26 Nisan, 2024, Cuma
DOLAR32.5858
EURO35.0018
ALTIN2457.2
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Yüzüğü farklı organa takarsan!..

Başlıktaki yazımın ilk sözcüğü aslında “Yüzük”tür, ancak tümce içerisinde kullanırken “Yüzük’ü” yerine “Yüzüğü” olarak yazılmaktadır.

Bu yazılım olayının anımsattıktan sonra, bugünkü gündemi oluşturacak olan köşe yazıma geçmek istiyorum.

Yaşamın eylemlerine maddesel olarak bakanların öncelikli uğraşları işlerini yer yönde yürütebilmeleri ve çevrelerinde sözsahibi olabilme adına “Para”nın biriktirilmesi ve ele geçirilmesi vardır.

Yoksul yaşam içerisinde yaşanan ülkelerde, insanların açlıklarını küçük gıdalarla veya az oranda paralarla yönlendirmenin olası olduğunu bilen anlayış, kendi hükümdarlığını yürütme adına, toplumların inançlarını bile kullanabilecek kadar alçaklaşırlar!

Okumayan, bilmeyen, öğrenmeyen kişiler; okuduklarını ve bildiklerini söyleyenlerin sözlerine inanarak gözlerine baka baka konuşulan sözlere ve yaşam koşullarına, hatta ahiret günü ile ilgili sözleri bile o anki ortamda sabırla dinler ve inanırlar!

Günlük gazetelerin sütunlarında, aralıksız olarak yazdığım köşe yazılarımın 16. yılındayım. Bıkmadan, usanmadan ve günlük olarak gündemi takip edip yazmaya çalışırken, hafta sonları da bazı anlarda çevresel veya gülebileceğiniz, ancak düşündüren köşe yazılarımı yazıyorum.

Benim yazıları okuyanlar, beni yakından görmeyip, sadece köşemdeki yazımdan dolayı adımı bilenler; kendilerine göre yaşam tarzım hakkında tepkiler veriyorlar, onlara da saygılıyım.

Benimle karşı karşıya oturup konuşmayan, elimi sıkmayıp, gözlerime bakmayan, yani iki insan olarak karşılıklı selamlaşmadığım kim olursa olsun, benim hakkımdaki olumlu veya olumsuz eleştirileri her zaman kabul eden bir Gazeteci-Yazar olduğumu buradan  bir kez daha açıklama gereği duyuyorum.

Köşe yazıma başladığımda gündemde o kadar yoğun olayları anımsıyorum ki, neresinden başlayacağımı veya hangisini anlatacağımı ayırt etmeye ayrıca özen gösteriyorum.

Kişilerin, hangi siyasi görüşte ise o görüşünde Bilgi birikimi ve DİK duruşuna, İnançlarında da aynı yaşam tarzlarına önem veren biriyim ve onlar siyasal görüşlerinde ve inançlarının gerektirdiği konularda gerekli koşullarına uyuyor ve o konuda bilgi sahibi ise saygı duyarım. Siyasetinin ve inançlarının gerektirdiği koşullarına ihanet edercesine kendine göre yorumlayanlara tepki gösterir, DİK duruş beklerim.

Sokaktan geçen bir kadına laf atan bir erkeğin, kendi eşenini de bir başka sokaktan geçerken, başka bir erkeğin karısına laf atacağını düşünmesini öneririm.

Yüzük olayına gelmek istiyorum. Bizim bildiğimiz yüzük, erkek ile kız arasında evlilik hazırlığı yapılırken, “söz kesme” anında parmağa takılır. Ya da nişan töreninde yine aynı şekilde kız ile erkeğin parmağına takılır.

Dünyanın en fazla nüfusuna sahip Çin’de yaşanan bir olayı paylaşmak istiyorum. 18 yaşındaki bir genç, fantezi olsun diye  evlilik yüzüğünü cinsel organına takar. Süreç içerisinde gencin cinsel organında oluşan devinim ve büyüme sonucu rahatsızlık duyması ile genç iki gün boyunca yüzüğü yerinden çıkaramayınca İtfaiye’yi çağırır. İtfaiye ekibi genci hastaneye getirir ve burada yapılan 1.5 saatlik operasyon sonunda, genç adamın cinsel organındaki yüzük kesilerek çıkarılır.

Bu da demek oluyor ki; yüzüklerin nereye takılacağını iyi belirlemek önem taşıyor! Sağlıklı günler dileklerimle…

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar