Gündem; insanların inançları üzerinden kendisine taraftar toplayıp, onların beyinlerini yine uyuşturmak suretiyle 15 temmuz tarihindeki faşist saldırı girişiminin planlayıcısı Fetöş’le ilgili yaşanıyor.
Bu zihniyetle ilgili yıllardır yaza yaza ne yaz aylarını gerilerde bıraktık. Yaza yaza ne yazılarımız gazetelerin sütunlarında anı olarak kalmadı ki? Ama söz dinletemedik “okumak yerine dinleyerek inandıklarını sananlara!”
Şimdi biraz gündeme yansıyan haberlere göz atalım. Hani o, “türbanlı bacılar” var ya, okuma özgürlükleri elinden alındığı söylenilen, böylelikle siyasi konuşmalar yaparak halktan oy isteyenlerin gündem oluşturdukları, onların inançlı “bacılar” olarak kamuoyunda kitle oluşturmaya çalıştıkları kadınlar…
Başörtüsüne karşı olmadığımızı, ancak bunun bir simge olarak ve siyasi bir amaçla kullanılmasının gelecek süreçte sakıncalarından sözetmiştim.
Fetö’nün elemanlarının sızmadığı yer kalmamış, her kurumdan, her köşe-bucaktan birileri çıkarılıp adli makamlara getiriliyor. Önceki gün, iktidara yakın bir gazetenin bölge ekindeki haber: “Fetö’cü katipler gözaltında” başlığının altını okuduğumuzda; Kahramanmaraş ve Adana Adliyesi’ndeki 66 zabıt katibinin gözaltına alındığı, bu kişilerin köstebeklik yaptıklarından sözediliyor.
Haberin yanındaki 4 kadının da başının kapalı olması olayının tesadüf mü, yoksa, gazetenin sayfa sekreterinin mi böyle bir fotoğraf koyduğunu bilemiyorum! “Başörtülü bacılarıma dokunma!” diyerek slogan atanlara duyurulur!
İzmir’de FETÖ’ye ait bir okulda alçıdan yapımlaş 2 el bulunmuş. Bunların Gülen’in elleri olduğu ve askeri okul öğrencilerinin bu elleri öperek bağlılık yemini ettiği belirtiliyor!
Fetöş’ün burnunu sildiği peçeteyi yiyenler, tırnaklarını ve saçının tellerini kitapları arasında saklayanların da olduğunu eğer okuma zahmetinde bulunursanız öğrenebilirsiniz!
Cübbeli Ahmet Hoca, 12 mart 2015 tarihinde “Bizde demokrasi yok… Allah muhafaza, ne demokrasisi. Biz şeriatçıyız. Demokrasi çok tehlikeli bir laftır” sözlerinin ardından, ağız değiştirmesini de iyi okumak gerekiyor!
Tarih 4 Ağustos 2016 “Bir gece demokrasi nöbeti tutan kişi, ne kadar günahı olsa da cennetliktir. Demokrasi nöbeti çok sevaptır.”
Bu zat’a ne demeli şimdi!? Ben değil siz yorumlayın.
Yani Anayasa görüşmeleri için siyasi parti temsilcileri bir araya geleceklermiş. Ak Parti’den yapılan açıklamaya göre, yeni Anayasa konusunda bu hafta muhalefet partileriyle görüşmeler yapılacağı belirtiliyor.
Yeni Anayasa denilen olay “Başkanlık sistemi mi!?” Yeni Anayasa yaptık diyelim, Başkanlık sistemini de getirdik! Değişen ne olacağını ben merak ediyorum, sizleri bilemem! Allah aşkına; 15 temmuz darbe girişimi sonucunda Devletimizin en üst düzeyindeki Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın 6 yaverinden 5’inin “hain” olduğu anlaşılmadı mı? Genel Kurmay Başkanı’nın yaveri’nin ‘hain’ olduğu anlaşılmadı mı?
Ne olacak yani; Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Devlet Başkanı” olması ile birlikte yaverlerinin tamamı ‘devlet yanlısı’ olacağını düşünüyorsa, bugün bu olaya mevcut Anayasa’ mı karşı geldi, yoksa yanınıza yaklaşanların sinsi planlarını aklınıza bile getirmeden koltuğunuzun altına alıp beslerken bu kişilerin kimler tarafından gönderildiği ve geçmişlerini araştırmadınız mı?
Osmaniye’de ilk günlerden başlamak üzere Fetöş’ün okullarının işlerini yapıp, gazetelerinde boy boy haberlerle kamuoyuna tanıtımlarını yapanların “Demokrasi Nöbeti” etkinliklerinde ön saflarda olduklarını, hatta farklı şekilde de “günah çıkarma!”ya kalkıştıklarına ben sezinliyorum.
