Günümüzdeki siyasiler, yerel gazeteleri okumaktan kendilerini bir kenara bırakmış gibi görüyorum.
Yerel gazeteleri okumayanlar yerel anlamda siyasal, ekonomik, sosyal ve kültürel anlamda ne gibi çalışmalar yapabileceklerini merak ediyorum.
Yıllardan bu yana günlük olarak Osmaniye gündemini oluşturan olayları sütunlarıma taşıyorum. Bu kentin sağlıklı yaşayabilmesi uğruna bilgisayarımın başında gözlerimi yoruyor, klavyemi çalıştırıyor ve gazetemizde olayları, sorunları gündeme taşıyorum.
Bizim görevimiz; sorunları yetkililere aktarmak, anımsatmak ve çözüm yollarını istemekse eğer, bu sorunların yazıldığını okuyan yetkili ve etkililer neden suskun, gayet sakin olarak duruyorlar?
Osmaniye’nin ekonomik, sosyal, siyasal, kültürel ve diğer yaşam koşullarına kimler yön veriyor, kimlerin direktifleri doğrultusunda hareketler yapılıyor?
Osmaniye’nin Merkez Belediye Başkanı Kadir Kara’nın bile hangi koşullara uyarak bu kentin tanıtımı ve gelişmesi için eksik, aksak veya hatalı işler yapıp yapamayacağını düşünebilir miyiz?
Benim en iyi okurlarım, gazeteciliği ve gazetenin hazırlanmasını bilen insanlar arasında yeralıyor.
Osmaniye Valiliği Basın ve Halkla ilişkiler Müdürü Osman Turunç, günlük yazılarımdaki olaylardan birinden etkilenmişse, beni cep telefonu ile arayarak sohbet eder, teşekkür eder ve ayrıca ‘gıdasını alır’
Gazete büromum karşısındaki işyerinde sabahın erken saatlerinde gazeteleri eline alarak okuyan, Osmaniye’deki siyasetçilerin mutlaka yanına gelip görüştükleri, ‘siyaset akademisi başkanı’ olarak tanımladığım Duran Güntürkün, Hürriyet gazetesindeki köşe yazılarından önce benim yazımı okuduğunu söylemesinden mutlu oluyorum.
Siyasetle uğraşmak isteniyorsa, siyasetin inceliklerini bilmek gerekiyor. Halkı; (!..) sayarak siyaset yaparsanız, avucunuzu yalarsınız!.
Halka ulaşmanın yolu olan basını yanınızda göremezseniz, yaptığınız siyasette başarısız olursunuz.
Yapılmış gösterilmiş diye bir eylem yapılıyorsa, ben bunu ciddiye almam. Cuma günü Saadet Partisi’nin Ahmet Şekip Ersoy Kültür Merkezi salonunda konferansı vardı. SP Osmaniye il yöneticilerinin bu konferansın duyurulması için yerel basına bilgi mesajı çekti.
Kimler geldi bu konferansa, kaç gazete yazdı bu haberi?
CHP veya Ak Parti’de de aynı olaylar yaşanabilir. Gazetecilere elekronik posta ile bilgi vermek veya cep telefonlarına mesaj çekmekle bu iş bitiyor mu?
Sizler; siyasi çalışmalarınızı haber yaptırmak üzere gazetecileri etkinlik salonuna davet ederken, O gazetecilerin önemli gün veya haftalarda yanlarınıza geldiklerinde; “kutlama mesajı” veriyor musunuz? Veya O gazeteye yılda bir kez olsun abone oluyor musunuz?
Eğer bunları yapmıyorsanız, yani gazetelerin çıkmasına siz destek olmuyorsanız, o gazetelerden de sizlerin etkinliklerini sütunlarında yazma gibi bir olayı beklemeye hakkınızın olmadığını bilmeniz gerekir.
