İstanbul’da yeşil alanların yok edilmesi için son günlerdeki eylemleri izliyoruz, haberlerini gazetelerden okuyoruz. Ağaçların kesilmesine karşı çıkan vatandaşlara karşı nasıl davranıldığını da izliyoruz.
Birilerine para kapısı kazandırma uğruna talan edilmek istenilen yeşil alanları savunan halka yapılan davranışları izlerken farklı eleştiriler ve yorumlar getiriliyor.
Yıllar öncesinde Osmaniye’de de bugünkü Park 328 AVM’nin yerindeki çam ağaçlarının kesilmemesi için çevreciler ve bazı sivil toplum örgütleri çeşitli kampanyalar başlattı. Köşemde defalarca olayı gündeme taşıdım, başka meslektaşlarımda olayı gündeme taşımasına rağmen bir türlü çam ağaçlarının kesilmesine engel olamamıştık.
Valilik binasının yanında çam koruluğu olan yeşil alanın çay bahçesi, park ve dinlenme yeri olarak bırakılması yönünde uğraşlar verdik. Dönemin Valisi düzenlediği basın toplantısında çam ağaçlarının çoğunluğunun yerinde kalacağını, az sayıda çam ağacının kesileceğini söylemişti. Oraya AVM inşaatı yapmak isteyen firma yetkilileri Osmaniye Valisini bile inandırmışlar, birlikte yapılan toplantıda da basın mensuplarını Vali inandırmaya çalışmıştı.
Gün oldu, inşaat başladı. Çam ağaçlarının kesimi için öyle bir gün beklendi ki, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın OSB’deki Tosçelik tesislerinin açılış programı gerçekleşirken, Osmaniye’de de çam ağaçları kesiliyordu.
AVM inşaatını yapacak olan firma yetkililerinin de, Vali’nin de anlattıkları gibi olmadı, oradaki çam ağaçlarının yüzde 95’i kesildi.
Bugünlere gelelim, orası beton yığını haline geldi. Araçlar parkedecek alan bulamaz duruma geldi, kent o tarafa kaymış durumda. Yeşil alan sorunu yaşanıyor. Valilik, Emniyet müdürlüğü, Adliye, Defterdarlık, Milli Eğitim Müdürlüğü, Özel İdare gibi kamu kurumlarına gelen Kadirlili, Sumbaslı, Düziçili, Behçeli ve değişik ilçe ve köylerden gelen vatandaşlar işlerini bitiremeyip, öğleden sonraya kaldığı zaman oturup dinlenecek yer aramaya başlıyorlar.
Park 328 AVM’nin içerisindeki beton yığını kafeteryasına oturup bir yudum çayı zevkle içemiyorlar. Köyden gelmiş bir insan yeşil alan görmek ister, çam kokusunu içine çekmek ister.
O zamanlar bu çamlık alan çay bahçesi ve park olarak bırakılsaydı, yapılacak olan AVM ise kentin dışında bir alana yapılsaydı bu kadar yığılma olur muydu?
Valilik binasının koridorunda yürürken bir kurum Müdürü ile karşılaştığımda, Park 328 AVM’nin yerinin yanlış olduğunu, oradaki çam ağaçlarının kesilmesine yeterli tepkinin gösterilmemesi nedeniyle bugünkü hale geldiğini anlatırken, İstanbul’daki olayları da anlatmaya başladı. Sonrasında, benim köşemde işlediğim konuları anımsatarak, o zamanlar bana pek katılmadığını, ancak yıllar sonrasında benim yazdıklarımdaki gerçeklerin bugün yaşanması ile birlikte haklı olduğumu söylemeye başladı.
Osmaniye’de bir hizmet yapılırken, inşaatın nereye ve nasıl yapılacağı, yıllar öncesinin hesaplanması gerektiği neden düşünülmüyor? Yöneticilerimiz önündeki 5 yılı değil, 50 yılı planlayarak hizmetler inşa etseler gelecekte daha saygı ile anılacaklarını bile hesap etmeden, hizmet yaptıklarını sanıyorlar. Sonunda da sıkıntıyı Osmaniye ve yaşayan insanlar çekiyor. Saygılarımla…
