapabilir. Yani Musa Şahin bulvarı üzerindeki alt geçit çalışmaları üç ay içerisinde bitirilecekti, bu tarihte bugüne geldiğine göre neden bitirilmediği yönde tepkisini ortaya koyabilir.
Bu konuda sokaktaki vatandaşımız da medya çalışanlarına “bu olayı neden gündeme getirmiyorsunuz, kimden çekiniyorsunuz!?” diye eleştiri de yapabilir.
Bu olayı gündeme taşımak, bitirilmeyen işi eleştirirken ihale koşulları ile birlikte yapım aşamasındaki esneklikleri de bilmek gerekiyor. Vatandaş kendince haklıdır, ancak medya çalışanı bilgi sahibi olmadan gündeme getirdiği zaman daha farklı tepki alabilir.
Kentimizdeki sorunları bu sütunlarda sizlerle paylaşıyorum. Kıbrıs şehidi Albay Halil İbrahim Karaoğlanoğlu parkı içerisindeki çam ağaçları kesildi, parkın levhası yerinden söküldü. Parkın Meydan’a dahil edilmesi yönünde çalışmalar yapılıyor. Projenin nasıl olduğu ve buradaki çalışmalar bitirilmeden şimdiden kesin bir söz söylemenin doğru olmayacağını düşünüyorum.
Ancak şunu söyleyebilirim; Kentin orta yerindeki tek çam ağaçlarının bulunduğu bu alanın ağaçlandırılması doğru bir yaklaşım olarak değerlendirilebilir mi? Belki çiçekler dikilecek, genç fidanlar dikilecektir, ancak
parkımız Meydan’a dahil edileceğine göre ağaçlandırılma olayının olabileceğini düşünemiyorum.
Atatürk Ortaokulu ile Park hastanesi arasındaki eski çocuk parkının içerisindeki Polis noktasının bu alandan alınıp bir başka yere taşınması ile buradaki yeşil alanın yeniden parka dönüşmesinin güzel olacağını da belirtmek istiyorum.
Medya çalışanlarının “yazmadıklarını söyleyenler” öncelikli olarak yerel basını takip etmesini öneriyorum. Yazan meslektaşlarımın var olduğunu, ancak yetkililerin ve ilgililerin yazılan olaylar karşısında duyarlılık derecelerini de bilmelerini istiyorum.
Geçtiğimiz günlerde Dereobası köyü köprüsünün yaya geçitleri için engelli yolunun bulunmadığını fotoğraflı olarak gündeme getirmiştim. Kim veya kimler duyarlılık gösterdi merak ediyorum!? Bu haber iki gazetemizde de yayınlandı, ancak ilgili kurumların yetkilileri olaydan haberdar oldular mı, veya sorunu çözmek için ne gibi girişimde bulundular onu da merak ediyorum!?
Köprünün yapılması noktasında övünen, 35 yıllık özlemi giderdikleri için haklı olarak övünen iktidarın milletvekili ve İl Başkanı, köprünün yaya geçiş yerlerindeki sorunlar için eksikliklerin giderilmesi noktasında ne gibi çalışmalar yaptıklarını sormak ta halkımız adına hakkımız olsa gerek!
Medya çalışanları önerir, eylemci değil, eylemleri gündeme taşır. Olumlu veya olumsuz gelişmeler, yaşananlar ve halkın sorunlarını yazar. Karaoğlanoğlu parkı içerisinde kesilen çam ağaçlarına tepki amaçlı STK’lar veya çevreci kuruluşlar seyirci kalıyorsa, ortada bir tepki yoksa sadece benim köşemde yazdığım gibi gündeme getirilir. Saygılarımla…