Sizler bunu fark edemiyorsanız, “Başkanlık sistemi” bile gelse, bu işin içinden çıkmanız zor olacaktır!.. Esenlikle…
Bu zihniyetle ilgili yıllardır yaza yaza ne yaz aylarını gerilerde bıraktık. Yaza yaza ne yazılarımız gazetelerin sütunlarında anı olarak kalmadı ki? Ama söz dinletemedik “okumak yerine dinleyerek inandıklarını sananlara!”
Şimdi biraz gündeme yansıyan haberlere göz atalım. Hani o, “türbanlı bacılar” var ya, okuma özgürlükleri elinden alındığı söylenilen, böylelikle siyasi konuşmalar yaparak halktan oy isteyenlerin gündem oluşturdukları, onların inançlı “bacılar” olarak kamuoyunda kitle oluşturmaya çalıştıkları kadınlar…
Başörtüsüne karşı olmadığımızı, ancak bunun bir simge olarak ve siyasi bir amaçla kullanılmasının gelecek süreçte sakıncalarından sözetmiştim.
Fetö’nün elemanlarının sızmadığı yer kalmamış, her kurumdan, her köşe-bucaktan birileri çıkarılıp adli makamlara getiriliyor. Önceki gün, iktidara yakın bir gazetenin bölge ekindeki haber: “Fetö’cü katipler gözaltında” başlığının altını okuduğumuzda; Kahramanmaraş ve Adana Adliyesi’ndeki 66 zabıt katibinin gözaltına alındığı, bu kişilerin köstebeklik yaptıklarından sözediliyor.
Haberin yanındaki 4 kadının da başının kapalı olması olayının tesadüf mü, yoksa, gazetenin sayfa sekreterinin mi böyle bir fotoğraf koyduğunu bilemiyorum! “Başörtülü bacılarıma dokunma!” diyerek slogan atanlara duyurulur!
İzmir’de FETÖ’ye ait bir okulda alçıdan yapımlaş 2 el bulunmuş. Bunların Gülen’in elleri olduğu ve askeri okul öğrencilerinin bu elleri öperek bağlılık yemini ettiği belirtiliyor!
Fetöş’ün burnunu sildiği peçeteyi yiyenler, tırnaklarını ve saçının tellerini kitapları arasında saklayanların da olduğunu eğer okuma zahmetinde bulunursanız öğrenebilirsiniz!
Cübbeli Ahmet Hoca, 12 mart 2015 tarihinde “Bizde demokrasi yok… Allah muhafaza, ne demokrasisi. Biz şeriatçıyız. Demokrasi çok tehlikeli bir laftır” sözlerinin ardından, ağız değiştirmesini de iyi okumak gerekiyor!
Tarih 4 Ağustos 2016 “Bir gece demokrasi nöbeti tutan kişi, ne kadar günahı olsa da cennetliktir. Demokrasi nöbeti çok sevaptır.”
Bu zat’a ne demeli şimdi!? Ben değil siz yorumlayın.
Yani Anayasa görüşmeleri için siyasi parti temsilcileri bir araya geleceklermiş. Ak Parti’den yapılan açıklamaya göre, yeni Anayasa konusunda bu hafta muhalefet partileriyle görüşmeler yapılacağı belirtiliyor.
Yeni Anayasa denilen olay “Başkanlık sistemi mi!?” Yeni Anayasa yaptık diyelim, Başkanlık sistemini de getirdik! Değişen ne olacağını ben merak ediyorum, sizleri bilemem! Allah aşkına; 15 temmuz darbe girişimi sonucunda Devletimizin en üst düzeyindeki Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın 6 yaverinden 5’inin “hain” olduğu anlaşılmadı mı? Genel Kurmay Başkanı’nın yaveri’nin ‘hain’ olduğu anlaşılmadı mı?
Ne olacak yani; Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Devlet Başkanı” olması ile birlikte yaverlerinin tamamı ‘devlet yanlısı’ olacağını düşünüyorsa, bugün bu olaya mevcut Anayasa’ mı karşı geldi, yoksa yanınıza yaklaşanların sinsi planlarını aklınıza bile getirmeden koltuğunuzun altına alıp beslerken bu kişilerin kimler tarafından gönderildiği ve geçmişlerini araştırmadınız mı?
Osmaniye’de ilk günlerden başlamak üzere Fetöş’ün okullarının işlerini yapıp, gazetelerinde boy boy haberlerle kamuoyuna tanıtımlarını yapanların “Demokrasi Nöbeti” etkinliklerinde ön saflarda olduklarını, hatta farklı şekilde de “günah çıkarma!”ya kalkıştıklarına ben sezinliyorum.
Sizler bunu fark edemiyorsanız, “Başkanlık sistemi” bile gelse, bu işin içinden çıkmanız zor olacaktır!.. Esenlikle…
