
Osmaniye sınırlarında yer alan ve “Çukurova’nın Efes’i” olarak bilinen 2 bin 700 yıllık Kastabala Antik Kenti’nde 2023 yılında başlayan kazı çalışmaları, geçmişin izlerini gün yüzüne çıkarmaya devam ediyor.
Osmaniye sınırlarında yer alan ve “Çukurova’nın Efes’i” olarak bilinen 2 bin 700 yıllık Kastabala Antik Kenti’nde 2023 yılında başlayan kazı çalışmaları, geçmişin izlerini gün yüzüne çıkarmaya devam ediyor.
İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ile Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi’nin ortaklaşa yürüttüğü çalışmalar kapsamında, tarihi sütunlu caddenin yanında bulunan alanda önemli bulgulara ulaşıldı.
2023 yılında Arkaik Dönem tanrıçası Kubaba’ya ait olduğu düşünülen ve M.Ö. 540’lı yıllara tarihlenen bir tapınak kalıntısı keşfedilmişti.
Bu yıl devam eden kazılarda ise bu tapınağın hemen yanında, daha eski bir döneme ait olduğu düşünülen bir açık hava kaya kült alanı ile iki adet sarnıç kalıntısı bulundu.
Osmaniye İl Kültür ve Turizm Müdürü Burhan Torun, kazı alanındaki son gelişmelere ilişkin yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Kastabala, kutsal bir kent anlamına geliyor ve bu unvanını burada yapılan arkeolojik çalışmalarla bir kez daha kanıtlıyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığımız, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü ve Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi iş birliğiyle yürütülen 'Geleceğe Miras Projesi' kapsamında, kazılar ve restorasyon çalışmaları devam ediyor.
Ayağa kaldırılan sütunların hemen yanındaki alanda, kutsal olduğuna inandığımız bir tapınak bulundu. Bunun yanı sıra, arkeolojik bulgular arasında kesme taşların olduğu ve dini ritüellerin yapıldığına işaret eden kalıntılar da yer alıyor.
Ayrıca, tapınağın hemen arkasında tespit edilen iki adet sarnıç, bu bölgedeki yaşam ve inanç sistemine dair yeni ipuçları sunuyor.”
Kazı alanındaki diğer önemli yapılar arasında antik tiyatro, Bodrum Kalesi, kilise kalıntıları ve bir hamamın bulunduğunu ifade eden Torun, “Milattan sonra 2. yüzyıla tarihlenen bu antik kent, yeni keşiflerle birlikte tarihini daha da erken dönemlere götürebilecek potansiyele sahip” dedi. Torun, yerli ve yabancı turistleri Kastabala Antik Kenti’ni ziyaret etmeye davet etti.
Kastabala Antik Kenti Kazı Başkanı Doç. Dr. Faris Demir ise, 2024 yılında devam eden kazı çalışmaları kapsamında, Arkaik tapınağın hemen alt ve yan kısmında bulunan açık hava kaya kült alanının çok eski bir döneme ait olduğunu belirtti.
Demir, yaptığı açıklamada, “2023 yılında keşfedilen Arkaik Dönem tapınağı, ulusal ve uluslararası basında büyük yankı uyandırmış ve Türkiye’de arkeolojik keşifler sıralamasında üçüncü, Avrupa’da ise altıncı sırada yer almıştı.
2024 yılında tapınak kazısına devam ederken, bu tapınağın altında ve yanında yer alan açık hava kaya kült alanını keşfettik.
Bu alan, Arkaik tapınaktan bile daha eskiye tarihleniyor. Ayrıca, kült heykelinin oturduğu bir heykel kaidesi ve iki adet sarnıç ortaya çıkarıldı” dedi.
Açık hava kült alanında bulunan taş kesim izlerinin, bu bölgenin daha sonra bir taş kesim alanı olarak kullanıldığını gösterdiğini belirten Demir, “Bu alandan çıkarılan taşlar, Arkaik tapınağın inşasında kullanılmıştır.
Bu, hem yapı tekniği hem de dönemler arasındaki ilişkiyi anlamak açısından çok önemli bir bulgu” diye ekledi.
Kastabala Antik Kenti’nde yapılan çalışmalar, sadece Çukurova’nın değil, Anadolu’nun kadim tarihine ışık tutmaya devam ediyor.
Keşfedilen açık hava kaya kült alanı ve sarnıçlar, bölgenin Arkaik Dönem öncesine kadar uzanan kutsal bir alan olduğunu ortaya koyuyor.
“Geleceğe Miras Projesi” ile desteklenen kazılar sayesinde, antik kentin tarihine dair yeni sayfalar açılmaya devam ediyor.
Yerli ve yabancı ziyaretçilerin yoğun ilgisini çeken Kastabala, hem tarihi zenginliği hem de yapılan arkeolojik keşiflerle bir cazibe merkezi olma yolunda ilerliyor.

Yorum Yazın