Husilerin Kızıldeniz saldırıları küresel ekonomiyi tehdit ediyor

SETA Dış Politika Araştırmacısı Dr. Tunç Demirtaş'ın hazırladığı çalışmada, Yemen'deki Husilerin Kızıldeniz'e yönelik saldırılarının küresel ekonomiyi tehdit ettiği belirtildi.

Çalışmada, Husilerin 19 Ekim'den bu yana İsrail ile bağlantılı olduğunu iddia ettiği 25'ten fazla gemiye füzeler ve kamikaze İHA'lar ile saldırılar gerçekleştirdiği hatırlatıldı.

Bu saldırıların, küresel ticaretin en önemli geçiş güzergahlarından biri olan Kızıldeniz'in güvenliğini tehdit ettiği vurgulandı.

Çalışmada, Husi saldırılarının küresel ekonomik güvenliği ve deniz seyrüseferini etkilediği, tedarik zincirinde aksamalara yol açtığı ve yeni rotalara yönelme eğilimini artırdığı kaydedildi.

Söz konusu risklerin de etkisiyle küresel ekonomi ve gemi sigortalarındaki maliyetlerin giderek arttığı belirtildi.

Çalışmada, alternatif rotalar veya ulaşım türlerinin konuşulması söz konusu olsa da mevcut alternatiflerin maliyeti artıracağı ve sürecin uzamasına sebep olacağı ifade edildi.

Ayrıca, Husilerin ticari gemilere yönelik saldırıları savaş primi sigortasını yüzde 500'den fazla oranda artırdığının altı çizildi.

Askeri güvenlik açısından ise Husilerin oluşturduğu tehditle birlikte ABD'nin Ortadoğu'daki önemli bir müttefiki olan Suudi Arabistan'ın ve diğer Körfez ülkelerinin Husilerden algıladığı tehditler,

Afrika Boynuzunda ortaya çıkan gerilim hatları gibi çeşitli gündem maddeleri bölgenin askerî açıdan güvenliğini Kızıldeniz jeopolitiği bağlamında daha fazla öne çıkarıyor.

Çalışmada, güvenlik konusundaki en büyük risklerden birinin ABD ve İngiltere'nin doğrudan Husilere yönelik hava saldırıları olduğu belirtildi.

Bu saldırıların Aden Körfezi'ndeki donanmalara saldırı riskini de barındırdığı ifade edildi.

Çalışmanın sonuç bölümünde, Husi saldırılarının Kızıldeniz'in güvenliğini ve küresel ekonomiyi tehdit etmeye devam ettiği,

bu tehdidin azaltılması için uluslararası toplumun ortak bir çaba göstermesinin gerektiği vurgulandı.