Ak Parti İktidarının Başbakan Ahmet Davutoğlu Başkanlığında sürmekte olan yönetiminde bir anda anlamadığımız(!) aslında anladığımız olsa da, burada yazabilmek için şeyleyemediğimiz bir olay yaşanır gibi oldu.
Ne olduğunu ben anlayamadım, anlayan varsa ve yüreği de yetiyorsa açıklasın da bu sütunlarda açıkça yayınlayalım, ancak( gelebileceğini düşündüğümüz ve açılabilecek dava sonundaki parasal rakamı da kabul etmesi koşulu ile)
Burayı geçelim şimdi. Ülkemizin Başbakanı partisinin genel kurul toplantısının yapılmasını beklediği için ve yeniden aday olmadığını söyleyerek bir kenara çekildi.
Ak Parti’de genel kurul toplantısının ve yeni genel başkan seçilmesinin gerekçesinin kimse anlatmıyor ve anlatmadı. Başbakan Davutoğlu görevinde bir hata mı yapmıştı veya birilerinin “tavuklarına kışt! Mı demişti!?”
Bu olayın perde arkasını sadece ben değil, duyarlı her vatandaş merak ediyor.
Bunları bir kenara bırakalım şimdi, yeni AK Parti Genel başkanı ve Başbakan arayışı ile çalışmalar sürerken, metropol kentimiz İstanbul ile doğu illerimizin bir bölümünde terör olaylarında “şehit” cenazeleri görmekteyiz.
Şehit asker veya Polis cenazeleri ile aileler yaslar yaşarken, yönetimin başındakilerin nerelerde neler yaptığını iyi okumayan veya okuduklarını akıl süzgecinden değil de ekonomik süzgecinden veya koltuk süzgecinden geçiren zatların nelerin peşinde olduklarını merak ediyorum.
Terör olayları ile mücadele ile teröristlerle mücadele arasındaki farkı anlamak gerekiyor. Terörle mücadelede olumsuz olayların yaşanabilir yerlerinin korunması ve gözlemleri gelir. Teröristlerle mücadelede ise; olaylara karışması olası kişilerin takibi ve karışabilecekleri olayların caydırılması önem taşımaktadır.
Bir ülkede; yöneticiler kendilerinin istedikleri şekilde halkı yönetebilmek için farklı yöntemlere başvurabilirler. Örneğin; insanların aynı amaçta ortak noktada buluşmaları için öncelikle “inançları üzerine” konuşmalara ağırlık verilir. Bununla da yetinilmez, “Cinsellik üzerine” konuşmalar ön plana çıkarılır. Devamında ise; iş adamları olarak bilinenlere gerekli desteğin verileceği yolunda konuşmalar yapılırken, oradaki kişilerin ikna edilmesi ortamı sağlanır.
Gelelim Ülkemizin geleceğinin yönetiminde kimin Başbakan olacağına yönündeki tahminlerimize.
Gerekçe gösterilmeden Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun “görevi bırakması istendi(!)” Başbakan Davuoğlu bu olayı kendisine uygun bir şekilde bıraktı. Başbakan Davuoğlu’nun bir hafta önceki konuşmalarında neler söylediğini araştırmanızı rica ediyorum. (Laikliğe sahip çıkmıştı)
Yeni Başbakan’ın kim olacağı konusunda yorumlar yapılıyor. Yanılabilirim, Osmaniye’den Ankara’yı yanlış görebilirim veya tahminlerimde de yanılmış olabilirim. Ama benimde bir tahmin yapma şansım var ise eğer, Yeni Başbakanımızın Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım veya Adalet Bakanı Bekir Bozdağ olacağı üzerinde tahminlerimi belirtmek istiyorum
Köşemden dip Not: “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Kocaeli Üniversitesi'ndeki program öncesinde kıldıkları cuma namazı çıkışında öğrenciler ve vatandaşlar sevgi gösterilerinde bulundu. Binali Yıldırım öğrencilerin isteklerini geri çevirmeyerek birlikte fotoğraf çektirdi.”
