Sosyal medya üzerinden başkalarının sözlerine “beğeni yapmak” veya altına farklı yorumlar yapmak ayrı bir olay, bir de kendi aklınızdan geçenleri, yüreğinizin sesine göre konuşup yazmak gibi eylemler vardır.
Hiçbir iktidar elindeki koltuğu bırakmak istemez, her muhalefettekilerin de tek amacı iktidara gelmek için uğraş vermektir.
Gözleri görmeyen bir insan, karşısından gelen birinin ayak seslerinden, adını ise konuşmasından anlayabildiğine tanık oluyoruz. İnsanda sadece görme duyularının dışında diğer organlarının da çeşitli işlevleri olduğu gerçeğinden yola çıkarsak; bazı olaylar karşısında “kendi aklını söylemeyen” kişilerin neyi yapmak istedikleri elbette toplumda şaşkınlık oluşturacaktır.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ile bazı Belediye Başkanları görevden alınıp yerlerine Valiler atandı. Bu Belediye Başkanlarının siyasi partilileri olay karşısında tepkiye hazırlanıyordu ki, Diyarbakır’da HDP binası önünde; “Çocuklarının terör örgütü tarafından kaçırıldığı söyleyen kadınların” oturma eylemleri başladı.
Bu eylemin yeni başlamış olması sizce düşündürücü olabilir miydi!? Bu bölgedeki gençler 40 yıla yakındır değişik yöntemlerle terör örgütü içerisinde eylemlere katılırken, 2019 yılının ilk yarısı sonrası ve Belediye Başkanının görevden alınmasının ardından gerçekleşmesi bir tesadüf olabilir miydi!?
Evlatlarının sağlığı ve gelecekleri için kadınlar parti binası önünde oturma eylemi yaparken, sayıları da her geçen gün artmaya başladı.
İktidar partisi yetkilileri kadınlara destek verdiklerini belirterek, “terör destekçisi” olarak o partiyi hedef göstermeye başlayan konuşmalara başladı. Oysa o siyasi Parti hala İçişleri Bakanlığı’nda yasal olarak, TBMM’de Milletvekilleri ile temsil ediliyordu.
Suriye sınırında ABD ile birlikte güvenilir bölge oluşturma çalışmaları yapan ülkemizin yöneticileri; “ABD’nin tırlar dolusu silahları terör örgütüne gönderdiğini” tv kanallarından söylerken, aynı zamanda devletimizin istihbarat örgütleri de ABD askerleri tarafından terör örgütüne silahlı eğitimler verdiği konusunda medyada haberler yayınlanıyordu.
Halkımız bu haberleri izlerken, Diyarbakır’ın Kulp ilçesi Ağaçkorur köyü yakınlarında odun toplamaya giden vatandaşların bulunduğu araca BTÖ tarafından el yapımı patlayıcı düzeneği ile yapılan eylem sonucu 7 kişi yaşamını yitirirken, 10 kişi de yaralandı.
Bu olayların yaşandığı günlerde, siyasilerin konuşmaları farkındalık içerisinde olmaya başladı.
Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyesi Bülent Arınç’ın, Görevden alınan Belediye Başkanlarından Ahmet Türk ile CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ile ilgili konuşmaları’na AKP’lilerden çok MHP Genel Başkanı Bahçeli’den gelmesi olayı sizlerin aklına neler getirebildi!?
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe’de 29 Büyükşehir Belediye Başkanı ile buluştu.Toplantı sırasında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun oturduğu sandalyenin ayağı kırıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan; “Biz bir şey yapmadık, sen sandalyeyi kırdın!” diye konuştu.
Cumhurbaşlığı’nın düzenlediği bir toplantıda ve Beştepe gibi bir yerde konuklardan birinin sandalyesinin ayağı kırılıyorsa, bu sandalyedeki kişinin de 100 kilodan aşağı ağırlığı var ise, bu odayı döşeyenler mobilyacılardan hesap sorulup sorulmayacağını merak ediyorum!?
Bana ayrılan sütun bitti, ileriki sayılarda buluşmak üzere, saygılar sunarım…
