Dağlara çıkmak, o temiz havasını ciğerlerimizde hissetmek ve yürümek çam kokulu ağaçların altında.
Dağlara çıkmak istiyorum, ardıç kokulu kayaların üzerinden yürümek, çam ağaçlarının dalları arasından boynuma düşen yağmur damlalarından irkilmek ve oturup bağdaş kurup bir ateşin başında sucuk ekmek yemek istiyorum.
Ben de dağlara çıkmak istiyorum, hem de Amanos dağlarına. Bugünlerde ne kadar güzeldir bizim Amanos dağları, hele Zorkun, olukbaşı ve yoncanın düzünde ayaklarımı toparlayıp oturup yoldan geçen araçları seyretmek.
Dağlara çıkmak istiyorum bu günlerde, dağlar ne kadar sakin ve insanların içini açıyor.
Dağlara çıkmak istiyorum, bugün, yarın veya en geç Pazar günü. Şimdi Zorkun’da kar tutmuştur toprağa, fırınlardan çıkan mis gibi ekmek kokusu, kasapların yol kenarına kurdukları masaların üzerindeki sucuklar ve yükselen dumanları izlemek istiyorum.
Dağlara çıkmak istiyorum, soğuk havayı bile düşünmeden. Şu çisil çisil yağan yağmurun Zorkun yaylasında kar halinde yere düştüğünü düşünüyorum ve aklaşan yürekler gibi aklaşmış yayla evlerinin üzerindeki kar yığınlarını görmek istiyorum.
Bu kadar güzellik yaşanırda Zorkun’da, Olukbaşında ve Yoncanın düzünde, insanın gönlü dağlara çıkmak istemez mi?
Şuradan bir halka sucuk alıp, otomobile binip Karacalar’dan yukarıya yavaş yavaş çıkmak istiyorum. Çultuğun deresinden sola döner dönmez biraz ilerleyince Osmaniye’yi yüksekten seyredip el sallamak istiyorum kentte kalanlara. Sonra, dudaklarımdan dökülen türkülerin sözleri…
Sabahleyin büroya geldiğimde gazetelerin sayfalarına göz atarken, haberleri incelerken birden aklıma geldi dağlara çıkma isteği. Bizim dağlarımıza ne olmuş, neden çıkmayalım. Hele de Zorkun yaylası ve koruluk ormanları.
Zorkun yaylası denildiğinde aklıma buradaki evlere yazılan cezalar geldi. Mahkemelik olanlar, icraya düşenlerin bir sonraki yıl yaylalara göçmekten çekindiklerini anımsadım. Ne oldu şimdi, kökünden yayla sorunu çözüldü mü, ne aşamada bilemiyorum ama, dağlara çıkma isteği yükseklerde de konuşulduğuna göre, yaylalık alanlar serbest olacak gibi geldi bana.
Bu yaz mevsimi Olukbaşında çadır kentler serbest oldu, yol kenarlarında konaklayanları gördükce insanların ne kadar dağları özlediğini düşündüm. Yazdan kalma o görüntüleri düşündükce, dünkü yağışlı havayı da görünce birden dağlara çıkmak geldi içimden.
Zorkun yaylasında baraka bir evin balkonuna oturacaksın, çinkonun üzerine damlayan yağmurun her damlası şarkı sözleri gibi gelecek kulaklarına. Çam ağaçlarının yapraklarından yere sarkan kar tanelerinin arasında oynayan ve birbirinden farklı sesler çıkaran kuşları izlerken, soğuktan burnunun kızardığını, yanaklarının üşüdüğünü bile duymayacaksın. Eğer üşüyorsan, boş bir yağ tenekesi bulup, ağzını açtıktan sonra içine birkaç parça odun koyup ateşleyeceksin, önce ayaklarını, sonra da parmaklarını ısıttığın zaman vücudundaki soğukluğu hissetmezsin bile.
Dağlara çıkmak istedim birden, bugün olmazsa yarın, yarın da olmazsa Pazar günü dağlara çıkmak istiyorum, dağlara… saygılarımla…