SON NOT: İnşallah, yeni Hükümet kabinesindeki değişikliklerde de BİR Osmaniye’li Bakan görmeyi merak ediyoruz. Saygılarımla…
Ne olduğunu ben anlayamadım, anlayan varsa ve yüreği de yetiyorsa açıklasın da bu sütunlarda açıkça yayınlayalım, ancak( gelebileceğini düşündüğümüz ve açılabilecek dava sonundaki parasal rakamı da kabul etmesi koşulu ile)
Burayı geçelim şimdi. Ülkemizin Başbakanı partisinin genel kurul toplantısının yapılmasını beklediği için ve yeniden aday olmadığını söyleyerek bir kenara çekildi.
Ak Parti’de genel kurul toplantısının ve yeni genel başkan seçilmesinin gerekçesinin kimse anlatmıyor ve anlatmadı. Başbakan Davutoğlu görevinde bir hata mı yapmıştı veya birilerinin “tavuklarına kışt! Mı demişti!?”
Bu olayın perde arkasını sadece ben değil, duyarlı her vatandaş merak ediyor.
Bunları bir kenara bırakalım şimdi, yeni AK Parti Genel başkanı ve Başbakan arayışı ile çalışmalar sürerken, metropol kentimiz İstanbul ile doğu illerimizin bir bölümünde terör olaylarında “şehit” cenazeleri görmekteyiz.
Şehit asker veya Polis cenazeleri ile aileler yaslar yaşarken, yönetimin başındakilerin nerelerde neler yaptığını iyi okumayan veya okuduklarını akıl süzgecinden değil de ekonomik süzgecinden veya koltuk süzgecinden geçiren zatların nelerin peşinde olduklarını merak ediyorum.
Terör olayları ile mücadele ile teröristlerle mücadele arasındaki farkı anlamak gerekiyor. Terörle mücadelede olumsuz olayların yaşanabilir yerlerinin korunması ve gözlemleri gelir. Teröristlerle mücadelede ise; olaylara karışması olası kişilerin takibi ve karışabilecekleri olayların caydırılması önem taşımaktadır.
Bir ülkede; yöneticiler kendilerinin istedikleri şekilde halkı yönetebilmek için farklı yöntemlere başvurabilirler. Örneğin; insanların aynı amaçta ortak noktada buluşmaları için öncelikle “inançları üzerine” konuşmalara ağırlık verilir. Bununla da yetinilmez, “Cinsellik üzerine” konuşmalar ön plana çıkarılır. Devamında ise; iş adamları olarak bilinenlere gerekli desteğin verileceği yolunda konuşmalar yapılırken, oradaki kişilerin ikna edilmesi ortamı sağlanır.
Gelelim Ülkemizin geleceğinin yönetiminde kimin Başbakan olacağına yönündeki tahminlerimize.
Gerekçe gösterilmeden Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun “görevi bırakması istendi(!)” Başbakan Davuoğlu bu olayı kendisine uygun bir şekilde bıraktı. Başbakan Davuoğlu’nun bir hafta önceki konuşmalarında neler söylediğini araştırmanızı rica ediyorum. (Laikliğe sahip çıkmıştı)
Yeni Başbakan’ın kim olacağı konusunda yorumlar yapılıyor. Yanılabilirim, Osmaniye’den Ankara’yı yanlış görebilirim veya tahminlerimde de yanılmış olabilirim. Ama benimde bir tahmin yapma şansım var ise eğer, Yeni Başbakanımızın Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım veya Adalet Bakanı Bekir Bozdağ olacağı üzerinde tahminlerimi belirtmek istiyorum
Köşemden dip Not: “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Kocaeli Üniversitesi'ndeki program öncesinde kıldıkları cuma namazı çıkışında öğrenciler ve vatandaşlar sevgi gösterilerinde bulundu. Binali Yıldırım öğrencilerin isteklerini geri çevirmeyerek birlikte fotoğraf çektirdi.”
SON NOT: İnşallah, yeni Hükümet kabinesindeki değişikliklerde de BİR Osmaniye’li Bakan görmeyi merak ediyoruz. Saygılarımla…
