
Osmaniye'nin Mareşal Fevzi Çakmak Mahallesi'nde 54 yıl önce kurulan ve babasından devraldığı taş değirmende geleneksel yöntemlerle ekmek parasını kazanan Halil İbrahim Biçici, modern değirmenlere karşı direniyor.
Osmaniye'nin Mareşal Fevzi Çakmak Mahallesi'nde 54 yıl önce kurulan ve babasından devraldığı taş değirmende geleneksel yöntemlerle ekmek parasını kazanan Halil İbrahim Biçici, modern değirmenlere karşı direniyor.
Teknolojinin gelişmesi ve modern değirmenlerin yaygınlaşmasıyla taş değirmenciliğin son demlerini yaşadığını belirten Biçici,
"1970'li yıllarda kurulan bu değirmen, son taş değirmenlerden biri. Artık yeni sistemler ve modern değirmenler var.
Osmaniye'de sadece 2-3 tane taş değirmeni kaldı. Biz de babamdan devraldığımız bu geleneği sürdürüyoruz." dedi.
Taş değirmende bulgur, un ve dövme üreterek halka sunduklarını ve müşterilerinin de ürünlerden gayet memnun olduğunu ifade eden Biçici,
"Eskiden insanlar buğdaylarını kendileri kaynatıp değirmene getirirdi. Fakat artık apartmanlarda yaşayan insanlar buğday kaynatamıyor.
Bu nedenle biz kendimiz kaynattığımız buğdayları çekip halka sunuyoruz." diye konuştu.
Taş değirmenciliğin Ordu ve Rize gibi bazı köylük ve kırsal alanlarda hala devam ettiğini, ancak şehirlerde bu sektörün tükenmek üzere olduğunu vurgulayan Biçici,
"Geleneksel yöntemlerle ekmek parasını kazanmaya devam edeceğiz.
Taş değirmenciliği gittiği yere kadar sürdüreceğiz." dedi.

Yorum Yazın