Emekl(e)i!..

Sürünmek ya da emeklemenin  nasıl bir devinim olduğunu düşünürken, “emekli” sözcüğünün “emeklemek”ten geldiği aklıma geldi.

Emeklemek bebekler için kullanılır, emekliler ise yetişmiş yaşını yaşamış, işini yıllarca yerine getirmiş, ardından da emekli olarak emeğinin karşılığında ölünceye kadar maaşını almak üzere vücudunu yıpratmış insandır.

Her yılın  ilk günlerinde olduğu gibi bu yıl da iğneden ipliğe zamlar yapılmaya başlandı.

Asgari ücret ve emekli maaşları artırıldı. Bunun yanında insanların temel gıda maddeleri ile kullandıkları diğer eşyalara da zam yapıldı.

Yılın ilk gününde marketlerde başlatılan “paralı poşet” uygulamasına vatandaş tepki gösterirken, ardından diğer zamların farkına bile varılmaz oldu!

İşçi ve emekliler henüz zamlı maaşlarını alamadan, tüketim ürünlerini zamlı almaya başladılar bile.

Enflasyon oranı yüzde 20 olarak konuşulurken, bunun iki katı zam yapmak akılları zorlamaya başladı.

Örneğin köprü geçişlerine yapılan yüzde 47 oranındaki zam, enflasyon oranı ile işçilere verilen zam oranının iki katının üzerinde bir rakam olarak gözlerimizi kamaştırmaya başladı.

Emeklilere verilen zam oranı ise yüzde 10,19 olarak açıklanırken, emeklilerin kullandığı araçlar, tüketim için temel gıda maddelerine yapılan zamları göz önüne getirdiğimizde “Adaletli” bir artışın olmadığı ortaya çıkıyor.

Ekmeğin fiyatı 25 kuruş artırılarak, yüzde 25 zam yapılarak 1 lira 25 kuruşa yükseldi.

Bir emeklinin bu aydan itibaren eline geçecek olan zamlı maaşı ile henüz maaşını almadan başlatılan yüzde 25’lik ekmek zammının hesabını iyi yapabilmek önem taşımaktadır.

İşletmelerin, kurumların, Yöneticilerin veya kişilerin bir işletme muhasebesi vardır ve olmalıdır! 

Hadi gelin bir hesap yapalım da, ekonomik anlamda ülke yönetiminde bulunanların muhasebe hesaplarının nasıl yaptıklarını düşünelim! 

Ülkemizde “asgari ücretin altında maaş alan yok (!)” diye konuşulan tümceyi anımsayın! 2019 yılı ile başlayacak olan SSK ve Bağ-kur emekli maaşları ile ilgili zam tablosunu sanırım sizlerde yazılı basından okumuş olmalısınız. Buradaki tabloda mevcut maaş ile yeni alınacak zamlı maaşın rakamları belirtiliyor.

En az Emekli maaşının net olarak rakamı Bin lira olduğunu, bu rakamın Bin 50 ve yukarıya doğru gittiğini okumaktayız.

Bu tabloya baktığımızda, geçtiğimiz yılın net asgari ücretini alan emekli bir kişinin 13.’ncü sırada olduğu görmekteyiz.

Yani geçtiğimiz yılki net asgari ücret 1603 Tl olduğuna göre, 13. sıra göstergesindeki bir emekli kişinin maaşının 1600 Tl olduğu gösterilmektedir.

Emekliye yapılan yüzde 10,19 zammın sonunda eline geçecek parayı lütfen hesap eder misiniz!?

Diğerlerini bir kenara bırakalım, sadece zorunlu gıda ürünü olan ekmeğin bir çocuklu aile için aylık masrafını hesap edelim!  

Günde bir çocuklu ailenin üç adet ekmek tükettiğini düşünelim ve hesabını yapalım! Aylık olarak 112 lira 50 kuruş yapar. Bu hesaplama üç kişinin her öğün bir ekmek yemesi şeklinde düşünülmektedir. 

Diğer tüketmek zorunda kalınan ürünlerin zamlarını da buna eklediğimizde emekliye verilen zam oranı gerçekten adaletli ve doyurucu olabilir mi!?

Ben bu kadar, gerisi sizlerin de aklını kullanarak yaşantınıza yön vermekten geçiyor! Saygılarımla…