Şairlerin kaleminden, Ozanların telinden üretilip halkla paylaşılan ezgilerimizin sözleri, insanı alır götürür duyguların en anlamlı yerlerine…
Halkın sıkıntılarını, sevinçlerini, öfkelerini, beklentilerini, haykırışlarını, sitemlerini anlatır ozanlar bağlamanın tellerini seslendirerek.
Bataklıktaki otların arasında akşam saatlerinde öten kurbağanın sesinin bile kulağa hoş geldiğini, alıştığımız zaman duymayınca merak ettiğimiz anlar olmuştur.
Söz ve müziği; Kahramanmaraşlı, Aşık Meftuni (Mustafa Doğan)’a ait olan “Beni de düşün beni de” başlıklı ezgiyi duygulanarak dinleriz.
Bu ezgiyi dinlerken, günümüze yorumlayanlarınız da olabilir, farklı şekilde yorumlayanlar da!
Sözlerinin yazıldığı tarihi bilemem ama, tarihe bir yaprak düşmüş olan ve ölümsüz bir eser olarak bildiğim; “Beni de düşün beni de” şiirini sizlerle paylaşmak istedim.
“Yeter ömrümü yeme, beni de düşün beni de./Dediğim dedik deme, beni de düşün beni de./
Beni de düşün beni de, beni de düşün beni de./Hep kendini düşünme, gel beni de düşün beni de./
Aşkın ile yanarım, etrafında dönerim./ Yine seni severim, beni de düşün beni de./
Çağır beni yanına, can katayım canına./ Elin koy vicdanına, beni de düşün beni de./
Sevda yüklü yürürüm, sabırsızca dururum./ Yok mu benim gururum, beni de düşün beni de./
Meftuni’yim nolayım, nolduğumu bileyim./ Yapma kurban olayım, beni de düşün beni de./”
Bu şiirini neden paylaştığımı düşündünüz bilemem ama, günümüzdeki ekonomik yaşamın, insanlar üzerinde sosyal çöküntüleri oluşturduğu olumsuzlukların yaşanmasında, sorumluluk duyması gerekenlerin anımsamalarını istedim.
Vatanımızda huzurlu yaşamayı sürdürmek istiyorsak; emperyalist güçlerin oyunlarına dikkat etmemiz gerekiyor. Ekonomik alanda, dışa bağımlı olmamaya özen göstermeye dikkat etmek gerekiyor. Toplumun gördüklerini, yaşadıklarını ve bildiklerini; gözlerinin içine baka baka yanıltıcı sözcüklerle anlatmak isteyenlerin konuşmalarını iyi okumak gerekiyor.
Gazete haberlerini okumak, Tv haber bültenlerini izlemek gerekiyor. Ankara’da; 38 yaşında, 15 yıllık Matematik öğretmeni İnan Avşar’ın, Antalya-Manavgat’ta 48 yaşındaki 2 çocuk babası Halil Yılmaz’ın banka borçları nedeniyle bıraktığı borç sonunda intihar olayını “İyi okumak” zorundayız!..
Zorundayız diyorum; bu ülkede yaşayan insanların, yüzde 99’unun Müslüman olduğu belirtiliyor, Ülkeyi 18 yıla yakındır yöneten aynı siyasi parti sözcüleri; “İnançlı ve imanlı gençlik” yetiştirme adına, “İmam-Hatip”Okul sayılarını artırıyor ve maddi harcamaları da bu yönde ağırlık yapıyorsa, sonuçlara bakmak gerekiyor!
İlaç fiyatlarına yüzde 12 zam yapıldı. Sahi ya; emeklilerin maaşına ne kadar zam yapılmıştı!? Saygılarımla…
