Cumhuriyet’imizin kuruluşunun 92. yıldönümünü kutluyoruz. Bugün öğleden sonra başlayacak olan etkinlikler, yarın gerçekleşecek törenlerle sona erecek.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 92. yıl önce kurduğu ve gençlere emanet ettiği Cumhuriyet’in her geçen gün önemi ve değerini bilmemiz açısından bugünler çok önem taşımaktadır.
Dünya ülkeleri arasında Kadınlara ‘seçme ve seçilme hakkı’nı veren, Dünya ülkeleri arasında çocuklar ve Gençler için Bayram günü hediye eden Atatürk’ün kurduğu bağımsızlık meşalesi Cumhuriyet’i anlamak için çevremize bakmamız yeterli olacaktır.
Komşu ülkelerimize bakıyoruz, emperyalist güçlerin karıştırarak yöneticilerin devrilmesine, öldürülmesine ve halkın da perişan duruma geldiği olayları iyi izlemek ve anlamak önem taşımaktadır.
Son olarak yaşanan Suriye’deki olayların gelişimleri, daha önceki Irak ve diğer ülkelerdeki olayları akıl süzgecinden geçirmek gerekiyor.
Dört bir yanımızdaki ülkeleri karıştıran emperyalist güçlerin ana hedeflerinde Türkiye’nin olduğunun bilginci ile hareket ettiğimizde, Cumhuriyet’in sağlam temeller üzerinde kurulduğunu ve ülkemizdeki karmaşaya halkımızın izin vermediğini de anlamaktayız.
Her ne kadar dış kaynaklı olarak yaşatılan terör olayları karşısında bazı anlarda kuşkular yaşar gibi olsak ta, halkımızın sağduyulu hareketleri, bazı anlarda siyasetçilerin bile önüne geçmiş durumda izlenmektedir.
Atatürk’ün yıllar öncesinde Gençlere vermiş olduğu öğütleri iyi okumak ve anlamak gerekiyor. Hani ülkeyi yönetenlerin, ‘gaflet, dalalet, hatta ihanet içerisinde olabilecekleri’ sözlerini anımsadığımızda, gelinen noktada Cumhuriyet’e sahih çıkan gençler, Türkiye’yi komşu ülkelerde yaşanan karışıklıklara fırsat vermeyeceğini göstermektedir.
Halkımızın sadece özgür ve huzurlu yaşama isteğinden başka bir beklentisi yoktur. İşi olsun, karnını doyuracak kadar da aşının olması bizim halkımızı huzurlu kılmaya yetiyor.
Koltuklarına yapışıp kalkmak istemeyenler, paralarının üzerine yenilerini koyabilme adına yabancı ülkelerle yaptıkları işbirliği neticesinde ülkeyi parselleyen anlayışı Cumhuriyet gençliği kabul etmiyor ve onaylamıyor.
Kendilerine göre yöntem uygulayıp, Cumhuriyet’i farklı yorumlarla halka anlatmaya çalışan anlayışların, insanların inançları üzerinden prim yapmak suretiyle insanları birbirlerine düşman etmeye çalışan anlayışın günün birinde kendi başını yediğine tanık olacaksınız.
Bölücü ve ayrımcı zihniyetin mayası tutmayacağı gibi, halkımızın duyarlı davranışları sayesinde Türkiye, ne Irak, ne de Suriye gibi olamayacaktır. Bu ülkelerdeki karışıklıklara olanak sağlayan emperyalist güçlerin, halkı inançları ile bölmelerinin ardından, yönetimlere karşı başkaldırıları sayesinde bulanık su da balık avlayarak, ellerindeki silahları satması olaylarını bizim insanlarımız iyi okuyabilmektedir.
İnanıyorum ki, Atatürk’ün gençliği, kendisine emanet edilen bağımsız ülkesine ve vatan topraklarına sahip çıkmayı sürdürecek, 92. yıllık geçmişin değerini bilerek, ülkeye ayrımcılık yaparak, sermayelerini insanların inançları üzerinden artırmaya çalışanlara prim vermeden mücadelesini bir an elinden bırakmayacaktır. Saygılarımla….
