Psikolojik sorunların ve bireylerin yaşam kalitesini artıran yöntemlerin ele alındığı bir seminerde, Aile, Evlilik ve Çift Terapisti Prof. Dr. Ekrem Çulfa, fobilerin etkileri ve hobilerin önemine dair önemli açıklamalarda bulundu.
Psikolojik sorunların ve bireylerin yaşam kalitesini artıran yöntemlerin ele alındığı bir seminerde, Aile, Evlilik ve Çift Terapisti Prof. Dr. Ekrem Çulfa, fobilerin etkileri ve hobilerin önemine dair önemli açıklamalarda bulundu.
Çulfa, fobilerin sadece bireyin yaşamını değil, aynı zamanda toplumsal dinamikleri de etkilediğini belirtirken, hobilerin psikolojik iyileşme ve sosyal bağların güçlenmesindeki rolünü vurguladı.
Prof. Dr. Çulfa, fobiyi "bireylerin belirli nesne, durum veya etkinliklere karşı duyduğu aşırı ve irrasyonel korku" olarak tanımladı.
Fobilerin genellikle mantıksız olduğunu ve bireyin günlük yaşamını ciddi şekilde olumsuz etkileyebildiğini ifade eden Çulfa, "Fobiler, sosyal ilişkilerden iş yaşamına, hatta genel yaşam kalitesine kadar birçok alanı derinden etkileyebiliyor. Çoğunlukla çocukluk travmalarına, genetik yatkınlıklara ve çevresel faktörlere dayanıyor" dedi.
Örnek olarak, küçük yaşta bir köpek tarafından ısırılan bir çocuğun ilerleyen yıllarda köpeklere karşı ciddi bir fobi geliştirebileceğini belirten Çulfa, bu tür travmatik deneyimlerin zihinde kalıcı izler bırakabildiğine dikkat çekti.
Fobilerin tedavi edilebilir olduğuna işaret eden Çulfa, bilişsel davranışçı terapinin (BDT) bu korkuların üstesinden gelmede etkili olduğunu söyledi.
"Kaçınma davranışları kısa vadede bireyi rahatlatabilir, ancak uzun vadede korkuyu daha da derinleştirebilir.
Bu nedenle profesyonel yardım almak kritik bir öneme sahip" diyen Çulfa, bireylerin fobileriyle yüzleşmesi gerektiğini belirtti.
Fobilerin aksine, hobilerin bireylerin yaşamını pozitif yönde etkilediğini vurgulayan Çulfa, "Hobi, bireylerin boş zamanlarını değerlendirerek keyif aldıkları ve kendilerini ifade ettikleri etkinliklerdir" dedi.
Hobilerin sadece bir uğraş olmadığını, aynı zamanda bireyin ruhsal dengesini sağlayan, yaratıcılığını geliştiren ve sosyal becerilerini artıran önemli bir araç olduğunu ifade etti.
Hobilerin insan hayatındaki yerini detaylandıran Çulfa, şu ifadeleri kullandı:
"Resim yapmak, bir müzik aleti çalmak, spor yapmak ya da bahçeyle uğraşmak gibi etkinlikler bireylerin sadece stresten uzaklaşmasına değil, aynı zamanda kendi potansiyellerini keşfetmelerine de olanak tanır. Düzenli bir şekilde yapılan hobiler, bireyin mutluluk seviyesini artırırken, sosyal ilişkilerini güçlendirir ve topluma daha bağlı bireyler ortaya çıkarır."
Fobilerin bireyleri sosyal izolasyona sürükleyebileceğini belirten Çulfa, özellikle toplumsal farkındalık yaratmanın önemine dikkat çekti: "Fobiler, toplumda yanlış anlaşılmalara neden olabiliyor.
Bu nedenle yükseklik korkusu veya kapalı alan korkusu gibi yaygın fobiler hakkında toplumda farkındalık oluşturmak, bu bireylerin yaşadıkları zorlukların anlaşılmasını kolaylaştırır."
Hobilerin ise tam aksine sosyal bağları güçlendiren bir etkiye sahip olduğunu belirten Çulfa, ortak ilgi alanlarının bireyler arasında dostluk ve destekleyici bir çevre yarattığını vurguladı.
"Bir spor takımına katılmak, bir sanat atölyesine gitmek ya da bir kitap kulübüne üye olmak, bireylerin yalnızlık hissinden kurtulmalarına yardımcı olur ve kendilerine olan güvenlerini artırır" dedi.
Hobilerin bireylerin yaşamına katkılarından bahseden Çulfa, düzenli olarak bir hobiyle uğraşmanın psikolojik, sosyal ve fiziksel sağlık üzerindeki faydalarını şöyle sıraladı:
Psikolojik Faydalar: Hobi edinmek stresi azaltır, mutluluk hormonu salgılanmasını artırır ve depresyon riskini düşürür.
Sosyal Faydalar: Ortak ilgi alanlarına sahip insanlarla bir araya gelmek, yeni arkadaşlıklar kurulmasını sağlar.
Fiziksel Faydalar: Spor gibi fiziksel aktiviteler, beden sağlığını iyileştirir ve enerji seviyelerini artırır.
Hobi edinmenin önemine dair çağrıda bulunan Çulfa, "Hobiler sadece eğlence değil, aynı zamanda bireyin kendini keşfetmesi ve yaşamın zorluklarıyla başa çıkması için güçlü bir araçtır.
Hayatınıza bir hobi katın, farkı hissedeceksiniz" diyerek sözlerini tamamladı.
Prof. Dr. Ekrem Çulfa’nın açıklamaları, bireylerin hem korkularıyla yüzleşmeleri hem de hayatlarına anlam katacak etkinliklere yönelmeleri gerektiğini bir kez daha ortaya koyuyor.
Fobilerin üstesinden gelmek ve hobilerle yaşamı zenginleştirmek için profesyonel destek almanın yanı sıra, bireysel çabalar da büyük önem taşıyor.
Yorum Yazın