İnsanların olumsuz olaylar karşısında birlik ve beraberlik içerisinde olmaları neticesinde, yaşanan sıkıntıların çözümlenmesinin kolay olacağı inkar edilemez.
Yılın son ayına girmek üzereyiz, ne kaldı şunun şurasında Kasım’ın ardından Aralık, sonrasında ise yeni bir yıla merhaba demeye hazırlanıyoruz.
Takvim yapraklarını gerilerde bırakırken, arkamıza dönüp baktığımızda olumlu veya olumsuz olayların raporlarına da baktığımız zaman yeni bir yılda nasıl ve neleri yaşayıp, yaşamak istemediklerimizi de düşünmemiz gerekiyor.
Yeni yıl yaklaşırken 2023’ün ülkemiz için “seçim” yılı olduğunu düşündüğümüzde, iktidarı ve muhalefeti ile çalışmaların yoğunlaştığına tanık olmaktayız.
Siyasilerin iktidar olabilmeleri veya iktidarın koltuğunu koruyabilmesi için vatandaşlarla konuşurken, mitinglerindeki kullandıkları sözleri seçerek ve kırıcı olmadan yapmalarını beklemekteyiz.
Bu ülke hepimizin, hepimizin birlikte yaşadığı ülkenin yönetimine talip olmak ta, bütünleştirici olmalıdır. Öyle olması gerektiğini düşünürken, bir dönem iktidarda olabilmek adına; öteleyici, kırıcı ve kışkırtıcı sözcüklerden kaçınılması önem taşımaktadır.
İnsanlar cenazelerde aynı safı tuttuklarında nasıl ortak duygular içerisinde oluyorlarsa, ülkedeki sosyal ve toplumsal huzurlu ortamın yaşanabilmesi için aynı duygular içerisinde olmalarına önem vermelidir.
Vatandaşlar kendi ekonomik kaygıları içerisinde mücadele verirken, ülkeyi yönetenlerin de vatandaşların huzurlu, mutlu olabilmeleri için ortak akılla hareket etmeleri beklenmektedir.
Seçimler yaklaştığında insanlar arasında “bir oy” için sözleri yuvarlayarak konuşmak, insanların kafalarını karıştırmak ve vatandaşa değer veriyormuş gibi görünmek yetmez.
Her zaman ve her an da vatandaşın önemi ve değeri unutulmamalıdır. Vatandaşları siyasi düşüncelerinden dolayı ötelemek veya dışlamaya kalkmak yerine, kazanabilmenin yöntemlerini kullanmak gerekir.
İnsanları kırmak veya küstürmek kolay ama, kazanabilmenin zor olduğunu anlamak zorundayız.
Bu ülkede siyaset yapmak isteyen her vatandaş herhangi bir parti içerisinde çalışma yapar, seçme hakkına sahip olduğu kadar seçilme hakkına da sahiptir.
Eğer siyasi yasağı bulunmuyorsa, bir vatandaşın aday olabilmesinde sakınca bulunmuyorsa ona da saygı duymak demokrasinin kuralları arasındadır.
Bir siyasi parti içerisinde bulunmak, üyesi olmak veya aday olmak “hak” deniliyor, bir başka siyasi parti içerisinde bulunmak ise kabullenilmiyorsa, böyle bir demokrasi anlayışı ve huzur ortamı düşünülemez.
Vatandaşımız 2023 seçimleri öncesinde, ülkemizin ve halkımızın geleceğindeki huzur için siyasilerden; birlik-beraberlik içerisinde olunmasını, kırıcı sözlerden kaçınılmasını bekliyor.
Yorum Yazın