İşlerin zor olduğunu söylemek, yapılacak olan güzel işlerden kaçınmak anlamına mı gelir?
Bence zor olanı başarmak için uğraşmak, çirkinlikleri güzelleştirmeye çalışmak, olumsuz olayları olumlu hale getirmek, huzur ve güvenli yaşamanın yollarını aramak “zor olanı başarmak” anlamına gelir mi?
Zorlukları karşınızda bir engel olarak görmek yerine, zorlukları aşabilmenin yöntemlerini aramak bu kadar zor bir olay mıdır?
Yeni bir yıla girerken, yüreklerimizde güzellikler yaşatmaya çalıştık, konuştuk, yazdık ve güzellikleri yaşama arzularımızı çevremizle paylaştık.
Birileri güzel yaşam olması için uğraş verirken, kilerdeki çuvalın dibini delip, bulgur çuvalındakilerin çevreye dökülmesini için uğraş veren fareleri de iyi hesap etmek gerekiyor.
Eğitimin ve kültürün önemli olduğunu söyler, konuşuruz. Kültürel anlamda kendilerini yetiştirenler öncelikle demokrasiyi yaşamak ve yaşatmak için kendilerine bir yol seçerler.
Çevrenizdeki kişileri de aynı şekilde yetiştirmediğiniz zaman onların arasında sizin anlaşılabilmenizde zorluklar yaşarsınız. Anlaşılmazsınız, anlamazlar sizi, at gözlükleri ile bakanlar karşılarındakilere kendi doğruları için yaşamını sürdürürken, yüreklerindeki kir ve pasları temizleme gereksinimi bile duymazlar.
Olayların gelişimi, oluşumun ilk devrelerine baktığınızda; bazı olumsuzluklar kendini ortaya koyabilir. Ya da algı yöntemi ile gelecek olan tehlikeleri sezinleyebilirsiniz. Bunu sezinlemek zor olabilir ama, işi ciddiye aldığınızda, eğer huzur ortamında bir yaşam istiyorsanız önünüzü iyi görmek ve geçmişteki olaylardan ders çıkarmak zorundasınız.
Tarihin sayfalarını açıp okuyun ve inceleyin. Gerek dini anlamda, gerek siyasi veya ülkelerin sosyal, kültürel ve ekonomik yaşantıları anlamında inceleyin ve araştırın. Karşınıza farklı olaylar çıkacaktır. Bu olayları incelediğinizde toplumların yaşantıları, devletlerin yönetim biçimleri ile yöneticilerin yaptıkları hataların sonundaki gelişmeleri okuyabilirsiniz.
Bu okumak bir kitabı düz olarak okumak anlamına gelmemelidir. Tarihteki toplulukların veya devletlerin yönetimleri sırasında Liderlerin sözleri ve yaşantılarını iyi incelemek önemlidir.
Tarihin geçmişindeki derinliklere inildiğinde, o günkü yaşam koşulları ve teknoloji ile bugünküleri de karşılaştırmak zorundayız.
Geçmişte, at üzerinde; kılış-kalkanla yapılan savaşların yerini şimdi farklı savaş biçimleri almış durumdadır. Sözlerle, heybetli görünmekle, bağırıp çağırmakla karşınızdaki düşmanı yeneceğinizi sanıyorsanız, yenilirsiniz.
Bilim ve teknolojinin geliştiği bir çağda kendinizi geliştirip, bilgi sahibi olarak bu teknolojik aygıtları da yine en iyi şekilde öğrenmek zorundayız.
Önemli olan zor olanı başarmaktır, yaşanan olumsuzluklar karşısında oturup sadece el açmak veya karşınızdaki düşmana “kahrolsun!” demekle yaşatılmak istenilen olumsuz olayları yenemezsiniz!
Kendi tarihimizde yaşanan olaylara bakın, yabancı devlet adamlarının yaşadıklarına ve halkına yaşattıklarına bakın! Nerede hangi hataları yapmışlar, neler yaşanmışta bir devlet parçalanmış bölünmüş veya yıkılmış!?
İnsanları bir arada aynı düşünce etrafında buluşturabilen liderlerin konuşmalarını araştırın, inceleyin ve toplumsal düzenlerinin ne kadar yıl sürdüğünü ya da nasıl parçalanan toplum haline dönüştüğünün neden ve niçinlerini araştırın! Zor da olsa, güzellikleri yaşama uğraşından yılmamak gerek, saygılarımla…
Bence zor olanı başarmak için uğraşmak, çirkinlikleri güzelleştirmeye çalışmak, olumsuz olayları olumlu hale getirmek, huzur ve güvenli yaşamanın yollarını aramak “zor olanı başarmak” anlamına gelir mi?
