160x600
28 Haziran, 2025, Cumartesi
DOLAR38.7786
EURO43.8944
ALTIN4143.5
Yusuf Cinkara Otomotiv

Hatay Milletvekili Kara: Demir-çelik sektörü çevreyi zehirliyor

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
Hatay Milletvekili Kara: Demir-çelik sektörü çevreyi zehirliyor
Abone ol
Cumhuriyet Halk Partisi Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, Türkiye'deki demir-çelik sektörünün çevre üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekti.

Cumhuriyet Halk Partisi Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, Türkiye'deki demir-çelik sektörünün çevre üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekti.

Kara, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye'nin demir-çelik alanında önemli bir üretici olduğuna dikkat çekerek, "Ancak burada gizlenen, hiç konuşulmadan bir köşede tozlanmaya bırakılan gerçekler de var.

İşçi ölümlerinde Avrupa'da ilk sırada yer alışımızdan söz edilmiyor.

Benzer şekilde, bu ekonomik performansı insani ve çevresel maliyetinden de bahse konu olmaması üzerine, iktidar partisi ve medyası bir ittifak halinde bulunuyor.

Burada artık demir-çelik sektörünün de çevre üzerindeki yan etkilerinden konuşmak zorundayız" dedi.

Kara, demir-çelik sektörünün önemli ölçüde kömür tüketimi gerçekleştirdiğini belirterek, "Türkiye Taşkömürü Kurumunun verilerine göre, ülke içinde üretilen kömürün yüzde 27'si demir-çelik tesisleri tarafından kullanılıyor.

2021 yılında, tüm ülkede tüketilen enerjinin yüzde 7'si, sanayide tüketilen enerjinin de yüzde 22'sini demir-çelik sektörü kullanmış.

Entegre tesislerde kömür kullanım oranı yüzde 90 civarında. 2021 yılında hem entegre tesislerin hem de elektrikli ark ocaklı tesislerin 40 milyon tonun üzerinde karbondioksit salınımı yaptığı tahmin ediliyor" ifadelerini kullandı.

Hatay'ın Türkiye'nin demir-çelik üretiminde kayda değer bir ağırlığı olduğunu vurgulayan Kara, şunları kaydetti:

"Türkiye'nin en büyük üç entegre üretim tesisinden birisi Hatay'daki İskenderun Demir-Çelik Fabrikası.

Şehrimizin tarihi de günlük yaşamı da İSDEMİR ve diğer fabrikalardan ayrılmaz durumdadır.

Ancak bizler, artık, çalıştığımız fabrikalardan çıkan dumanlar tarafından zehirlenmek istemiyoruz.

Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansı'nın verilerine göre; Türkiye'nin 35 milyon tonluk çelik üretiminin 12 milyonu Hatay'da gerçekleştiriliyor.

Bu, bir yönüyle, demir-çelik üretimi sırasında ortaya çıkan karbon salınımında da Türkiye'de maalesef ilk sıralarda olduğumuz anlamına gelir.

Bizler, Hatay'da hem sanayi hem de enerji üretimi kaynaklı kirlilikle çok uzun süredir mücadele ediyoruz.

İskenderun Körfezi çevresindeki dört termik santralin kapatılması durumunda her 100 erken ölümden 86'sının önlenebileceğini, kümülatif sağlık maliyetlerinin yüzde 82 oranında azalacağı, konu hakkındaki HEAL raporunda yer aldı."

Türkiye'nin 2053 yılı için tayin ve tespit ettiği "net sıfır emisyon" hedefine ulaşmada, demir-çelik sektöründe de değişime gitmesi gerektiğini vurgulayan Kara, şöyle devam etti:

"Karabük'te, KARDEMİR'de bu konuda ihtiyaç olduğu görülmüştü. Tesisin kullandığı elektriğin güneş panellerinden karşılanması yönünde adımlar atılıyor.

İSDEMİR'in de Çorum'da bir güneş enerjisi santrali için hazırlıklara başladığını biliyoruz. Bu, önemli ama hızlandırılması, genişletilmesi gereken bir süreç.

Tesis içinde harcanan enerji için, kömür yerine yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılması, Hatay'da hem demir-çelik tesislerinin hem de elektrik santrallerinin,

2053 'Net Sıfır' hedefleri doğrultusunda yenilenmesi anlamına gelecektir. Ama ayn zamanda yurt dışında, demir cevherinin eritiminde kömür yerine başka yakıtların kullanılması doğrultusunda yatırımlar, araştırmalar yapılıyor.

Bu yatırımların ve araştırmaların Türkiye'de de gerçekleştirilmesi gerekir. Demir-çelik tesislerinin bacaları, böylece, onlar için ocak başında bekleyenleri, denizleri, ormanları zehirlemeyecektir.

Çevreci  tekniklerle hem kaliteli hem de sağlıklı üretim yapılması bu açıdan mümkün ve gerekli.

Sektörün bu şekilde karbonsuzlaşması, Hatay'a nefes aldırabilir. Fakat meselenin yasal çerçevesini oluşturacak İklim Kanunu halen taslak düzeyinde.

Bir ilerleme sağlanamadı. Bunun aynı zamanda iktisadi bir zorunluluk olduğunu da unutmamalıyız: Zira Avrupa Birliği, 2026 yılından itibaren, çelik malzemeleri dahil, pek çok ürün için karbon vergisi almaya başlayacak.

Ülkemiz ve şehrimiz, gerekli önlemler alınmazsa hem sağlığından hem de ekmeğinden olacaktır."

Örgü İpliği
Anahtar Kelimeler:
  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN
Kalbim Kudüste kaldı programı düzenlendiÖnceki Haber

Kalbim Kudüste kaldı programı düzenlendi

UMKEden kurtarma eğitimiSonraki Haber

UMKEden kurtarma eğitimi

Haber Yorum Üstü

Yorum Yazın

Başka haber bulunmuyor!

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar