Türkiye 14 Mayıs’ta 13. Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekili seçimlerine kilitlenirken, atışma, tartışma ve kullanılan dillerde de farklılıklar yoğunlaştı.
Adaylar deyim yerindeyse “eteklerindeki taşı dökmeye” başlar oldular.
Cumhurbaşkanı Adaylığı için 4 isimin yarışacağının belli olmasının ardından, siyasi kulislerdeki eleştirilerin de artmaya başladığını görüyoruz.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Hatay’da depremzedelerle ilgili konuşmasındaki “talihsiz” sözler, muhalefet tarafından tepkiyle karşılandı.
Ak Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı eleştirirken; “Kendisi kürsüye çıkıp dedi ki ‘burası CHP’li demedik, bunlar da vatandaşlarımız dedik.’ Psikolojik, psikiyatrik bir vaka. Kendine gel sayın Erdoğan. Sen 85 milyonun tamamına karşı sorumlusun”diye konuştu.
Bu arada Akşener’in bir diğer tepkisi ise, Cumhurbaşkanlığı Kabine üyelerinin milletvekili adayı olması yönünde oldu. Ak Parti’den Nevşehir Belediye Başkanı seçildikten bir süre sonra istifa eden eski Belediye Başkanı Rasim Arı’nın İyi Parti’ye katılması da dikkat çeken olaylar oldu.
YRP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Altınöz’ün, Kemal Kılıçdaroğlu’na seslenerek Karamollaoğlu için; "Böyle Cumhurbaşkanı yardımcısı olmaz. böyle bir insanı Cumhurbaşkanı yardımcısı falan yapmaya sakın kalkmayın" demesi tartışmalara yenisini ekledi.
Fatih Erbakan’ın “Cumhur ittifakı”na katılma gerekçesini açıklarken;
"Karşı blokta sol, komünist, sosyalist, ateist fraksiyonların bir araya gelmesi, FETÖ ve PKK unsurlarının destek olduğunu görmemizin etkisi oldu" sözleri yine gündem oluşturmaya başladı.
Ak Parti Grup Başkan vekili Özlem Zengin’in; “Ailenin korunması ve kadına karşı şiddetin önlenmesine dair kanun kırmızı çizgimizdir” sözleri üzerine, “Tehdit ediliyorum” sözleri yine Ak Parti ile YRP arasında yeni tartışmaları da beraberinde getirir oldu.
Bu arada Hüda Par’ın Genel başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’nun “Cumhur ittifakı”nı destekleyeceğini ve Milletvekili seçimlerine Ak Parti listelerinden
Girecekleri yönündeki sözler de tartışılan olaylar arasında yerini aldı.
Cumhurbaşkanı adaylığı için yarışan TEK Parti Genel Başkanı Ahmet Özal, 100 bin imza toplayamadığı için yarıştan kopmuştu. Özal’ın imza toplama süreci ile ilgili ilginç iddiaları gündem oluşturdu.
Özal’ın 100 bin imza toplanması sırasında yaşananları dile getirirken, ileri sürdüğü iddialar da ilginçti: “Ak Parti’nin de kendi çalışmaları oldu. Onları da biliyoruz.
Tabi bu işin içinde siyasi hesaplar var. Birinci tur ikinci tur çalışmaları için bazıları bazılarını destekledi. 100 lira, 200 lira verip imza toplamak da demokrasiye yakışan bir şey değil.”
İmza toplama yarışında istenilen rakama ulaşarak Cumhurbaşkanı Adayı olma hakkını elde eden Sinan Oğan rakiplerini eleştirdi.
Oğan, gazetecilerin 47 gün sonra Türkiye’de özgürce gazetecilik yapacaklarını vurgularken, rakipleri için ise; “20 senedir yeni sözü kalmayan Erdoğan var, 20 senedir muhalefette etki oluşturamayan Kılıçdaroğlu var ve bir önceki seçimi kazanamamış İnce var.
Bir tek Türk milletine umut olabilecek aday olarak huzurunuzdayım" diyordu.
Yorum Yazın