
Hasanbeyli’de ilk kiraz bahçesini kuran İbrahim Kuşçu, 1985 yılından bu yana kiraz üretimine öncülük ediyor.
Kuşçu, Hasanbeyli’de kiraz üretiminin yaygınlaştığını ve bu bölgenin gelecekte "Kirazlıyayla" ya da "Kirazlıdağ" olarak anılacağını ifade ediyor. İşte hikâyesi:
Hasanbeyli’ye kirazı siz getirdiniz. Bu süreç nasıl başladı?
1965 yılında Adana Toprak Su Planlama’da şoför olarak çalışmaya başladım. Bu kurum, bağcılık, bahçecilik, arazi planlaması gibi konular üzerine çalışıyordu. 20 yıl boyunca bu teşkilatta görev yaptım ve birçok yer gezdim. 1982’de emekli oldum ve yayla evi yapmak amacıyla Hasanbeyli’ye geldim.
Hasanbeyli’de bir arazi satın aldım ve burayı yayla evi gibi kullanmayı planladım. Ancak eşim, mezarlığa yakın olduğu için bu fikri istemedi. Başka bir yerde ev yaptık ve oraya yerleştik. Bölgenin coğrafyasını ve iklimini inceledikten sonra burada kiraz bahçesi kurmaya karar verdim. Daha önce gezdiğim ve gördüğüm bahçelerden ilham alarak 12 Aralık 1985’te ilk kiraz ağaçlarını diktim.
Neden kiraz? Daha önce başka bir meyve denemesi yaptınız mı?
Rakım ve iklime uygunluğu nedeniyle doğrudan kiraz üretimine yöneldim. Hasanbeyli’nin rakımı ve iklim koşulları kiraz için idealdi. Bu nedenle başka bir meyve denemesine gerek duymadım.
Diktiğiniz ağaçlardan ilk ürünleri ne zaman aldınız?
1985’te ağaçları diktim. İlk ürünleri 1989’da az da olsa aldım. 1990-1991 yıllarında bahçe, gelir kaynağı olmaya başladı ve verim her yıl arttı. 1994’te bir güreş etkinliği sırasında bir ihracatçı firma, kirazlarımızı satın aldı. Bu olaydan sonra kirazcılık Hasanbeyli’de yaygınlaşmaya başladı.
Kaç ağacınız var ve yıllık ne kadar ürün elde ediyorsunuz?
Bahçemde 155 ağaç vardı, ancak 75’i kurudu. Şu an 75 yetişkin ağacım ve 180 yeni dikilmiş ağacım var. Bir yılda en fazla 14 ton kiraz elde ettim, ancak zamanla ağaçların yaşlanmasıyla bu miktar azaldı.
Ağaçlar neden kurudu?
Kiraz ağaçlarının ömrü maksimum 25 yıldır. Bahçemdeki ağaçlar yaşlanarak verimlerini kaybetti.
Kiraz yetiştiriciliğinde hangi zorluklarla karşılaşıyorsunuz?
Kiraz, çok nemli ve çok soğuk havaları sevmez. Ayrıca titiz bir bakım ve düzenli ilaçlama ister. Hastalık belirtileri görülür görülmez önlem almak gerekir. Örneğin, "monilya" adı verilen çürüme hastalığı, özellikle sık meyve tutan ağaçlarda yayılabilir.
Hasanbeyli’de kiraz üretimi yeterli mi?
Son yıllarda kiraz üretimi hızla yaygınlaştı. Eskiden Hasanbeyli’de frez (eski usul tarım) görürdünüz; artık kiraz bahçeleri göreceksiniz. Hasanbeyli’nin adının "Kirazlıyayla" ya da "Kirazlıdağ" olarak anılacağına inanıyorum.
Kiraz yetiştirmek isteyenlere ne önerirsiniz?
Kiraz bahçesi kurmak isteyenler, ağaçlarına düzenli bakım yapmalı ve hastalıklarla mücadelede zamanında önlem almalı. Ayrıca, dikim sırasında bölgenin rakım ve iklimine dikkat edilmesi gerekiyor.
Kiraz üretiminde devlet desteği hakkında ne düşünüyorsunuz?
Devletin kiraz üretimini teşvik etmesi ve fidan dağıtımı yapması gerekiyor. Ancak dağıtılan fidanlara gerekli özen gösterilmeli. Bedava dağıtılan fidanlar genelde heba ediliyor. Bunun yerine, gerçekten ilgilenen çiftçilere kontrollü bir şekilde destek verilmelidir.
Kiraz üretimi emek ve masrafa değiyor mu?
Kirazın masrafı oldukça düşüktür. %5’lik bir maliyeti vardır; ilaçlama dışında büyük bir gideri olmaz. Ancak ilaçlama yapılmadığında kirazda kurtlanma gibi sorunlar yaşanır ve bu durum hem kaliteyi hem de pazarı olumsuz etkiler.
Elde ettiğiniz ürünü pazarlama konusunda sıkıntı yaşıyor musunuz?
Eskiden ürünleri pazarlamak zor oluyordu, ancak son yıllarda ihracatçılar bölgeye ilgi göstermeye başladı. Şu an ihracatçılar günlük 15 ton kiraz talep ediyor, ancak bu miktarı karşılamak henüz mümkün değil. Hasanbeyli’de kiraz bahçeleri geliştikçe bu sorun da çözülecek.
Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Hasanbeyli halkı kirazcılığı benimsemeye başladı ve bölge için büyük bir gelir kapısı oldu. İnsanlar bu fırsatı değerlendirmeli, çalışmaktan yılmamalı ve üretime katkı sağlamalıdır.