Zorlukları karşınızda bir engel olarak görmek yerine, zorlukları aşabilmenin yöntemlerini aramak bu kadar zor bir olay mıdır?
Yeni bir yıla girerken, yüreklerimizde güzellikler yaşatmaya çalıştık, konuştuk, yazdık ve güzellikleri yaşama arzularımızı çevremizle paylaştık.
Birileri güzel yaşam olması için uğraş verirken, kilerdeki çuvalın dibini delip, bulgur çuvalındakilerin çevreye dökülmesini için uğraş veren fareleri de iyi hesap etmek gerekiyor.
Eğitimin ve kültürün önemli olduğunu söyler, konuşuruz. Kültürel anlamda kendilerini yetiştirenler öncelikle demokrasiyi yaşamak ve yaşatmak için kendilerine bir yol seçerler.
Çevrenizdeki kişileri de aynı şekilde yetiştirmediğiniz zaman onların arasında sizin anlaşılabilmenizde zorluklar yaşarsınız. Anlaşılmazsınız, anlamazlar sizi, at gözlükleri ile bakanlar karşılarındakilere kendi doğruları için yaşamını sürdürürken, yüreklerindeki kir ve pasları temizleme gereksinimi bile duymazlar.
Olayların gelişimi, oluşumun ilk devrelerine baktığınızda; bazı olumsuzluklar kendini ortaya koyabilir. Ya da algı yöntemi ile gelecek olan tehlikeleri sezinleyebilirsiniz. Bunu sezinlemek zor olabilir ama, işi ciddiye aldığınızda, eğer huzur ortamında bir yaşam istiyorsanız önünüzü iyi görmek ve geçmişteki olaylardan ders çıkarmak zorundasınız.
Tarihin sayfalarını açıp okuyun ve inceleyin. Gerek dini anlamda, gerek siyasi veya ülkelerin sosyal, kültürel ve ekonomik yaşantıları anlamında inceleyin ve araştırın. Karşınıza farklı olaylar çıkacaktır. Bu olayları incelediğinizde toplumların yaşantıları, devletlerin yönetim biçimleri ile yöneticilerin yaptıkları hataların sonundaki gelişmeleri okuyabilirsiniz.
Bu okumak bir kitabı düz olarak okumak anlamına gelmemelidir. Tarihteki toplulukların veya devletlerin yönetimleri sırasında Liderlerin sözleri ve yaşantılarını iyi incelemek önemlidir.
Tarihin geçmişindeki derinliklere inildiğinde, o günkü yaşam koşulları ve teknoloji ile bugünküleri de karşılaştırmak zorundayız.
Geçmişte, at üzerinde; kılış-kalkanla yapılan savaşların yerini şimdi farklı savaş biçimleri almış durumdadır. Sözlerle, heybetli görünmekle, bağırıp çağırmakla karşınızdaki düşmanı yeneceğinizi sanıyorsanız, yenilirsiniz.
Bilim ve teknolojinin geliştiği bir çağda kendinizi geliştirip, bilgi sahibi olarak bu teknolojik aygıtları da yine en iyi şekilde öğrenmek zorundayız.
Önemli olan zor olanı başarmaktır, yaşanan olumsuzluklar karşısında oturup sadece el açmak veya karşınızdaki düşmana “kahrolsun!” demekle yaşatılmak istenilen olumsuz olayları yenemezsiniz!
Kendi tarihimizde yaşanan olaylara bakın, yabancı devlet adamlarının yaşadıklarına ve halkına yaşattıklarına bakın! Nerede hangi hataları yapmışlar, neler yaşanmışta bir devlet parçalanmış bölünmüş veya yıkılmış!?
İnsanları bir arada aynı düşünce etrafında buluşturabilen liderlerin konuşmalarını araştırın, inceleyin ve toplumsal düzenlerinin ne kadar yıl sürdüğünü ya da nasıl parçalanan toplum haline dönüştüğünün neden ve niçinlerini araştırın! Zor da olsa, güzellikleri yaşama uğraşından yılmamak gerek, saygılarımla…
