Rahmi M. Koç Müzesi: Geçmişten Geleceğe Ulaşan Bir Yolculuk

Rahmi M. Koç Müzesi, Türkiye'nin ulaşım, endüstri ve iletişim tarihini yansıtan benzersiz bir müze olarak ön plana çıkıyor. Zengin koleksiyonu ile müze, tarihi öneme sahip astronomi araçları ve ölçüm aletlerini içeren değerli objeleri ziyaretçilere sunmaktadır.

Müzenin önemli öğelerinden biri, 14. yüzyıla ait Cafer İbn-i Ömer İbn Devletşah el-Kırmani tarafından yapılan gök küresidir.

Bu gök küresi, bin 25 yıldız içeren takımyıldızların şekillerini gümüş noktalarla göstererek bilinen en eski gök kürelerinden biridir.

Diğer koleksiyon öğeleri arasında 18. yüzyıla ait iççubuk, 19. yüzyıla ait sekstant, oktant, güneş sistemi modelleri, teleskoplar ve çeşitli dürbünler bulunmaktadır.

Müzenin Mustafa V. Koç Binası'nda sergilenen objeler arasında Osmanlı-Türk usturlabı da dikkat çekiyor.

1671 yılında Alî al-Za’tarî tarafından yapılan bu usturlablar, gök cisimlerinin yerlerini belirlemede kullanılırken aynı zamanda Güneş ve yıldızların önceden hesaplanmış konumlarından zamanı belirleme amacını taşıyor.

Ayrıca, 1866 yılında yapılan Osmanlı-Türk rub’u tahtası, gök cisimlerinin yüksekliklerini ölçmek için kullanılırken, Avusturya'da 1871-1881 yılları arasında üretilen transit teleskop da müzenin dikkat çeken parçalarından biridir.

Müze aynı zamanda eğitim projelerine de odaklanmış durumda. Planetaryum / Keşif Küresi, öğrencilere evrenin oluşum sürecini sanal ortamda deneyimleme fırsatı sunarken, Hasköy Tersanesi'ndeki Sihirli Küre, Güneş ve gezegenlerin üç boyutlu görünümünü sağlayarak Güneş Sistemi hakkında detaylı bilgi kazanma imkanı sunuyor.

Keşif Küresi aynı zamanda iklim değişikliği farkındalığı atölyesi ile günümüzün önemli sorunlarına dikkat çekiyor.

Tarihi ve bilimsel açıdan zengin bir deneyim sunan Rahmi M. Koç Müzesi, Türkiye'nin geçmişinden günümüze kadar olan ulaşım, endüstri ve iletişim tarihini anlamak isteyen ziyaretçiler için çekici bir destinasyon olma özelliğini taşıyor.