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 92. yıl önce kurduğu ve gençlere emanet ettiği Cumhuriyet’in her geçen gün önemi ve değerini bilmemiz açısından bugünler çok önem taşımaktadır.
Dünya ülkeleri arasında Kadınlara ‘seçme ve seçilme hakkı’nı veren, Dünya ülkeleri arasında çocuklar ve Gençler için Bayram günü hediye eden Atatürk’ün kurduğu bağımsızlık meşalesi Cumhuriyet’i anlamak için çevremize bakmamız yeterli olacaktır.
Komşu ülkelerimize bakıyoruz, emperyalist güçlerin karıştırarak yöneticilerin devrilmesine, öldürülmesine ve halkın da perişan duruma geldiği olayları iyi izlemek ve anlamak önem taşımaktadır.
Son olarak yaşanan Suriye’deki olayların gelişimleri, daha önceki Irak ve diğer ülkelerdeki olayları akıl süzgecinden geçirmek gerekiyor.
Dört bir yanımızdaki ülkeleri karıştıran emperyalist güçlerin ana hedeflerinde Türkiye’nin olduğunun bilginci ile hareket ettiğimizde, Cumhuriyet’in sağlam temeller üzerinde kurulduğunu ve ülkemizdeki karmaşaya halkımızın izin vermediğini de anlamaktayız.
Her ne kadar dış kaynaklı olarak yaşatılan terör olayları karşısında bazı anlarda kuşkular yaşar gibi olsak ta, halkımızın sağduyulu hareketleri, bazı anlarda siyasetçilerin bile önüne geçmiş durumda izlenmektedir.
Atatürk’ün yıllar öncesinde Gençlere vermiş olduğu öğütleri iyi okumak ve anlamak gerekiyor. Hani ülkeyi yönetenlerin, ‘gaflet, dalalet, hatta ihanet içerisinde olabilecekleri’ sözlerini anımsadığımızda, gelinen noktada Cumhuriyet’e sahih çıkan gençler, Türkiye’yi komşu ülkelerde yaşanan karışıklıklara fırsat vermeyeceğini göstermektedir.
Halkımızın sadece özgür ve huzurlu yaşama isteğinden başka bir beklentisi yoktur. İşi olsun, karnını doyuracak kadar da aşının olması bizim halkımızı huzurlu kılmaya yetiyor.
Koltuklarına yapışıp kalkmak istemeyenler, paralarının üzerine yenilerini koyabilme adına yabancı ülkelerle yaptıkları işbirliği neticesinde ülkeyi parselleyen anlayışı Cumhuriyet gençliği kabul etmiyor ve onaylamıyor.
Kendilerine göre yöntem uygulayıp, Cumhuriyet’i farklı yorumlarla halka anlatmaya çalışan anlayışların, insanların inançları üzerinden prim yapmak suretiyle insanları birbirlerine düşman etmeye çalışan anlayışın günün birinde kendi başını yediğine tanık olacaksınız.
Bölücü ve ayrımcı zihniyetin mayası tutmayacağı gibi, halkımızın duyarlı davranışları sayesinde Türkiye, ne Irak, ne de Suriye gibi olamayacaktır. Bu ülkelerdeki karışıklıklara olanak sağlayan emperyalist güçlerin, halkı inançları ile bölmelerinin ardından, yönetimlere karşı başkaldırıları sayesinde bulanık su da balık avlayarak, ellerindeki silahları satması olaylarını bizim insanlarımız iyi okuyabilmektedir.
İnanıyorum ki, Atatürk’ün gençliği, kendisine emanet edilen bağımsız ülkesine ve vatan topraklarına sahip çıkmayı sürdürecek, 92. yıllık geçmişin değerini bilerek, ülkeye ayrımcılık yaparak, sermayelerini insanların inançları üzerinden artırmaya çalışanlara prim vermeden mücadelesini bir an elinden bırakmayacaktır. Saygılarımla….
