27 Nisan, 2024, Cumartesi
DOLAR32.455
EURO34.829
ALTIN2438.9
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Yeni bir yıla girerken

Takvim yapraklarını birer birer kopardık, günleri saydık, haftaları ve ayları derken bir yılı daha tarihin sayfaları arasına bırakıyoruz.

Bir yıl, 365 günlük sürenin nasıl geçtiğini geriye doğru baktığımızda yaşanan olayları da anımsayacaksınız.

Bu yıl da covid salgını, Delta varyantı gibi sağlık yönünde olumsuz günlerle geçti. Bir yandan insanlar ekonomik yaşam mücadelesi verirken, diğer yandan da sağlıklı yaşayabilmek ve salgına yenik düşmemek için uğraştı.

Salgınla mücadelede gerekli önlemler alınmaya çalışılsa da, yılın ortalarından sonra insanlar kendi önlemlerini kendileri alabilecek gibi uygulamalarda gevşemeler olduğuna tanık olduk. Aslında, insanlar kendi önlemlerini kendilerinin alması bence doğru olanıydı.

Hiçbir canlının bilerek ateşi tutması düşünülemezdi. Kaldı ki aklı ile hareket eden insanoğlunun olumsuz olayları görebilmesi ve farketmesi ile birlikte canını hiçe sayması gibi bir durum söz konusu olamazdı.

Yıl içerisinde sadece salgınla mücadele verilmedi. Ekonomik anlamda sıkıntılar yaşanırken, geçinebilme ve işsizlik üzerine tartışmalar gündemden düşmedi. Gün geldi döviz kurundaki artışlar sıkıntıları da beraberinde getirdi. Merkez Bankası arada bir müdahale etti ise de son müdahale hariç diğerlerinde gereken başarı gösterilemedi.

Türk lirasının döviz kuru karşısında erimesi, doların 17 Tl’nin üzerine çıkması ekonomik anlamda vatandaşları kaygılandırmaya başladı.

Bu arada iktidar çözüm yolları ararken, “Faiz ve enflasyon” üzerine tartışmalar gündemden düşmedi. Son olarak bir gecede doların 17 TL’deki seyri 13 Tl’ye kadar çekiliverdi. Aradaki 5 Tl’lik düşüşteki hüner ise bu kez yeni bir tartışmayı gündeme getirdi.

Asgari ücretin belirlenmesi için 4’ncü oturumda neticeye varıldı ve yüzde 50 oranında yapılan artışın ardından başka tartışmalar başladı. İktidar yeni asgari ücretle ilgili “iyi bir ücret” derken, muhalefet farklı görüşleri ileri sürmeye başladı. Asgari ücrette çocuklu ve çocuksuz çalışanlar arasındaki farkın kalktığı yönünde tartışmalar başladı.

Bu arada memur ve emeklilerin yeni ücretleri henüz açıklanmazken, onların da en az asgari ücrete verilen oran kadar beklenti içerisinde olmaları yönünde beklentiler başladı.

Siyasi alanda ise iktidar ile muhalefet arasındaki tartışmalar sırasında, bazı anlarda hakaret veya küfüre varan sözlerin kullanılması vatandaşlar tarafından tepkiyle karşılanmaya başlandı. Ülkenin geleceği için iktidar kendisinin her yaptığının doğru olduğu yönünde tavır alırken, muhalefetin eleştiri ve önerileri hiçbir zaman ciddiye alınmaz oldu.

Partili Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sokak hayvanlarının bakımı ve korunması için Belediye Başkanlarına yaptığı çağrıdaki kullandığı dil dikkatlerden kaçmadı. Erdoğan’ın sadece partisinin Belediye Başkanlarına sokak hayvanlarının korunması için çağrı yaparken, ülke genelinde diğer Belediye Başkanlarını unuturmuşçasına sözler kullanılması yakışık almıyordu.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun İstanbul Büyükşehir Belediyesinde terörle ilişkili çalışanlar olduğunu söylerken, örgüt isimleri ve sayılarda vermesi yine tepki alıyordu. İçişleri Bakanı İBB’de çalışan ve terör yanlısı olduğunu iddia ederken, örgütlerin isimlerini söyleyerek bir şekilde “meşrulaştırmış” olur gibiydi.

Bu tür kısır çekişme ve tartışmalar karşısında vatandaşın kaygıları çoğalıyordu. Yeni yılda böylesi kısır çekişmelerle ülke gündeminin meşgul edilmemesi vatandaşın tek beklentisi olduğunu vurgulamak istiyorum.

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar