Osmaniye’de fıkralara konu olacak olay dün Osmaniye Belediyesi Asri mezarlığında yaşandı.
Canlı, canını kaybetti ama cansız bedeni mezar yerinin bulunamaması nedeniyle hastane morgundan getirilemedi.
Canlı iken hayatın zorlukları ile mücadele edip, yaşama içerisinde çektikleri yetmezmiş gibi, toprağa verilmek istendiği sırada da acılı aile de mezarlıkta perişan oldu.
Dün sabah saatlerinde yaşanan olayı okurlarımla paylaşmak istiyorum.
Osmaniye Belediyesi Asri mezarlığından 2003 yılının 5.’nci ayında 42 m2’lik aile mezarlığının tapusu alınır. Haydar Canlı isimli vatandaş adına alınan aile mezarlığının tabusu 18 parsel, 5 ada olarak kayıtlıdır.
Haydar Canlı’nın amcası Mehmet Canlı hayata veda eder, Osmaniye Devlet Hastanesi morguna konulur. Dün sabah erken saatlerde ellerinde tapu ile Mezarlık müdürlüğüne gelen Canlı ailesi’nin tapulu mezar yerini görevliler bulamaz. Kayıtlarda ve haritada görülen ancak, arsa olarak yeri bulunamadığı için mezar açılması gerçekleşemez. Saat: 09.30’da hastane morgundan alınıp eve getirildikten sonra da toprağa verilmesi planlanan Mehmet Canlı’nın mezarı kazılamayınca aile mezarlık görevlilerinden yerlerinin bulunmasını ister.
Harita üzerinde ve tapudaki kayıtlara göre, komşularının da mezarları bulunamayınca aile cenazeyi nereye defnedeceğinin kaygısına düşer.
Acılı aile, Mezarlık görevlilerinin tapulu aile mezarlığını bir türlü bulamadığını belirtirken, ikinci kez ilginç bir olayla karşılaşırlar.
Görevliler tapulu aile mezarlığının yerini bulamazlar ama çözümünü bulurlar. Saat: 09.15 sıralarında bir yer gösterilir ve aile ikna edilir, cenazenin oraya defnedilmesi için de kepçe ile mezarı kazdırılır.
Böylesi bir olay, cenazeye de, yakınlarına da ikinci kez üzüntü yaşatmaktır. Osmaniye Belediyesi Mezarlıklar Müdürlüğündeki görevliler ellerindeki belgeler doğrultusunda nasıl oluyor da tapulu yeri bulamıyorlar?
2003 yılında alınan tapulu aile mezarlığının yerinin bulunamaması böyle bir arsanın olmadığı veya başkasına satılmış olabileceği de akla geliyor.
Olaya bir başka açıdan baktığımızda ise, cenaze sahiplerinde de hata olduğunu düşünüyorum. Aile mezarlığı yerini alırken hangi bölgede olduğunu bu güne kadar neden gidip görmediler? Belge üzerinde satın alınıp parası ödenirken, insan aldığı yerin bölgesini görüp tanıma gereği duymaz mı?
Osmaniye Asri mezarlıkta yaşanan bu olay gerçekten üzücü bir durum. Bu olayı dün duyduğumda aklıma eski Belediye Başkanı İbrahim Karayiğit’in Karaçay dere yatağında sattığı arsalar ve verdiği tapular geldi.
Şu anki Yurt-Kur binasının karşısında, Dereobası köyüne doğru uzanan Karaçay dere yatağında arsa alanlar ve ellerinde tapuları bulunanların bugün arsalarının yerlerini bilip bilmediklerini, akibetinin ne olduğunu bilenleriniz var mı?
O dönemle satılan arsalar ve tapularını alanlar bugün arsalarının üzerine neler yaptılar veya yapamıyorlar?
Çok sayıda insan parasını ödeyerek arsa almış, konut yapma hayaliyle yaşamışlardı. Bugün o arsaları ve tapuları alanlar da dünkü asri mezarlıktaki aile mezarlığı tapusu gibi olmasın… saygılarımla…