Ekmek; emeğin ürünü ise eğer, ekmeğin kazanılması noktasında bilgi birikimi olmayanlar ve insanların ekmeği ve emeğini sömürenler günün birinde mutlaka yenilgiye uğramak zorunda kalırlar. Saygılarımla…
Yerel gazeteleri okumayanlar yerel anlamda siyasal, ekonomik, sosyal ve kültürel anlamda ne gibi çalışmalar yapabileceklerini merak ediyorum.
Yıllardan bu yana günlük olarak Osmaniye gündemini oluşturan olayları sütunlarıma taşıyorum. Bu kentin sağlıklı yaşayabilmesi uğruna bilgisayarımın başında gözlerimi yoruyor, klavyemi çalıştırıyor ve gazetemizde olayları, sorunları gündeme taşıyorum.
Bizim görevimiz; sorunları yetkililere aktarmak, anımsatmak ve çözüm yollarını istemekse eğer, bu sorunların yazıldığını okuyan yetkili ve etkililer neden suskun, gayet sakin olarak duruyorlar?
Osmaniye’nin ekonomik, sosyal, siyasal, kültürel ve diğer yaşam koşullarına kimler yön veriyor, kimlerin direktifleri doğrultusunda hareketler yapılıyor?
Osmaniye’nin Merkez Belediye Başkanı Kadir Kara’nın bile hangi koşullara uyarak bu kentin tanıtımı ve gelişmesi için eksik, aksak veya hatalı işler yapıp yapamayacağını düşünebilir miyiz?
Benim en iyi okurlarım, gazeteciliği ve gazetenin hazırlanmasını bilen insanlar arasında yeralıyor.
Osmaniye Valiliği Basın ve Halkla ilişkiler Müdürü Osman Turunç, günlük yazılarımdaki olaylardan birinden etkilenmişse, beni cep telefonu ile arayarak sohbet eder, teşekkür eder ve ayrıca ‘gıdasını alır’
Gazete büromum karşısındaki işyerinde sabahın erken saatlerinde gazeteleri eline alarak okuyan, Osmaniye’deki siyasetçilerin mutlaka yanına gelip görüştükleri, ‘siyaset akademisi başkanı’ olarak tanımladığım Duran Güntürkün, Hürriyet gazetesindeki köşe yazılarından önce benim yazımı okuduğunu söylemesinden mutlu oluyorum.
Siyasetle uğraşmak isteniyorsa, siyasetin inceliklerini bilmek gerekiyor. Halkı; (!..) sayarak siyaset yaparsanız, avucunuzu yalarsınız!.
Halka ulaşmanın yolu olan basını yanınızda göremezseniz, yaptığınız siyasette başarısız olursunuz.
Yapılmış gösterilmiş diye bir eylem yapılıyorsa, ben bunu ciddiye almam. Cuma günü Saadet Partisi’nin Ahmet Şekip Ersoy Kültür Merkezi salonunda konferansı vardı. SP Osmaniye il yöneticilerinin bu konferansın duyurulması için yerel basına bilgi mesajı çekti.
Kimler geldi bu konferansa, kaç gazete yazdı bu haberi?
CHP veya Ak Parti’de de aynı olaylar yaşanabilir. Gazetecilere elekronik posta ile bilgi vermek veya cep telefonlarına mesaj çekmekle bu iş bitiyor mu?
Sizler; siyasi çalışmalarınızı haber yaptırmak üzere gazetecileri etkinlik salonuna davet ederken, O gazetecilerin önemli gün veya haftalarda yanlarınıza geldiklerinde; “kutlama mesajı” veriyor musunuz? Veya O gazeteye yılda bir kez olsun abone oluyor musunuz?
Eğer bunları yapmıyorsanız, yani gazetelerin çıkmasına siz destek olmuyorsanız, o gazetelerden de sizlerin etkinliklerini sütunlarında yazma gibi bir olayı beklemeye hakkınızın olmadığını bilmeniz gerekir.
Ekmek; emeğin ürünü ise eğer, ekmeğin kazanılması noktasında bilgi birikimi olmayanlar ve insanların ekmeği ve emeğini sömürenler günün birinde mutlaka yenilgiye uğramak zorunda kalırlar. Saygılarımla…
